İyi haberler var. Öncelikle, uzun uzun bir yol katettik. | TED | هناك بعض الأخبار الجيدةأولاً دعوني أقول نحن حضرنا من طريق طويل |
Biliyorum, iz Tur Merkezinde sona eriyor gibi görünüyor, efendim, fakat biz uzun bir yol katettik. | Open Subtitles | أعلم أنه تبدو جولة انتهت في مركز التجوال لكننا جئنا من طريق طويل |
Uzun bir yol geldim., Kısa bir dövüş istemiyorum. | Open Subtitles | انا اتيت من طريق طويل .لا اريد مباراة قصيرة |
Ya sizi oraya, dolambaçlı bir yoldan götürebileceğimizi söylersem? | Open Subtitles | ماذا لو أستطعنا أن نوصلك إلى هناك لكن من طريق آخر ؟ |
Başka bir yoldan gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب من طريق آخر أيوجد طريق آخر؟ |
Ülkemize uzun bir yoldan geldi, Daha fazlada gelebilir. | Open Subtitles | بلادنا جاءت من طريق بعيد و مازال امامها طريق ابعد |
Son üç yüzyıldır, çok uzun bir yol katetmiştir. | Open Subtitles | أتى من طريق طويل جداً .خلال الثلاثة قرون الأخيرة |
Kontrol odasının diğer tarafına gidebileceğin başka bir yol var mı? | Open Subtitles | هل من طريق لك أن تصل إلى الجهة الأخرى من غرفة التحكم؟ |
Tamam, o zaman dünyanın en iyi hırsızı bize başka bir yol bulmak zorunda, değil mi? | Open Subtitles | حسنا، إذن ، أعظم لصوص العالم سيأخذنا من طريق آخر |
Evet, seni bırakırsam farklı bir yol kullanmak durumunda kalacağım. | Open Subtitles | اجل , ان وضعتك هناك احتاج لأن اخرج من طريق جديدة |
Nehre giden başka bir yol var mı? | Open Subtitles | هل من طريق أخرى بمحاذاة النهر؟ |
Bilmiyorum. Nehirin aşağısında başka bir yol olmalı. | Open Subtitles | لا أعلم لكن لابد من طريق عبر التيار |
Ölüme gitmek için ne boktan ve uzun bir yol. | Open Subtitles | يا له من طريق طويل لملاقاة الموت |
Yine bir yol, yeni bir köy. | Open Subtitles | من طريق لأخر من قرية لأخرى |
Hepimiz uzun bir yoldan geldik, Afrika'da burda, ve Afrika'nın yakınlaşan bu bölgesinde, ki burası evrim sürecimizin %90 ının gerçekleştiği yerdir. | TED | لقد أتينا جميعاً من طريق بعيد، هنا في أفريقيا، وتلتقي في هذه المنطقة من أفريقيا، الذي هو المكان الذي حدثت فيه 90 بالمائة من عملية تطورنا. |
Sizi nehre o götürecek, hem de benim daha önce hiç gitmediğim bir yoldan. | Open Subtitles | هو يقودك للعودة ... إلى نهر كواي بنفسه من طريق لم أسلكه قط |
- Uzun bir yoldan gelmişsiniz galiba. - Evet efendim. | Open Subtitles | يبدو أنكما قادمان من طريق طويل - نعم ، سيدي - |
Ama sizi görmek için uzun bir yoldan geldim. | Open Subtitles | لكنّي جئت من طريق طويل جداً لرؤيتكم |
Sen benimle gel. Başka bir yoldan gitmeliyiz. | Open Subtitles | أنت تعال معي علينا ان نمر من طريق آخر |
Çok, çok uzun bir yoldan geldim. | Open Subtitles | لقد جأت من طريق طويل |
Yaşlı Tavşan Brer, bir yoldan içeri giremezse yolunu değiştirir ve çok geçmeden, istediği yere varır! | Open Subtitles | أرنب الـ (برير) ، عندما لا يمكنه المرور من طريق ما يغير طريقه و شيئا فشيئا ، يصل للمكان الذي يريد |