Gelecek yıl, sekiz hastalığı tartışmayı planlıyoruz. sonra, on altı. | TED | السنة المقبلة، نخطط للقيام بثمانية أمراض، السنة التي بعد، 16. |
Bundan sonra, bir yerleşim biriminde kendi kliniğimizi kurmayı planlıyoruz. | Open Subtitles | بعد ذلك نحن نخطط لانشاء عيادتنا الخاصة في احد المواقع |
Hayır, onu arabamın arkasına koyduk. Daha sonra yapmayı planlıyorduk. | Open Subtitles | كلا، وضعناه في خلفيّة سيّارتي، كنا نخطط لفعل ذلك لاحقًا.. |
Aslında baba-oğul rafting gezisi için plan yapıyorduk. | Open Subtitles | في الواقع ، كنا نخطط بالذهاب لرحلة بركوب النهر السريع مع الآباء |
Onların doğal seslerini deşifre ettikçe, bunları da bilgisayar sistemine eklemeyi düşünüyoruz. | TED | لكن مع حلِّنا شفرات أصوات الدلافين الطبيعية، فإننا نخطط أيضاً لإضافتها إلى نظامنا الحاسوبي. |
planladığımız yeri olmasa da ufak bir yer açabiliriz. | Open Subtitles | بإمكاني بيع سيارتي وبذلك يمكننا الحصول على الورشة ليس بالورشة التي كنا نخطط لها ولكنهاستفيبالغرض. |
Bu kadar çabuk çocuk yapmayı planlamamıştık ama şimdi olacağı için çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أعني, لم نخطط ان نملك اطفال قريباً جداً لكن الان لدينا, وانا مثار |
Bakın, Lavon'la ben bir yıl sonra birbirimizin yanına taşınmayı planlıyoruz. | Open Subtitles | لكن ترون , انا ولافون نخطط للأنتقال للعيش معا بعد عام |
- Son demlerini yaşıyor zaten. - O blokun tamamını yeniden geliştirmeyi planlıyoruz. | Open Subtitles | هو في أيامه الأخيرة على كل حال نخطط لتطوير ما في الشارع بأكمله |
Şu anda Karayipler'de 3 noktamız var ve dördüncüyü planlıyoruz. | TED | حاليا لدينا ثلاثة مواقع في الكاريبي و نخطط للرابع |
Bu fonları kullanarak projemizde ilerlemeyi ve patent hakkını almayı planlıyoruz. | TED | وباستخدام هذه الأموال، فإننا نخطط لتقديم براءة اختراع كاملة للمشروع ومواصلة العمل على مشروعنا. |
Yalnızca bu yıl, topluluğumuzun desteğiyle, dünyanın çeşitli yerlerindeki çocuklara, 1 milyon mikroskop yollamayı planlıyoruz. | TED | في هذا العام وحده، وبدعم من مجتمعنا، نخطط لشحن مليون مجهر للأطفال في مختلف أنحاء العالم. |
Kardeşimle bunu haftalardır planlıyorduk... şimdi trafik de vardır, Portland'a zamanında yetişemem artık. | Open Subtitles | أختي وأنا كنا نخطط لهذا لأسابيع ومع زحمة المرور, لم أعتقد أني سأصل إلى بورتلاند في الوقت |
Yarın seyahate çıkmayı planlıyorduk, öyle değil mi? | Open Subtitles | كنا نخطط للقيام برحلة غداً، تماماً مثل اليوم |
Bize danışmazsa nasıl plan yaparız? | Open Subtitles | كيف يتوجب علينا ان نخطط لأى شىء لو لم تستشيرنا |
Üç yıl içinde, bilinen hastalıkların yüzde 40'ını tamamlamayı düşünüyoruz. | TED | في غضون ثلاث سنوات، ونحن نخطط لتغطي 40 في المائة من عبء الأمراض. |
planladığımız gibi devam edebiliriz ve hiçbirşey değişmek zorunda kalmaz, değil mi? | Open Subtitles | نحن نستطيع المضي كما كنا نخطط ولا شئ يتغير، صحيح؟ |
-Aslında planlamamıştık. -Hiçbir şey planlandığı gibi olmadı. | Open Subtitles | لم نخطط لذلك بالضبط لم يكن أمامنا اختيار |
Evet, çok iyi. Çünkü seni ona geri vermeyi planlamıyoruz. | Open Subtitles | جيد ، لاننا لن نخطط لتعود اليها مره اخرى |
En baştan yeniden kullanmak için tasarlıyoruz, çünkü her şey yeniden kullanılır, Biz yeni yeni planlamaya başladık. | TED | نُصممُ من أجل إعادة الإستخدام منذ البداية، لأن كل شيء أعيدَ إستخدامه، والآن فقط نحن نخطط لذلك. |
Seni soymak, sonra nehre atmak ve eve çırılçıplak dönmeni planladık. | Open Subtitles | كنا نخطط لتعريتك و إلقاءك في النهر و نجعلك تركض للمنزل عارياً |
Hayatımda hiç bir kısıtlamanın olmadığını ve Lisa ile bir gün aile kurmayı planladığımızı anlattım. | TED | أخبرتها أنه لا يوجد حدود في حياتي وأنني وليزا نخطط لتكوين عائلة يوما ما. |
Hanımefendi, şu noktada cenazeyi kimseye vermeyi düşünmüyoruz. | Open Subtitles | سيدتي، في هذه المرحلة لا نخطط لتسريح بقاياه لأي أحد |
Belki de kendi planımız çerçevesinde hareket etmemizin zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | لكن ربما هذا هو الوقت المناسب لكي نخطط بانفسنا |
Tüm bunları planlarken "hiçbir sürpriz olmasın" dedi. | Open Subtitles | عندما كنا نخطط لكل هذا، قال لي أنه لا يرغب في المفاجآت |
plan şu, bir sonraki planı yapmak için güvenli bir yer bulmak. | Open Subtitles | والخطة هي أن نجد موقعاً آمنا نخطط به لخطوتنا التالية |