Evet, birbirimizi sevdiğimizi göstermek için saçma hediyelere ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نعم، نحن لا نحتاج إلى مجموعة من الهدايا السخيفة لنظهر حبنا لبعضنا |
Ve bir konu daha. Burada daha fazla beyaz zengin turiste ihtiyacımız yok. Çünkü nasıl yaşadıklarını biliyoruz. | Open Subtitles | الشيء الآخر نحن لا نحتاج إلى خبز أبيض لكي يرينا ما هو النصف الآخر |
Cidden, bir müdüre ihtiyacımız yok. Tamamen gereksiz bir makam. | Open Subtitles | بصراحه, نحن لا نحتاج إلى مُدير, أنها ليست وظيفه. |
Parana da senin gibi arkadaşa da ihtiyacımız yok! | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى أموالك ولا نحتاج إلى أصدقاء مثلك |
Sadece güneş yağı ve maden suyu değil. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى المرطبات والماء المعدنى فحسب |
Daha fazla kana ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | . نحن لا نحتاج إلى مزيد من الدماء أهلاً ؟ |
Pekâlâ, dinle. Bugğn şişme eve ihtiyacımız yok. Ne var biliyor musun? | Open Subtitles | حسنًا، اسمعي، نحن لا نحتاج إلى نطاط القلعة اليوم لذا لنحزم اللعبة ونعيد مجموعة الألعاب، دعينا لا نقلق حيال الأمر |
Süslü sözlerine ihtiyacımız yok bizim! | Open Subtitles | نحن نفتح الفتاة نحن لا نحتاج إلى أي من كلماتك الواهية |
Bu ülkede terörizm ile savaşmak için polis devletine ihtiyacımız yok, yeni bir stratejiye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى دولة بوليسية في هذه البلاد لمحاربةالإرهاب نحتاج إستراتيجية جديدة |
Bütün bu sandalyelere ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى كل هذه الكراسي. |
Evet, ufaklık... burada başkasının yardımına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | حسناً أيها الشاب... نحن لا نحتاج إلى مساعدة من الخارج. |
Askeri mahkemeye ihtiyacımız yok, Teğmen. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى المحكمة، سيدى |
M. bekle. Jake'e ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | انتظر يا إم نحن لا نحتاج إلى جاك |
Bizim çalışma kartlarına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى بطاقات أسطورية |
Hayır, tıbbi üniteye ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا ، نحن لا نحتاج إلى وحدة طبية |
Plana ihtiyacımız yok, sadece gidiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى خطة ، نحن نذهب فقط. |
- Yüne falan ihtiyacımız yok! Kapa çeneni! | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى أن تتوددي إليه - اصمت قليلاً - |
Gördün mü, itirafa ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | إستمع، نحن لا نحتاج إلى إعتراف. |
- Zaten hiçbir şeye ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | بالرغم من ذلك، نحن لا نحتاج إلى أي شيء. |
Artık televizyona ihtiyacımız yok bile." | Open Subtitles | "و مصدر على موقع توتير لكي تعرف ما الذي يحدث" "نحن لا نحتاج إلى التلفاز بعد الآن" |
Sadece güneş yağı ve maden suyu değil. | Open Subtitles | نحن لا نحتاج إلى المرطبات والماء المعدنى فحسب |