ويكيبيديا

    "نفسكَ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kendini
        
    • kendine
        
    • kendinizi
        
    • kendin
        
    • kendinden
        
    • kendinize
        
    • bak
        
    • kendi
        
    • kimliğin
        
    • halinle
        
    • sanıyorsun
        
    Sen kendini savunmak istemiyorsun, benim de protein karışımımı ikiye katlamam lazım. Open Subtitles لقد رفضتَ الدفاع عن نفسكَ وأريد أن أضاعف في شرب خليط البروتين
    Başka belaya bulaşma yoksa kendini tekrar kutunun içinde bulursun. Open Subtitles تجنّب إحداث أيّ متاعب أخرى وإلّا ستجد نفسكَ في تابوت
    Bunun kendini kurtarmak için bir hile olmadığını nereden bileceğim? Open Subtitles و كيف سأعرف إنّ هذه ليستْ خطة لتنقذ نفسكَ ؟
    Sana bir yaz boyu zaman verdim ama artık kendine zarar vermeni izlemeyeceğim. Open Subtitles انا أعطيتُك ما يكفى من ثقة و حرية، و لكنكَ هكذا تُدمر نفسكَ.
    Çok eleştirilse de tele marketteki satış pozisyonu kendinizi aktif tutmak için iyi bir yoldur. Open Subtitles معَ كُل ما يجري هُنا وظيفَة مبيعات في التسويق عبرَ الهاتف هيَ طريقةٌ جيدة في إبقاء نفسكَ فعالاً
    Hayır, bunu ben istemişim gibi davranma. Buna kendin sebep oldun. Open Subtitles لا، لا تتصرّف وكأنّي أردتُ هذا، قد جلبتَ هذا على نفسكَ
    Bir düşman subayına kendini casus olarak mı yutturdun yani? Open Subtitles أنت .. أنت بعتَ نفسكَ كجاسوس لضابط من الأعداء ؟
    Ah McManus, McManus, kendini çok zeki zannediyorsun. Open Subtitles ماكمانوس، ماكمانوس، ماكمانوس تظنُّ نفسكَ ذكياً جِداً
    Böyle bir haberle, kendini eyaletteki en meşhur kişi olarak bulabilirsin. Open Subtitles في مِثلِ هذا الوقت غداً صباحاً رُبما ستجدُ نفسكَ أشهَرَ رجُلٍ في الولاية
    Armstrong ve Mineo için kendini öne sürdün, kendini büyük ödül olarak ortaya koydun. Open Subtitles بادلتَ نفسكَ مقابِل آرمسترونغ و مينيو واضعاً نفسكَ فيما يُمكنُ أن يُسمى فقَط موقفاً حرجاً
    Onları benim aleyhime çevirerek... kendini çok akıllı sanıyorsun, değil mi? Open Subtitles تظنّ نفسكَ ذكياً جداً بتحويلهم ضدي ، أليس كذلك؟
    Ama kendini kanıtlamak istediğini anlıyorum, öyle değil mi? Open Subtitles لكني أفهَم، تظنُ أنَ عليكَ أن تُثبِت نفسكَ و ما شابَه، صحيح؟
    Dünyayı kurtarmak istiyorsun ama yapamayacağını fark ettiğinde kendini ve çevrendeki herkesi çarmıha geriyorsun. Open Subtitles تُريدُ إنقاذَ العالم و عندما تُدرِك أنكَ لا تستطيع ذلك تقومُ بصلبِ نفسكَ و جميع من حولَك
    Ve kendini acı sona hazırladığını düşündüğün zamanlarda aslında tek yaptığın bir mucizeyi beklemektir. Open Subtitles و طالما كانَ حياً، فهُناكَ وقت و بينما تُقوي نفسكَ للحُزن القادِم كُل ما تفعلُه هوَ انتظارُ مُعجزةٍ ما
    İlmiği boynuna geçiriyorsun ve kendini hafifçe asıyorsun. Open Subtitles تضعُ الأنشوطَة حولَ رقبتِك ثُمَ تشنِق نفسكَ قليلاً
    O zaman kendine bir sor, burası senin için doğru ev mi? Open Subtitles حسناً ، عليك أن تسأل نفسكَ إذن هل هذا هو المنزل المناسب لكَ؟
    Artık kendine gelirsin ve birlikte çıkarız diye düşünmüştüm. Open Subtitles أظنّ أنّك لو قاومتَ نفسكَ قليلاً، فيمكننا العيشُ معاً
    İnsanlarla uğraşmak için o kadar yol varken neden kendine hayali bir hediye veriyorsun ki? Open Subtitles من بين كلّ طرقِ العبثِ بالآخرين لماذا أهديتَ نفسكَ هديّةً تخيُّليّة؟ هل تفقّدتَ الأسعار
    - Evet gitti. kendinizi istediğiniz kadar cezalandırabilirsiniz ama bu onu asla geri getirmez. Open Subtitles و تستطيع أن تعاقب نفسكَ قدرما تريد و لن يعيده ذلك أبداً
    Benim hakkımda endişe etmeyi bırak da kendin hakkında endişelenmeye bak. Open Subtitles يجدر أنّ تتوقف عن القلق حيالي، و أنّ تقلق على نفسكَ.
    Ailenden kalanlara sahip çık o zaman. kendinden kalanları kurtar. Open Subtitles إن أردتَ إنقاذ ما تبقّى من عائلتكَ، فأنقذ ما تبقّى من نفسكَ
    Mutfakta kahve var kendinize alın. Open Subtitles ، هُناك قهوةً في المطبخ أخدم نفسكَ بنفسكَ
    Bu adamı görürseniz, lütfen kendi başınıza haraket etmeyiniz. Open Subtitles إذا رأيت هذا الرجلِ فى أي مكان ارجوك لا تحاولُ أمْساكُه نفسكَ.
    İlkel kimliğin bunu sana söylecektir fakat mesajı duymak için kalbini açmalısın. Open Subtitles ستنبئكَ نفسكَ البدائيّة، ولكن يجب أن تكون منفتحاً لسماع الرسالة
    Bütün enerjini ailenin intikamını almaya odaklayarak. Kör halinle kendine bir gerçek yarattın. Open Subtitles التركيز على الإنتقام، لعائلتك جعلتَ نفسكَ ضريراً عن الحقيقة
    Ne halt ettiğini sanıyorsun, bilmiyorum dostum. Karınla mı ilgili? Open Subtitles لا أعرف ما الذي تظن نفسكَ تفعله بحق الجحيم يارجل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد