ويكيبيديا

    "هذا يسمح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Bu
        
    • sağlıyor
        
    Bu, bürokratik işlemler olmadan sorunları daha hızlı çözmemize sebep oluyor. Open Subtitles هذا يسمح لنا بحل المشاكل بسرعة بدون أياً من الشريط الأحمر
    Diğer şeylerin yanı sıra Bu bize yasa dışı şekilde alınan 1.4 milyon metreküp kütüğün yakalanmasına olanak tanıdı. TED هذا يسمح لنا, من خلال امور اخرى, من العثور على 1.4 مليون متر مكعب من جذوع الاشجار المأخوذة بشكل غير شرعي.
    Bu durum, Antarktika ve yukarıda Kuzey Yarım Küre'de büyük buzulların oluşmasını sağlıyor. TED و هذا يسمح بتشكل جبال جليدية كبيرة في أنتاركتيكا. و في نصف الكرة الشمالي
    Bin yıllık bir vadede Bu, bizim San Andreas gibi aktif fay hatlarında ne zaman şiddetli bir deprem olacağına dair tahminler yapmamamızı sağlar. TED على مدار آلاف السنين، هذا يسمح لنا بعمل تنبوءات حول تصدعات نشطة للغاية، مثل سان أندرياس، المتأخرة عن زلزال هائل.
    Daha oyuncu görünmeyen bir deneğim olmadığı için sizlerden özür dilerim. Bu şekilde, asıl oyun çalışmasını sınırlandıran mobilite eksikliği giderilmiş oluyor.¥ TED أنا آسف لأني لا لأملك موضوعا لعوب المظهر, لكن هذا يسمح بالحركة و الذي تحدد الدراسة الحقيقة للعب.
    Bu da ucuz et üretimi sağladı, dolayısıyla mısır yemi ve et için talep de arttı. TED هذا يسمح لإنتاج اللحوم غير المكلفة والتي بدورها زادت الطلب للحوم وأعلاف الذرة.
    Ve Bu, çok özel birşeyin oyunlarda olmasına izin veriyor. TED و هذا يسمح لشيء خاص جداً من أن يحدث في الألعاب.
    Bu işçiyi kuruma bağlıyor tabiî ki ama işvereni de çok etkilediği kesin. Open Subtitles هذا يسمح لكِ بالدخول إلى أسرار الدولة لكنه لا يؤثر على صاحب العمل كثيراً.
    Ancak özellikle mesai saatleri dışında Bu, bir yolcunun doğrudan, yardım için Open Subtitles لكن خصوصا وقت الراحة هذا يسمح للعابرين بالاتصال مباشرة
    Bu bize okyanusu karaya getirme imkanı ve amfibyumların sürüngenlere dönüşme evriminin sinyallerini verdi. Open Subtitles هذا يسمح لنا بحمل المحيط معنا لليابسة. ويؤشر لتطور البرمائيات لزواحف.
    Sanırım Bu durum genç kızlarla şüphe çekmeden iletişim kurmasını sağlayabilirdi. Open Subtitles أظن هذا يسمح له التحدث للقاصرات دون أن يجذب لنفسه أي إنتباه خاطئ
    Biliyorum bana söylemek için ölüyorsun ama söylemeyeceksin çünkü senin şablonun acı verecek bir yöntemle yönlendiricilik Bu da öfkenden kurtulamamana neden oluyor. Open Subtitles لكنكَ لن تفعل لأن نمطك بأن تكونَ متلاعباً بطريقة مؤذيه هذا يسمح لك بعدم إطلاق غضبك
    Bu güneş ışığının hastanın gözüne girmesini sağlar... Open Subtitles هذا يسمح نور الشمس بالوصول .. إلى أعين المريض
    Bu sayede duruş pozisyonumu almadan önce Ki akışına yoğunlaşabiliyorum. Open Subtitles هذا يسمح لي بتركيز تدفق الكي ليدي قبل أن أتخذ وضعيتي
    Bu da bize 3 kişinin yüzünün yeniden tanımlanmasına olanak sağladı. Open Subtitles هذا يسمح التنبؤي الوجه إعادة بناء ثلاثة أشخاص.
    Bu da demek oluyor ki, yoldan ayrılıp ormana girebiliriz ve kaplanlarla işe koyulabiliriz. Open Subtitles هذا يسمح لنا بدخول المناطق الوعرة و التعمّق في الغابة و البقاء بقرب الببور
    Bu arkanda iz bırakmadan her türlü sisteme gizlice girmeni sağlar. Open Subtitles هذا يسمح لك بالتجسس على اي نظام بدون ترك اثار
    Kadınlarla aramız olmayabilir ama Bu sayede kadınları gerçekten anlayabiliyoruz. Open Subtitles قد لا نحصل على النساء، لكن هذا يسمح لنا أن نفهم النساء حقًا.
    Bu sadece dudak okuyabilecek kadar duymasını sağlıyor. Open Subtitles هذا يسمح لها لتسمع حتى تقرأ الشفايف
    Rekabetten kurtulup, müşterilerle içme, akşam yemekleri ve golf maçları yapmasını sağlıyor. Open Subtitles هذا يسمح لك الحصول على ميزة المنافسة. الرجال الذين يحصلون على عندما يرتدي... ... عملاء للشرب عشاء ورحلات الغولف.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد