Harika. Vanilya ve yoğurt kalmamış. Büyük bunalım zamanında mı yaşıyoruz? | Open Subtitles | رائع، لم يتبقَّ إلاّ الفانيلا والزبادي أترانا نحيا فترة الكساد العظيم؟ |
Her sese kulak verilen ve dünya vatandaşının desteklendiği bir zamanda yaşıyoruz. | TED | نحن نحيا في أوقات تثمن غاليا المواطن العالمي. في عصر يمكن سماع كل صوت منفرد فيه. |
Ben de kaseden içeyim. Böylece sonsuza kadar beraber yaşarız. | Open Subtitles | دعني أشرب مِن الكأس وسيكون بوسعنا أنْ نحيا للأبد معاً |
Medeni insanlar gibi yaşamak istediğimiz için yaşamlarımız her gün tehdit altında. | Open Subtitles | حيث تتعرّض حياتنا للخطر يومياً بذريعة أنّنا نريد أن نحيا كبشرٍ طبيعيون. |
Her ne kadar Dünya'da insanların yaşayabileceği sayılı yer olsa da, biz yine de hayatta kalabildik. | TED | الأراضي الصالحة لعيش الإنسان على كوكبنا قليلة ومتباعدة. ولكن علينا أن نحيا. |
Bunun şöyle bir süreç olduğunu düşünme eğilimi vardır -- bilirsiniz, bu gidişle hepimiz mum ışığında yaşayacağız. | TED | وهناك هذا الميل إلى القول بأن التقدم كما تعلمون، لن أقول أن نحيا جميعًا على ضوء الشموع. |
Bu tedaviler bir gün tıpta devrim yaratabilir ve sonsuza kadar içinde yaşadığımız vücutları dönüştürebilir. | TED | يومًا ما قد تُحدث هذه العلاجات ثورةً في الطبّ وتغيّر، للأبد، الأجسام التي نحيا بها. |
Biz durağanlaşan bir dünyada, şehirleşen bir dünyada yaşlanan bir dünyada, bağlanan bir dünyada yaşıyoruz. | TED | نحن نحيا في عالم مستقر، عالم متمدّن، عالم يتقدم في السن، عالم متصل. |
Şimdi tutukluları çiftçilerinden çok bir ülkede yaşıyoruz. 2.1 milyon tutuklu, 1.9 milyon çiftçi. | TED | نحن الآن نحيا في بلد يحتوي على سجناء أكثر من المزارعين مليونا ومئة ألف سجين مقابل مليون وتسعمئة ألف مزارع |
ve şu an büyük bir zamanda yaşıyoruz çünkü neredeyse herşey yeniden keşfediliyor. | TED | ونحن نحيا في زمن رائع في الوقت الحالي لأن كل شيء تقريبا يتم اكتشافه من جديد |
Bazen hatırlayarak yaşarız, ama bazen de unutarak. | Open Subtitles | نحن نبقى أحياء للتذكر ولكن بعض الأحيان نحيا بالنسيان |
Kaynağımızı kapatmaya hakkınız yok! Pis suyla nasıl yaşarız? | Open Subtitles | لا حقّ لكم في ردم البئر، أنّى لنا أن نحيا بماء عكر؟ |
Şu anda yapmamız gereken, bunun çok daha derin bir hâli. Kendimize soralım, sahip olunan şeylerle tanımlanmayan bir hayat yaşamak ne anlama gelir? | TED | ما ندعو إليه اليوم، أعمق من ذلك بكثير، وهو أن نسأل أنفسنا ماذا يعني أن نحيا حياة غير محددة بأشياء. |
Fakat evlerimizdeki her şey, bizi hayatta tutan bütün detaylar, doğadan gelir. | Open Subtitles | وَ لكن كلّ شيء في بيوتنا، وَ كلّ شيء نحيا به، أخذناه من الطبيعة. |
Onun kurtuluşu biziz ve sonsuza dek onun hükümranlığı altında yaşayacağız. | Open Subtitles | نحن خلاصها من خلال اوامرها سوف نحيا للأبد |
Kendin söyledin Koca Baba. Riya, içinde yaşadığımız düzenin adı. | Open Subtitles | لقد قلتها يا أبى الكبير الكذب حقيقة نحيا فيها |
Hepimiz yaşar,yer ve nefes alırız. | Open Subtitles | كلنا نحيا ، نأكل و نتفس ضمنأجسامنا. |
yaşamamız için bir neden olduğuna inanıyorum... ve gitmemiz için de. | Open Subtitles | عليَ أن أُؤمِن أنَ هُناكَ سببٌ لكوننا نحيا... و سببٌ لمُغادرتنا |
Ama Tanrı bizi, ne tarafa gittiğimiz önemli olmadan her birimiz gülmek ve ağlamak incinmek ve kutlamak için bir topluluk içinde yaşamamızı sağlıyor. | Open Subtitles | و لكن الله جعلنا نحيا فى مجتمع لكى نضحك و نبكى لكى نتألم و نحتفل مع بعضنا أياً كانت الظروف |
Sanırım hisler olmadan da yaşayabiliriz. Kimler katılıyor? | Open Subtitles | اعتقد اننا من الممكن ان نحيا بدون مشاعر من معى؟ |
Birbirimizle yaşamayı ögrenmek zorundayız. | Open Subtitles | علينا أن تعلم أن نحيا سويا |
Hiçbir sırrın olmadığı şeffaf bir hayat yaşamalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نحيا في منزل زجاجي حيث لا توجد أسرار |
Korkulması gereken çok, çok fazla şey var, fakat elimizden geldiğince birbirimizi korkutmamıza hiç gerek yok ve şimdi yeni bir dünyada yaşadığımızı görmeliyiz. | TED | هنالك الكثير مما علينا أن نخشى حياله، ولكننا لسنا بحاجة أن ننقل مخاوفنا إلى الآخرين، نحن بحاجة لأن نرى أننا نحيا في عالم جديد. |
Etrafta bulunduğumuz süre boyunca iktidardaki insanlar bizim olan hayatları Yaşamaya cesaret eden trans insanları hayatlarından mahrum etmeye çalıştılar. | TED | منذ تواجدنا، حاول أصحاب النفوذ السعي إلى حرمان الأشخاص المتحولين من حقوقهم لأننا أردنا أن نحيا حياتنا كما نرضاها. |