| Beyefendi, sorunu inceledim ve kendi kendini çözüyor. | Open Subtitles | سيدي لقد راجعت المشكلة و ستصلح نفسها بنفسها بالنهاية |
| Görünüyor ki o sorunlar, kendi kendini çözdü. | Open Subtitles | يبدوا وأنّ هذه المُشكلة حلّت نفسها بنفسها. |
| Antoine yakında geri gelecek. Ev kendi kendine düzelmez. | Open Subtitles | انطوان سوف يعود قريباً وشقته لن تقوم بتصليح نفسها بنفسها |
| Kendim içinse umarım sorunum kendi kendine hallolur. | Open Subtitles | أما أنا، فآمل أن تحلّ مشاكلي نفسها بنفسها في النهاية |
| Neden hepimizin katkıda bulunabildiği kendiliğinden yakıtlı olmayan bir süreç olmasın? | TED | لانها تعتمد على طرق لا تحرك نفسها بنفسها .. اي دوائر منقوصة تمنعنا نحن جميعاً من المشاركة بعلمنا فيما بيننا |
| Evet. O zaman zavallı kızcağızın tamamen kendi başına olduğunu biliyorsunuzdur. | Open Subtitles | إذاً انت تعرفين بأن تلك الفتاة المسكينة كانت تعيل نفسها بنفسها كثيراً |
| Elinizi çabuk tutun biraz, kızlar. Bu kıyafetler Kendi kendilerini dikmeyecek. | Open Subtitles | هيا ، احرزوا تقدماً يا فتيات ، فهذه الفساتين لن تحيك نفسها بنفسها |
| - Her kuruluş zamanla kendi kendini yer bitirir. | Open Subtitles | ستدمر كل المؤسسات نفسها بنفسها في آخر المطاف |
| Sonunda biz bir şey yapmadan kendi kendini yok edecek. | Open Subtitles | في نهاية المطاف، ستدمر نفسها بنفسها بدون مساعدتنا. |
| O kadar mayın kendi kendini temizleyecek değil ya. | Open Subtitles | تلك الألغام لن تزيل نفسها بنفسها. |
| Bu Eve denen tüm yaratıkların anası kendi kendini yok etmeyecek. | Open Subtitles | {\pos(190,235)}.. تلك المدعوة بـ(إيف)، أم أيا يكن لن تقتل نفسها بنفسها! |
| kendi kendini yatıştırabiliyor. Sistem şimdiye kadar işliyordu. | Open Subtitles | كانت تسكن نفسها بنفسها النظام ناجح |
| Biliyorsun, karanlık madde kendi kendine keşfedilmeyecek. | Open Subtitles | كما تعلم،المادّة المعتمة لن تكتشف نفسها بنفسها |
| Şu kaşar peynir krizi kendi kendine çözülmez. Sizinle şurada burada görüşürüz. | Open Subtitles | أجل ، وهذه مشكلة لن تحل نفسها بنفسها لذا ، سأوافيكم بعدما تقومون بحلها |
| Önceki gibiydi. kendi kendine vurdu. | Open Subtitles | فكما حصل منذ بُرهة لقد ضربت نفسها بنفسها |
| İnsanlar, bu mükemmel şehrin kendi kendine işlediğini sanıyorlar. | Open Subtitles | أتعرف ماذا يعتقد الناس؟ ... يعتقدون أن هذه المدينة تدير نفسها بنفسها |
| Ama cihaz kendi kendine çalışmaya başlamış bile. | Open Subtitles | ولكن الأداة تُغذي نفسها بنفسها. |
| Bekleyerek, sorun kendiliğinden çözüldü. | Open Subtitles | من خلال الانتظار حلت المشكلة نفسها بنفسها |
| Bu güzel şehir kendiliğinden ilerler. | Open Subtitles | يعتقدون أن هذه المدينة تدير نفسها بنفسها |
| Bazen işler kendiliğinden olacağına varır. | Open Subtitles | في بعض الأحيان هذه الأمور تحل نفسها بنفسها |
| Bayraklar ile Eğlence'nin sonraki bölümü kendi başına çıkıyor. | Open Subtitles | الحلقة الكلاسيكية القادمة من برنامجي تكتب نفسها بنفسها |
| Hey, şuna bak. Kendi kendilerini inşa ettiler. | Open Subtitles | انظر إلى هذا أعتقد أنها تبني نفسها بنفسها بالفعل |