Bir zamanlar sen de korkmuş bir çocuktun ve şimdi korkmuş bir çocuk sana geldi. | Open Subtitles | .. لقد كنت فتي خائفاً ذات مرة والأن هناك فتي خائفاً طلب مساعدتك |
Robin, sanırım tüm bu pisliğin altından bir çocuk çıkacak. | Open Subtitles | روبن" ، اعتقد انه هناك" فتي تحت كل هذا الغبار |
Ama bir çocuk vardı. Üç-dört yıl önce işaretlediklerimizden. | Open Subtitles | ولكن كان هناك فتي ، تم أخذه وإختطافه منذ 3 إلي 4 أعوام سابقة |
Çünkü orada yanına dönmek istediğim çok yakışık bir çocuk var. | Open Subtitles | لأن هناك فتي مُثير للغايه يجب عليّ العودة له. |
Bizim mahallede oturan bir çocuk vardı, Chris Bamberger şu allı pullu, gıcır gıcır bisikletlerden vardı onda. | Open Subtitles | كان هناك فتي في الشارع , "كريس بامبرجر" كان لديه واحدة من سيارات السباق المزينة |
Başka bir çocuk açsa, kendi yemeğini ona verir. | Open Subtitles | هو يمنح غدائه إذا كان هناك فتي آخر جائع |
Sevdiğim bir çocuk vardı. | Open Subtitles | كان هناك فتي أحببته |
Suda bir çocuk var! | Open Subtitles | هناك فتي في الماء |
Bu video'yu bir çocuk getirdi. | Open Subtitles | هناك فتي جلب هذا الشريط. |
Başka bir zaman anlatırım Grace. Neyse, bir kaç defa kamp yapmıştım. Bir seferinde Ricky Bonaducci diye bir çocuk vardı. | Open Subtitles | علي أي حال, لقد ذهبت عدة رحلات للتخييم وذات مرة كان هناك فتي يدعي (ريكي بنادوجي) |
bir çocuk öldü, Archie! | Open Subtitles | هناك فتي مات, (أرشي) |