"هناك حدود" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sınırı var
• Sınırlar vardır
• bir sınırı
• sınırlar var
• sınırları var
• sınırları vardır
• bir sınır
• sınırı vardır

Ama insanın katlanabileceklerinin de bir sınırı var.
لكن هناك حدود لما يستطيع الرجل أن يتحمله

"Bu kapıdan geçemezsin. Sınırlar vardır."
,أنتي لا تستطيعين الخروج من هذا الباب" "هناك حدود

Denizden alabileceğimizin de bir sınırı olduğunu bilmemenin bir sonucu bu.
هذه تبعات عدم المعرفة هناك حدود لما يجب أن لا نأخذه من البحار.

Biliyorum, fakat sınırlar var, dostum. Bilirsiniz.
أعرف لكن هناك حدود

Görüyorsun ki, dostumuzun bile zekasının sınırları var.
كما ترى ,هناك حدود للذكاء ,حتى لأصدقائنا.

Kişinin ensesi tehlikede olsa bile bazı sınırları vardır.
هناك حدود للبعض حتى وان كانت حياتهم على وشك ان تنتهي

Bilim açıkça ve özgür irade ile çalıştıkça herhangi bir sınır olacağını sanmıyorum.
طالما أن العلم مفتوحاً وبإرادة حرة, فأنا أظن أنه لن يكون هناك حدود.

Bir insanın, içine düştüğü zor durumdan, ne yaparsa yapsın kurtulamayacağı bir zorluk sınırı vardır.
هناك حدود تفوق أى رجل وجهوده الضئيلة لا يستطيعان البقاء

Bir erkekten isteyebileceğin şeylerin de bir sınırı var. Çocuklarım ve karım var. Çocuklarım ne olacak?
هناك حدود لما تطلبه من الرجل ماذا بشأن أطفالى ؟

Ben her türlü oyuna varım ama bunun bir sınırı var.
أعني أنا مستعد لأي شيء ولكن تباً هناك حدود

- Katılıyorum. Tamam, aile önemlidir ama onun da bir sınırı var.
أنا أعني العائلة هي شيء واحد لكن هناك حدود

İki insanın birarada olmasında bazı Sınırlar vardır.
هناك حدود لمقدار تواجد شخصين مع بعضهم

Kesin Sınırlar vardır ve donlarım iç çamaşırlarım sınırın öteki tarafında.
هناك حدود محددة ...وملابسي الدخلية ملابسي الداخلية على الجانب الأخر من ذلك الحد

Ama aşmamamız gereken... bazı Sınırlar vardır.
لكن يتحتم أن تكون هناك حدود لا نتخطاها.

- aşamayacağım sınırlar var.
-مهلاً , هناك حدود لا أتخاطاها

- Evet, ama sınırlar var.
أجل، ولكن هناك حدود.

Fakat özel şirketlerin de yapabileceklerinin sınırları var.
ولكن هناك حدود للعمل الحر.

Ama bunun sınırları var.
ولكن هناك حدود لهذا.

İnsanların geçmemesi gereken sınırları vardır.
هناك حدود ينبغي على الناس عدم تخطيها

Bilgimin sınırları vardır, Bay Mulder.
" هناك حدود لمعرفتى سيد " مولدر

Kahretsin, general motors ya da wall-mart için bir sınır yok.
اللعنة , ليس هناك حدود بالنسبة لجنرال موتورز أو وول

Ben bir kardeş gibi Aslan seviyorum, ama biliyorsun, yapmanız gereken bir adam sormak ne bir sınırı vardır.
لكن أتعرفان ، هناك حدود لما يمكن أن تطلباه من الرجل لكى يفعلها