"نجده" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bulacağız
• bulmamız
• bulamadık
• bulmalıyız
• buluruz
• Onu bulmak
• bulana
• bulduğumuz
• bulamazsak
• bulabiliriz
• bulamayız
• bulduğumuzda
• bulabileceğimizi
• bulmamızı
• bulup

Büyükelçi, onu bulacağız. Şehrin her tarafında istihbarat kaynaklarımız var.
ايتها السفير سوف نجده لدينا انتيل محدد لكل مصادر المدينه

Böylece, gizli yayılan kuş gribini bulacağız ve onu kapsayabileceğiz.
لذا عوضاً عن الوباء الخفي لأنفلونزا الطيور، نجده ثم نحتويه في الحال.

Önemli olan kimseye bir şey olmadan onu bulmamız. Kendisi de dâhil.
والشيء الهام أن نجده حتى لا يتأذى أحد بما في ذلك نفسه

Tüm kaynakları kullanarak yaptığımız taramada ilgili bir sonuç bulamadık.
لقد حاولنا بكل مصادرنا لكي نجده ولكن لم يحالفنا الحظ

Yetkililer onu bulmadan önce bulmalıyız Başını daha fazla sokmadan önce
يجب ان نجده قبل البوليس قبل ان يقع في مشاكل اكثر

Gwen'in babasını kaybettikten sonra, buluruz umuduyla karavanına geri döndük.
بعد فقدان والد غوين عدنا الى مقطورته لعلنا نجده هناك

Bak, biz gerçekten Onu bulmak gerekir ve biz zaman tükeniyor.
، إنظري ، يجب علينا حقاً أن نجده و الوقت يداهمنا

Eminim öyle bir adam vardır ama onu bulana kadar...
أنا متأكد من وجود مثل هذا الرجل, لكن حتى نجده,

Onu bulacağız. -Aang iyi olacak merak etme.
لا ينكن لزوكا أن يكون أبتعد كثيرا سوف نجده.

Dünya'ya giden yolu bulacağız ya da bulamayacağız.
سنجد المقبرة أو لا سنجد الطريق إلى الأرض أو لا نجده

Eğer etkilerine bağışıklık gösterdiyse, onu nasıl bulacağız?
إذا كان منيعاً لتأثيراته أين ممكن أن نجده ؟

Dinle, senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum. Ama onu bulacağız tamam mı?
استمعي, اعلم ان هذا صعب عليك لكننا سوف نجده , حسنا؟

Gerçek şu ki, silahı yokettiğimizden emin olabilmek için, önce onu bulmamız gerek.
الحقيقة هى أننا يجب أن نتأكد من تدمير السلاح، بجل أن نجده أولاً

Gerçekten denedik, Bayan Terrill. Onu bulamadık.
حاولنا حقاً، انسة تيريل نحن لا نستطيع أَن نجده

All Spark'ı aramak için geldik. Ve Megatron'dan önce bulmalıyız.
نحن هنا نبحث عن الالسبارك ويجب ان نجده قبل ميغاترون

Biri kaybeder, biz buluruz. Boşversene sen dostum.
يفقدونه ونحن نجده أنسى هذا الأمر ايها الرجل

Birisi rapor vermezse Onu bulmak için 48 saatimiz vardır.
إذا أختفى أحد ما سيكون لدينا 48 ساعة حتى نجده

Bir çember araması başlatın, onları bulana kadar çemberi genişletmeye devam edin.
ابدؤوا بحثا دائريا ، ووسعوا المحيط حتى نجده.

bulduğumuz şey, kralların daha çok şifalı ipekotunu tercih ettiğiydi.
ما نجده هو أن فراشات الملوك تفضل بشدة الصقلاب الطبية.

İçeri girip bir kez bakınacağız. Onları bulamazsak buradan hemen tüymeliyiz.
سندخل سريعاً و نتفقده, إن لم نجده نخرج من هنا فوراً

EEG ve arteriyogramlarda gözümüzden kaçan şeyi... bu şekilde bulabiliriz.
الذي لم نجده في رسم المخ و رسم الأوعية الدموية من المعقول أن يظهر هنا

Ya mezarı buluruz, ya da bulamayız. Dünya'ya bir yol buluruz, ya da bulamayız.
سنجد المقبرة أو لا سنجد الطريق إلى الأرض أو لا نجده

Ölen benim evlâdımdı. O herifi bulduğumuzda ona haddini tüfeğim bildirecek.
لقدكانتطفلتي، وسلاحي هو الذي سيتصرف معه عندما نجده

Bu hâlde bize onun nerede oturduğunu ya da onu nerede bulabileceğimizi söyleyebilirsiniz.
نعم اذن, ربما يمكنك ان تخبرينا اين يقيم, واين نجده انا لا اعرف ليزا

Bu da ya planlayıcının bulmamızı umursamadığını ya da bulmamızı istediğini gösteriyor.
هذا يشير إلى أن المخطط لا يهمه ما نجده أو يريد أن نجده

Bir misyonumuz var ve... ..köpeği bulup, yok etmeden rahatlamayacağız.
نحن بمهمة للعثور على الكلب ولن نرتاح حتى نجده وندمره