- Ben asla pişman olmam. - Üzüntü duyabilirim ama bu aynı şey değil. | Open Subtitles | أنا لا يُمْكِنُني أبَداً أن أندم ، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشْعرَ بالأسى، لَكنَّه لَيسَ نفس الشيءِ |
aynı şey annemin de başına gelmişti. Ama onunki kediydi. | Open Subtitles | تَعْرفُ، نفس الشيءِ حَدثَ إلى أمِّي مرّة، فقط بقطّتِها. |
Rıhtıma yanaşana kadar bekle yan taraftan eğil şöyle iyice bir bak aynı şey | Open Subtitles | انتظر حتى نرسو،وميل على جانب الباخرة،وانظر جيداً خدي نظرة فاحصة نفس الشيءِ |
Eğer bu gece sormuş olsalardı, yine aynı şeyi yapardım. | Open Subtitles | لو كانوا سألوني فى تلكَ الليلة، لكُنت فعلت نفس الشيءِ. |
Rupert ve kardeşlerinin aynı şeyi Almanlara yapması muhtemel. | Open Subtitles | من المحتملُ أن روبرت ورجاله سيفعلو نفس الشيءِ بالألمان.. |
Dört ya da beş. Kadınlar hep aynı şeyi istiyor. Üstüne alınma Bev. | Open Subtitles | أربعة خمسة.النِساء عايزين نفس الشيءِ.مفيش ضرر بيف. |
Ve eminim ki eğer burada olsaydı annen de aynısını söylerdi. | Open Subtitles | وأَنا متأكّدُ إذا هي كَانتْ هنا الآن، أُمّكَ تُخبرُك نفس الشيءِ. |
Zehir, mikrop, hepsi aynı şey. | Open Subtitles | السمّ و الكول إيد، مهما كان، فهو يَفعلُ نفس الشيءِ. |
aynı şey benimde başıma geldi ve bir saat hareket edemedim. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدي نفس الشيءِ يَحْدثُ لي، وأنا لا أَستطيعُ أَنْ أَتحرّكَ لساعةِ. |
Artık O ve ben aynı şey uğruna mücadele ediyoruz. | Open Subtitles | الآن، هو وأنا يُكافحُ من أجل نفس الشيءِ. |
Jim'in ölmesine izin verirsem bu, onu öldürmekle aynı şey mi olur? | Open Subtitles | إذا تَركتُ جيِم يَمُوتُ. . هَلْ ذلك نفس الشيءِ كما يَقْتلُه؟ |
Kendini suçlu hissediyorsun, ama bu aynı şey değil. | Open Subtitles | قد يشعر بالذنب، لكن هذا لَيسَ نفس الشيءِ. |
Mutlu olduğum zaman da, aynı şey. | Open Subtitles | حينما كنت سعيدً، كان نفس الشيءِ. |
aynı şey 1 saat içinde parkta bulduğumuz kıza da olacak. | Open Subtitles | نفس الشيءِ سَيَحْدثُ إلى تلك البنتِ التي وَجدنَاها في المتنزهِ... في غضون ساعة واحدة. |
Eski karısı canına okudu. Şimdi de aynı şeyi Mel yapıyor. | Open Subtitles | مَشتْ زوجتُه السابقةُ في جميع أنحاء ه، والآن عَمَل ميل نفس الشيءِ. |
Hep aynı şeyi yapıyorsun ve yine yaptın. | Open Subtitles | أنت عَمِلتَ نفس الشيءِ أنت دائماً تَعمَلُ. |
Yani tuvalette otururken de aynı şeyi söyleyebilirdim. | Open Subtitles | لذا أنا يُمْكِنُ أَنْ أَجْلسَ في الخلف ويَقُولُ نفس الشيءِ. |
Ve aynı şeyi Julia ile ilgili de söyleyebilirim. | Open Subtitles | وأنا يُمْكِنُ أَنْ أَقُولَ نفس الشيءِ حول جوليا. |
Kendini öldürecek olsaydı aynı şeyi yapacağını söylüyor. | Open Subtitles | هو كَانَ فقط يَقُولُ بأنّه كَانَ سَيَعْملُ نفس الشيءِ إذا أراد قْتلُ نفسه. |
Ama herkesin aynı şeyi yapmaya çalıştığını fark etmemişler. | Open Subtitles | لا أحد منهم يُدركُ بأنّ كُلّ شخص كَانَ يَعْملُ نفس الشيءِ. |
Çok garip. Ben dün onu dolaştırırken de aynısını yapmıştı. | Open Subtitles | هو عَمِلَ نفس الشيءِ أمس عندما أنا كُنْتُ أَمشّيه. |