Daha önce söylediğimiz gibi, hareket bu türden canlı sistemler için çok önemli. | TED | كما سمعتم في البداية، فإن الحركة مهمة جداً لهذه الأنواع من الأنظمة الحية. |
Üzerinde çalıştığımız alanlardan bir kaçının çok önemli olduğuna inanıyorum. | TED | هناك بعض المجالات التي اعتقد بأنها مهمة جداً لنركز عليها. |
Eğer müze müdürünün tepkisi dediğin gibiyse, çok önemli olmalı. | Open Subtitles | إذا رد الأمين على طريقتك فيجب أن تكون مهمة جداً |
Daha da güzeli, balinalar öldükten sonra bile çok önemlidir. | TED | لكن الأمر الرائع حقاً هو كونها مهمة جداً حتى بعد موتها. |
Los Angeles Emniyetindeki kodamanlar üçüne çok önemli kişi muamelesi yapıyor. | Open Subtitles | منهم 3 حسب شرطة لوس انجلس يعتبرون ذوي شخصيات مهمة جداً |
Bir konferanstayım, ama aynı zamanda hayvanat bahçesinde çok önemli bir deneyin ortasındayım. | Open Subtitles | أنا في مؤتمر ولكني أيضاً في منتصف تجربة مهمة جداً في الحديقة .. |
Bunun sonucunda öğle yemeği arkadaşım ve ben bazı çok önemli şeyleri kavramış olduk. Bunlardan sadece birini sizlerle paylaşacağım. | TED | زميلتي وانا تعرفنا على خفاياً مهمة جداً وسوف اشارككم بواحدة منها |
Ve bana, bugün bizim için ve çalıştığım iş için çok önemli olduğunu düşündüğüm üç ders verdi. | TED | وقد علمتني ثلاث دروس وأعتقد أنها مهمة جداً بالنسبة لنا اليوم، وبالتأكيد في العمل الذي أقوم به. |
Bizim için sürdürülebilirlik çok önemli, hem sosyal hem de çevresel ve ekonomik değerleri bir araya getirmeli. | TED | لذا الاستدامة مهمة جداً بالنسبة لنا، والتي يجب أن تشمل القيم الاجتماعية فضلاً عن البيئية والاقتصادية. |
Arılar ve çevremizdeki diğer polen taşıyıcılar ve neden çok önemli oldukları hakkında. | TED | و هي تدور حول النحل والملقحات الأخرى في بيئتنا و السبب في أنها مهمة جداً. |
Facebook tek kanal olsaydı çok önemli ancak etkili bir sohbet engellenmiş olabilirdi. | TED | محادثة مهمة جداً ولكنها صعبة ربما تكون قد غُطت بكثافة، ربما كان فيس بوك القناة الوحيدة. |
Paranın oldukça önemli olduğunu biliyoruz, hedefler de çok önemli. | TED | نحن نعرف أن المال مهم جداً، الأهداف مهمة جداً. |
Deftere yazmanın çok önemli nedenleri var. | Open Subtitles | هناك أسباب مهمة جداً للكتابة في دفتر أولاً: |
Üzgünüm ama yolcularımız hakkında bilgi veremiyoruz. Madam, onlara çok önemli bir şey söylemem lazım. | Open Subtitles | سيدتي، هناك رسالة مهمة جداً علي تسليمها لهم، أرجوكِ |
Tamamen alakasız bir konuya geçiyorum bu akşam çok ama çok önemli bir yemek veriyorum. | Open Subtitles | وعلى ذكر موضوع مختلف ، سأحضى اليوم بحفلة عشاء مهمة جداً |
Bu nedenle duaların ve ilaçların toplumumuzda çok önemli bir yeri vardır. | Open Subtitles | لأن الصلاة والأدوية على حد سواء مهمة جداً في مجتمعنا |
Bu anlaşma ben ve Todd için çok önemli. | Open Subtitles | انتي تعرفين أن هذه المصادقة مهمة جداً لـ تود ولي |
Bu ürünler haricinde, ormanlar iklimin regülasyonu için çok önemlidir. | TED | وبصرف النظر عن كل هذه المنتجات, تعتبر الغابة مهمة جداً في تنظيم المناخ. |
O kadar önemli bir kavram ki türümüzün yaşamı ve sürmesini ona borçluyuz. | TED | إنها ظاهرة مهمة جداً بحيث أن نجاة و تقدم نوعنا كبشر يعتمد عليها، |
- Sen çok önemlisin Freya, anlasan da anlamasan da. | Open Subtitles | أنتِ مهمة جداً يا فرايا .. هل تتفهمي ذلك أم لا؟ |
Bu gece benden çok değerli bir ödülü, çok değerli birine... takdim etmem istendi. | Open Subtitles | الليلة طُلب مني ان اقدم جائزة مهمة جداً .. لشخص مهم جداً |
İngilizce Güney Kore'de çok önemliydi ve bu yüzden 3. dilimi öğrenmek zorundaydım. | TED | كانت اللغة الإنجليزية مهمة جداً في كوريا الجنوبية لذا إضطررت لأن أبدأ تعلم لغتي الثالثة |