İkisi tarafından da terk edildim. | Open Subtitles | ولكن الان ، بعد ان هجراني كلتاهما اصبحا مقربتين جداً |
Ve beni terk eden... o iki kişinin... sonsuz acı çekmeleri için dua ederek. | Open Subtitles | و للإثنان اللذّان هجراني للمعاناة الأبديّة. |
Ve beni sonsuz acıya terk eden o iki kişiye. | Open Subtitles | و للإثنان اللذّان هجراني للمعاناة الأبديّة. |
Öyle ise neden, bir motel odasında beni terk etmek yerine- | Open Subtitles | اذاً اخبرني ذلك بدلاً من هجراني في غرف ذلك الفندق |
Annen beni terk edip seni de alıp gidebileceğini sanmıştı sanki ben oyuncakmışım gibi! | Open Subtitles | "ظنّت أمّكِ أنّ بإستطاعتها هجراني وأخذكِ معها" -كأنني أبلهٌ نوعاً ما" " |
terk edildiğim zaman anlamam lazım. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف عندما يتم هجراني |
Annen beni terk edip seni de alıp gidebileceğini sanmıştı sanki ben oyuncakmışım gibi! | Open Subtitles | "ظنّت أمّكِ أنّ بإستطاعتها هجراني وأخذكِ معها" |
Sweets, kitabında, ailem tarafından terk edilmemin ilişkilerimi etkilediğini yazmış. | Open Subtitles | في كتابه، كتب (سويتز) أن هجراني من قبل والدَيّ أقنعني أن كل العلاقات ذات المغزى مشؤومة |
Babanı terk etmemin sebebi o. | Open Subtitles | هو سبب هجراني لأبيك |
Babanı o adam için terk etmiştim. | Open Subtitles | هو سبب هجراني لأبيك |
Annemle babamın beni terk ettiklerini düşünüyordum. | Open Subtitles | اعتقدت... أن أبي وأمي هجراني |
Marge'ı beni terk etmeye ikna ediyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يقنعون (مارج) على هجراني |