"نخرجها من" - ترجمة من عربي إلى تركي

• çıkarmalıyız
• çıkarmamız
• çıkartmamız
• çıkaracağız

Onunla ilgili bir sorun var. Onu şimdi buradan çıkarmalıyız.
بها خطب ما, لابد من أن نخرجها من هنا حالاً

Şu tahta sandığın içinde olmalı. Onu oradan çıkarmalıyız.
لا بد إنها في القفص، يجب أن نخرجها من هناك

Durumu normale döner dönmez, kendine daha fazla zarar vermesin diye onu buradan çıkarmalıyız.
بمجرد أن تستقر حالتها يجب أن نخرجها من هنا قبل أن تؤذي نفسها أكثر

Önce saklandığı yerden çıkarmamız gerek.
إذا إستطعنا أن نخرجها من مخبأها. إنها تعتقد أن القاتل من المحتمل

Onu buradan çıkarmamız gerekiyor.
لمّا يعلم أن المعمل اُقتحم، علينا أن نخرجها من هنا

Hayır, bekle. O zaman onu da çıkartmamız gerek. Hepsini çıkartmalıyız.
لا مهلاً، علينا أن نخرجها من هنا نحنُ ينبغي أن نخرج جميعاً

Onu oradan nasıl çıkaracağız?
كيف نخرجها من هناك؟

Sırrımı açıklamadan önce onu buradan çıkarmalıyız.
يارفاق , يجب ان نخرجها من هنا قبل أن تفضح سرّي

- Onu oradan çıkarmalıyız.
يجب علينا أن نخرجها من هناك لا ، نحن لا نستطيع

Önemli olduğunu düşünüyoruz. Kendine zarar vermeden veya daha kötüsü olmadan onu oradan çıkarmalıyız.
نخال أنها على درجة من الأهمية لذا يجب أن نخرجها من هناك قبل أن تؤذي نفسها

- Onu dışarı çıkarmalıyız. - Efendim, ısıyı arttırın.
يجب أن نخرجها من هنا سيدي, أرفع الحرارة

Uyumuyor. Onu çıkarmalıyız.
ليست نائمة، يجب أن نخرجها من هنا - فقط دقيقة أخرى -

Bir şekilde onu saklandığı yerden çıkarmalıyız.
علينا ان نخرجها من مخبإها بطريقةٍ ما

Onu buradan çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum, aslında.
كنت افكر بأننا يجب أن نخرجها من هنا

- Uyumuyor. Onu oradan çıkarmamız lazım.
-ليست نائمة، يجب أن نخرجها من هنا

Onu oradan çıkarmamız lazım, delikanlı.
يجب أن نخرجها من هنا، يافتي

Onu buradan çıkarmamız gerek. Janet'ın yerini biliyor.
يجب أن نخرجها من هنا، فهي تعلم مكان (جانيت)

Onu oradan çıkarmamız gerek.
يجب أن نخرجها من هناك.

Onu buradan çıkartmamız lazım.
إنها في حالة حرجة. يجب ان نخرجها من هنا الآن.

Onu oradan çıkartmamız lazım.
يجب أن نخرجها من هناك

Onu buradan çıkartmamız gerek!
يجب ان نخرجها من هنا

Onu dışarı çıkaracağız.
سوف نخرجها من هناك

- Şimdi de onu hapisten mi çıkaracağız?
إذًا ماذا؟ نخرجها من السجن