| Bu yüzden sana bir hediyem var dostum. | Open Subtitles | لهذا، لديَّ هديةٌ لكَ يا صديقي |
| - Sana bir hediyem var, Mickey. | Open Subtitles | هديةٌ لك يا ميكي |
| Sana bir hediyem var! Görüyor musun? | Open Subtitles | لديَ هديةٌ لك، أترى؟ |
| Ama ona hak etmediği bir hediye vermek istemiyorum. | Open Subtitles | ـ لكني لا أريد إعطاء ذلك الرجل هديةٌ لا يستحقها |
| Nick amcan." Harika bir hediye. Daha 12 yaşında. | Open Subtitles | إنّه هديةٌ عظيمة، إنّه في الثانية عشر من عمره، إنّها بعض الأشرعة، سيُحبّها |
| Tabii ki, Eddy'nin bana bir hediyesi yok ise şayet? | Open Subtitles | طبعاً, إلا إذا كان لديك هديةٌ لي؟ |
| Sana bir hediyem olacak baba. | Open Subtitles | أبي لدي هديةٌ لك |
| Sana bir hediyem var. | Open Subtitles | لديّ هديةٌ لأجلك. |
| Benim de küçük bir hediyem var. | Open Subtitles | بـحوزتي هديةٌ صـغيرةٌ لك |
| Sana bir hediyem var. | Open Subtitles | لدي هديةٌ لكِ.. |
| Sana bir hediyem var! | Open Subtitles | لديّ هديةٌ لأجلكِ! |
| Sana bir hediyem var, şey... | Open Subtitles | ... لدي هديةٌ لكِ ، لذا |
| Sana bir hediyem var. | Open Subtitles | لديّ هديةٌ لكَ |
| Çünkü benim de senin için bir hediyem var. | Open Subtitles | لدي هديةٌ لكِ |
| 7 yaşındaki bir çocuk için garip bir hediye değil mi? | Open Subtitles | هذهِ هديةٌ غَريبة لإعطائِها لبالغٍ مِنَ العُمرِ سَبعُ سَنَواتٍ ألا تَظن ذَلك؟ |
| Merhum kocamdan mutluluk veren bir hediye. | Open Subtitles | فهذه تعتبر هديةٌ مباركة من زوجي الراحل. |
| İçinde size sürpriz bir hediye var. | Open Subtitles | هناك هديةٌ لك بالداخل. |
| Düğün hediyesi sipariş etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد هديةٌ لحفلة زواج |
| Bana bir hediyesi var. | Open Subtitles | لديه هديةٌ لي |