yaşadığımız her gün için, yaşayamadığımız milyarlarca ve milyonlarca gün var. | Open Subtitles | في كل يوم نعيشه توجد ملايين ومليارات الأيام التي لم نعشها |
Şimdi yaratacağımız gelecekle ilgili konuştuğumuzda, bir şeyden bahsetmek bence gerekli. Bu da içinde yaşadığımız dünya hakkında net bir görüşe sahip olmak. | TED | لذا عندما نتكلم الآن عن المستقبل الذي سنصنعه, أحد الأشياء المهمة في رأيي هو وجود رؤية واضحه ومفهومة تجاه العالم الذي نعيشه حالياً. |
Ve şimdi gerçekten içinde yaşadığımız dünyayı kastetmiyorum. | TED | وأنا لا أقصد حرفياً العالم الذي نعيشه نحن. |
Ama şimdi tarihin içindeyiz. Onu bizzat yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن ضمن التاريخ الآن نعيشه |
Sadece sistemlerin, yaşadığımız gerçekliğe direnmeyi bırakması gerek. | TED | عليها فقط أن تتوقف عن محاربة الواقع الذي نعيشه بالفعل. |
Ama öyle sanıyorum ki bugün yaşadığımız dünyada, çok daha derin bir etkisi var. | TED | غير أنني أعتقد ولا سيما في العالم الذي نعيشه اليوم أن لتلك الآثار صدىً واسعاً. |
yaşadığımız bu çılgın dünyada siyasi karikatürlere her şeyden çok ihtiyacımız var. | TED | في العالم المجنون الذي نعيشه في الآونة، نحتاج إلى الرسم السياسي الساخر أكثر من أي وقت مضى. |
Yalan söylediğine üzgünüm. yaşadığımız dünya bu. | Open Subtitles | يؤسفني كذبه عليك هذا هو العالم الذي نعيشه |
Kilisenin geleceği ve içinde yaşadığımız Dünya bizim olacak. | Open Subtitles | مستقبل الكنيسه والعالم الذي نعيشه سيكون لنا. |
Sadece bir cehennem var prenses. O da şu an yaşadığımız. | Open Subtitles | هناك جحيم واحد وهو العالم الذي نعيشه الآن |
Böylesi mütevazı başlangıçlarla içerisinde yaşadığımız göz alıcı modern dünyanın kapıları aralandı. | Open Subtitles | بدءاً من بدايات متواضعة تطوّر هذا العالم المتحضر الذي نعيشه الآن |
Hoşlansan da hoşlanmasan da Downton yaşadığımız zamanla arasını kapatıyor. | Open Subtitles | سواء أعجبك أم لا, فمنزل داونتن يواكب تطور العصر الذي نعيشه |
yaşadığımız zamanın kolaylıkları bunlar. | Open Subtitles | كم أحب الزمن الذي نعيشه ووسائل الراحة فيه |
10 yıldır yaşadığımız başka Amerikan ailelerinin de başına gelen bu kabusları sonlandırmak için ailemin de desteğiyle muhteşem Maine eyaletimizin valiliğine aday olduğumu açıklıyorum. | Open Subtitles | لمجابهة هذا الكابوس الذى كنا نعيشه خلال العشرة أعوام الماضية من أن يحدث |
Yine de günden güne sınırları olmayan bir dünyada yaşadığımız gerçeğini biliyoruz. Sınırları olmayan hastalıkların dünyası ve sınırları olmayan doktorların dünyası. Maladies sans frontières, Médecins Sans Frontières, Ekominin ve teknolojinin sınırları olmadığı, eğitimin sınırları olmadığı, terör ve savaşın sınırlarının olmadığı bir dünya... | TED | مع ذلك ان الواقع الذي نعيشه يوماً بيوم هو عالم بلا حدود عالم بأمراض بلاحدود و اطباء بلا حدود امراض بلا حدود و اطباء بلا حدود اقتصاديات بلا حدود و تقنيات بلا حدود تعليم بلا حدود ارهاب و حرب بلا حدود |
Bu bizimle ilgili, bizimle ve açgözlülüğümüzle ve büyüme ihtiyacımızla ve şu anda yaşadığımız bencil dünyanın dışında bir dünya düşünememe eksikliğimizle ilgili. | TED | أنه عن انفسنا و جشعنا واحتياجاتنا من اجل الإزدهار وعجزنا عن تخيل العالم والذي هو مختلف عن العالم الأناني الذي نعيشه اليوم |
Özellikle utangaç olduğum söylenemez ama sadece yaşadığımız dünyayla ilgili bir durum. | Open Subtitles | انه... انه فقط... نوع من العالم الذى نعيشه |
Ama şimdi tarihin içindeyiz. Onu bizzat yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن فى التاريخ الآن ، نعيشه |
Yani öyle bir zamanda yaşıyoruz ki. | Open Subtitles | انظر إلى الزمان الذي نعيشه. |
Onu yaşıyoruz. | Open Subtitles | بل نعيشه |
Cennete inanmayı, cehennemde yaşamaya tercih ederim. | Open Subtitles | ومع كل أفضل أن تكون هناك جنة فى رأسى على أن أعيش فى هذا الجحيم الذى نعيشه |