O, savaştan kurtuldu ama eşi ve oğlu öldü. | TED | قد نجا من الحرب، لكن توفي كلٌ من زوجته وابنه. |
Canlı kurtuldu. | Open Subtitles | اذن فهو قد نجا من هذه العمليه لما انت قلق ؟ |
Geriye kalan tek hasta o. Deneylerden tek sağ kurtulan. | Open Subtitles | هو المريض الوحيد الذى غادر الوحيد الذى نجا من التجارب |
sağ çıkmış olamaz. Suratında 15 tane güneş patlamış kadar oldu. | Open Subtitles | كيف نجا من انفجار يعادل انفجار 15 شمسا في وجهه |
Şimdi er Ryan'ın atlayıştan sağ kurtulduğunu farzetsek bile herhangi bir yerde olabilir. | Open Subtitles | وبفرض أن الجندى رايان نجا من القفز ، فقد يكون بأى مكان |
Patlamadan sağ kurtulmuş olsa bile, çöken kayalar girişi kapattı. | Open Subtitles | حتى لو نجا من الإنفجار فتساقط الصخور يسدّ طريقه للخروج |
Çok kan kaybetti ve durumu kritik ama ameliyatı atlattı. | Open Subtitles | فقدَ الكثير من الدّم وحالته حرجه، لكنّه نجا من الجِراحة. |
Yani vuruldu, kurtuldu ve kanserden mi öldü? | Open Subtitles | لقد نجا من العيار الناري و لكنه مات بعدها من السرطان؟ |
Kimsenin kurtulamayacağı bir patlamadan sağ kurtuldu. | Open Subtitles | نجا من إنفجارٍ لا يمكن لأي شخص أن ينجو منه |
Birçok şeyden kurtuldu birçok polis çoktan ölmüştü. | Open Subtitles | إنه الأفضل لقد نجا من الكثير من الأشياء التي من شأنها أن تنشر جثث الشرطة لمسافة 6 أقدام تحتك |
Ayrıca, Grant geçen yıl bir helikopter kazasından kurtuldu. | Open Subtitles | أيضا جرانت نجا من حادث تحطم طائرة هليكوبتر العام الماضي |
Şükürler olsun ki Bay Coleman bu çirkin kimliği belirsiz şiddet eyleminden sağ kurtuldu. | Open Subtitles | حمدا لله أن السيد كولمان نجا من محاولة قتله |
Geriye kalan tek hasta o. Deneylerden tek sağ kurtulan. | Open Subtitles | هو المريض الوحيد الذى غادر الوحيد الذى نجا من التجارب |
Yanılıyorsunuz Araştırma Timi. O kazadan kurtulan olmadı. | Open Subtitles | انت على خطأ يا فريق الاسر لا احد نجا من حطام المكوك |
O kazadan kurtulan olmadı ! Anlatabildim mi ? | Open Subtitles | لا احد نجا من حطام المكوك هل فهمتم ما قلته؟ |
Adli tabibin raporuna göre lobotomiden sağ çıkmış ama sonra kafasından vurulmuş. | Open Subtitles | تقرير الطبيب الشرعي يشير إلى أنه نجا من إستئصال الفص الدماغي لكن أطلقت النار على رأسه لاحقا |
Babası Musevi Katliamı'ndan sağ çıkmış ama banka ailesinin bütün parasına el koymuş. | Open Subtitles | كان والده يهودي ألماني... نجا من المحرقة وحينها سرق المصرف أموال العائلة. |
Gerçek şu ki kimse bu trajik kazadan kimin kurtulduğunu bilmiyordu. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنه لا أحد يعرف من .. الذي نجا من تحطم الطائرة المأساوي |
Saldırıyı düzenleyen askerlerin ne gerçek kimliklerini ne de kaç kişinin kurtulduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | ليس لدينا اي تأكيدات ايجابية لهويات الجنود او كم عدد من نجا من المهمة |
Bu hasta 6 çeşit kanserden sağ kurtulmuş. | Open Subtitles | هذا المريض نجا من 6 أنواع من السرطان. كانوا في الطريق لإنجاز شيء. |
Birkaç sene ölmüş gibi davrandıktan sonra oradan sağ kurtulmuş. | Open Subtitles | ثم بعد بضع سنين من تظاهره بأنّه ميت نجا من الحرب حيًّا. |
Pragmatizm ve uzlaşmayla Yahudi halkı pek çok imparatorluğun zulmünü atlattı. | Open Subtitles | الشعب اليهودي قد نجا من الطغيان في العديد من الامبراطوريات مع الواقعية و التسوية |
Hâlâ Bosna'daki patlamadan sağ kurtulduğuna bile inanamıyorum. | Open Subtitles | مازلت لا أصدق أنه نجا من إنفجار "البوسنة" |
Bebeğin düşüşten kurtulmasının, tekiladan bir plasentanın içinde olması sebebiyle olduğu da doğru mu? | Open Subtitles | هل صحيح أيضا أن الطفل نجا من السقوط لأنها كانت تغذي المشيمة بالتاكيلا ؟ |