ويكيبيديا

    "نيكلاوس" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Niklaus
        
    • Klaus
        
    • Nik
        
    Bu gece sana söylediğim her şey gerçeğin ta kendisi Niklaus. Open Subtitles كل شيء واحد قلت لك الليلة هي الحقيقة، نيكلاوس.
    Tristan ben olsam hızlı olurdum tabi Niklaus'un zavallı kızın bağırsaklarını çıkarmasını istemiyorsan. Open Subtitles تريستان لو كنت مكانك لفعلت الأمر بسرعة إلا إذا أردت أن يقوم نيكلاوس بنزع أحشاء الفتاة المسكينة
    Niklaus gibi yara da baş belâsı bir şey sadece. Open Subtitles إنّها مثل (نيكلاوس)، فهي أشدّ إزعاجًا من أيّ شيء، حقًّا.
    Geçen her saniye de Niklaus'a tarif edilemez bir ızdırap çektiriyor. Open Subtitles وفي كلّ ثانية يظلّ داخله يُنزل بـ (نيكلاوس) عذابًا لا يوصف.
    Bunu yapmak uzun zamandır zaten kafasındaydı. Niklaus, bir ay oldu. Open Subtitles وهي رغبة أضمرتها لوقت طويل - نيكلاوس)، لقد مرّ شهر) -
    Seni temin ederim ki bu konu bana uzaktan yakından komik gelmiyor Niklaus. Open Subtitles أؤكّد لك أنّ هذا الأمر لا يقترب البتّة من كونه طريفًا يا (نيكلاوس).
    Bu şehirdeki yara tahmin ettiğimden çok daha derinmiş Niklaus. Open Subtitles التصدّعات التي في هذه المدينة أعمق مما ظننت يا (نيكلاوس).
    Bana kalırsa Niklaus ve Elijah'ın yapmak istedikleri de buydu. Open Subtitles أفترض أن ذلك هو هدف إيلايجا) و(نيكلاوس) من بداية الأمر)
    Bu kuşların öttüğünü duyduğunda Niklaus, bil ki ben yanındayım. Open Subtitles {\pos(190,210)} أيّان تسمع أحدها يغرّد يا (نيكلاوس)، فتذكّر أنّي معك
    Niklaus'un kurt yanını bastırmak için yaptığım büyüde kanını kullandım. Open Subtitles استخدمت دمائها لتثبيت التعويذة التي قمعت شقّ المذؤوب في (نيكلاوس).
    Seçmesine izin ver Niklaus. Open Subtitles أعطيها كرامة هذا الإختيار، نيكلاوس
    Eğer Bataklık'a giderseniz sizi Dahlia'ya karşı koruyamam. Ya da Niklaus'tan. Open Subtitles إن ذهبت للجدول، فلن تمكنني حمايتك من (داليا) ولا من (نيكلاوس).
    Görünüşe göre dün gece Niklaus'un yapılacaklar listesi epey kabarıkmış. Open Subtitles {\pos(190,220)} يبدو أن قائمة أعمال (نيكلاوس) لليلة البارحة كانت حافلة
    Biliyor musunuz, bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim ama Niklaus'a yürekten katılıyorum. Open Subtitles لعلمك، لم أتوقّع أن أقول هذا لكنّي أوافق (نيكلاوس) من صميمي.
    Bunun için bir şiir vardır sanırım sen ne dersin, Niklaus? Open Subtitles أفترض أن ثمّة أمثوله شعريّة في هذا، ألا توافقني يا (نيكلاوس
    Eğer Niklaus Mikaelson'ın kefaretini engellersen yemin ediyorum bambaşka türde bir kabus getiririm. Open Subtitles إن أعقت خلاص (نيكلاوس مايكلسون) فأعدك أن أنزل عليك كابوسًا من نوع آخر.
    Katerina, tanıştırayım Lord Niklaus. Open Subtitles (كاثرينا)، اسمحي ليّ أن أقدم لكِ السيّد (نيكلاوس).
    Niklaus babamın bana verdiği isim. Lütfen bana Klaus deyin. Open Subtitles (نيكلاوس) هو الأسم الذي أسمانيبهِوالدي،رجاءً..
    Bu dünyada korkuları olmayan hiç kimse yoktur, Stefan. Niklaus bile. Open Subtitles ليس من أحدٍ في هذا العالم لا يخاف يا (ستيفان)، ولا حتى (نيكلاوس).
    Senin bu küçük, boş bir hayat sürüyorsun be Klaus. Open Subtitles يا لها من حياة واهية تلك التي تحياها يا (نيكلاوس)
    Nik de bu işi aptal resim çizme işiyle hiç de kolaylaştırmıyor. Open Subtitles وطبعًا (نيكلاوس) لا يسهّل الأمر بلوحته ضاربة الحمرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد