ويكيبيديا

    "هذا هو سبب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • İşte bu yüzden
        
    • O yüzden
        
    • Bunun için
        
    • sebebi bu
        
    • Bu nedenle
        
    • Bu yüzden mi
        
    • - Bu yüzden
        
    • sebebim bu
        
    • de bu yüzden
        
    • bu yüzden bu
        
    • sebebi budur
        
    • Seni bu yüzden
        
    • sebebi buymuş
        
    • nedeni bu
        
    • nedeni budur
        
    Neyse, işte bu yüzden rahibelerden, Tanrı'dan... ve dinden tiksinirim. Open Subtitles على أية حال, هذا هو سبب كراهيتى للراهبات والربّ والدين.
    İşte bu yüzden, ayrılacağız, kaçacağız saklanacağız ve hayatta kalacağız. Open Subtitles و هذا هو سبب انقسامنا، سوف نهرب سنختبئ و سننجوا
    Tam olarak O yüzden geldim, Mösyö Lake. Open Subtitles هذا هو سبب وجودى هنا بالتحديد ,سيد ليك ؟
    O yüzden sana söylüyorum. İnsanlar sana gülüyor. Open Subtitles و هذا هو سبب إخباري لك ذلك , لأنني اعتقدت أنك لاتريد أن يضحك عليك الناس من خلف ظهرك هذا كل شيء
    Bunun için sizi de aramızda görmek beni çok sevindirecek. Open Subtitles ليكون لهم دورا في الجمعيه و هذا هو سبب سعادتي
    Burada olmamın tek sebebi bu. Başka bir sebep düşünemiyorum. Open Subtitles هذا هو سبب وجودي هنا ولا يوجد سبب أخر لوجودي
    Tabii bu konuyu sunmanın gayriresmî yolu-- Bu nedenle bir fark var. TED وهذه طريقة غير رسمية لعرض ما يحصل... هذا هو سبب وجود الاختلاف.
    İşte bu yüzden burayı ziyaret eder, boğa festivali izlemek için. Open Subtitles هذا هو سبب زيارته لهذا المكان, لحضور مهرجان الثيران
    İşte bu yüzden artık bu işi icra eden kalmadı. Kimse öğretmiyor. Open Subtitles هذا هو سبب عدم وجود لاعبين ، ولا أحد يتدرب
    İşte bu yüzden bize veya toplantılarımıza katlanamıyorlar ve bize laf atıp saldırmak için caniler kiralıyorlar! Open Subtitles هذا هو سبب عدم إستطاعتهم تحملنا أو تحمل إجتماعاتنا و إستخدامهم لقاطعى الطريق المأجورين للسخريه منا و مهاجمتنا
    İşte bu yüzden sen en büyük kardeşsin, her zaman düşünüyorsun. Open Subtitles هذا هو سبب كونكِ الأخت الكبرى، فأنتِ دائماً ما تُفكّرين
    Belki de Matthew'ın yanında O yüzden rahatsızdın. Open Subtitles إذاً، قد يكون هذا هو سبب انزاعجكِ من، ماثيو
    Belki O yüzden garip davranıyorsundur dedim. Open Subtitles لأني كنتُ أعلم بأن هذا هو سبب تصرفاتك الغريبة
    Yok, seninkini kullanacağım. O yüzden benimle geliyorsun. Open Subtitles لا، أنا ساستعملك أنت هذا هو سبب مجيئك معي
    O yüzden ona direk istikameti deriz. Tam o direğe doğru ilerliyorsun. Open Subtitles هذا هو سبب تسميته بمسار القائم عليك أن تتجه الى القائم
    Bunun için mi kalmamıza izin verdin? Bizi pazarlık malzemesi yapmak için mi? Open Subtitles هل هذا هو سبب إنتظارنا ، لذا هل يمكن أن تستعملنا كأوراق مساومة؟
    Bugünlerde hissettiğim ağırlığın sebebi bu olabilir sanırım. Open Subtitles أعتقد أن هذا هو سبب الإحساس بهذا الثقل هذه الأيام ، أحياناً
    Bu nedenle onları bilgisayarda bulamadınız. Open Subtitles هذا هو سبب عدم عثورك عليها فى الكومبيوتر
    Bu yüzden mi on dört kere aradınız? Emekli olduğunuz için mi? Open Subtitles هذا هو سبب اتصالك بنا 14 مرة " كونك اعتزلت " ؟
    - Ve beni izliyordun. - Bu yüzden sürekli izleniyormuşum gibi hissediyorum. - Haydi. Open Subtitles -مما يعني انكُ تراقبني ولربما هذا هو سبب شعوري بأني مراقبة طوال الوقت
    Burada olma sebebim bu. Open Subtitles بالتأكيد؛ فلين؛ اكتشف ذلك هذا هو سبب وجودك بهذه المهمة
    Ben de bu yüzden aradım. Seni golften sonra... yemeğe çıkarmak için. Open Subtitles هذا هو سبب اتصالى بعد مبارة الجولف سوف نذهب للغذاء
    Multimilyonerdir ve sanırım bu yüzden bu fotoğrafta gülümsüyor. TED إنه مليونير، وأعتقد هذا هو سبب ابتسامته في تلك الصورة
    Bence Nairobi Ulusal Parkı'nda aslan sayısının az olmasının sebebi budur. TED وأظن ان هذا هو سبب أن الأسود قليلون في منتزه نيروبي الوطني.
    İnsanlar Seni bu yüzden tutuyor, çünkü dilsizsin. Open Subtitles حسناً ، هذا هو سبب استئجار الناس لك ، لأنك كتوم
    Metne 13. bölümü koymasının sebebi buymuş. Open Subtitles أقصد أن هذا هو سبب وضعه للفصل رقم 13 في الدستور
    Muhtemelen pistin uzunluğu ile ilgili endişenlenmememin nedeni bu. TED وربما هذا هو سبب عدم تورطي أثناء تحديد طول مدرجي.
    İnsanların okuma gözlüğü veya bifokal lens takmasının nedeni budur. TED هذا هو سبب ارتداء الناس نظارات القراءة أو العدسات ذات البؤرتين.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد