ويكيبيديا

    "هو السبب الرئيسي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yüzden
        
    • temel nedeni
        
    Bu yüzden tartışmalar sırasında, işler zorlaştığında, insanlar orman içinde yürüyüşe çıkarlar. TED وهذا هو السبب الرئيسي للسير في الغابات بعد تعثر المفاوضات
    İşte bu yüzden gidip onunla buluşmalıyım. Open Subtitles هذا هو السبب الرئيسي لي من أجل الذهاب لمقابلتها
    Bu yüzden en başta CIA onu ortadan kaldırmak istedi, değil mi? Open Subtitles وهذا هو السبب الرئيسي الذي جعل المخابرات الأمريكية تحاول قتله، صحيح؟
    Her hâlükârda, bu tip şeyler, yani şiddete başvurma ve kutsal yazıların yanlış yorumlanması gibi, kadınlara ve kızlara kötü davranmanın sebebi, temel nedeni. TED لكن اللجوء للعنف، هو سوء فهم للنصوص الدينية. هذا هو السبب الرئيسي لاستغلال النساء والفتيات
    Ama onları asıl yıpratan, ayrılmalarının temel nedeni, fakirlik. TED لكن الفقر ، الذي حقا اصابهم ، هو السبب الرئيسي وراء مغادرتهم.
    Biliyor musun, işte bu yüzden aramızdaki ilişki asla yürümeyecek. Open Subtitles هذا هو السبب الرئيسي في عدم نجاحِ علاقتنا سويّاً
    Biliyor musun, işte bu yüzden aramızdaki ilişki asla yürümeyecek. Open Subtitles أتعلمين ماذا؟ هذا هو السبب الرئيسي في عدم نجاحِ علاقتنا سويّاً
    Evet ama düşündüm ki, bana bu yüzden kızmıştınız, solo işler yaptığım için. Open Subtitles حسناً، لكنني ظننت أن هذا هو السبب الرئيسي لغضبكم علي لذهابي و أدائي كل هذه الأشياء منفرداً
    Buraya bu yüzden gelmiştik zaten. Open Subtitles هذا هو السبب الرئيسي لمجيئنا هنا
    Merhum Peder Fairchild bu yüzden ölmek zorunda kaldı ya. Open Subtitles ولكن هذا هو السبب الرئيسي لموت القس فيرتشايلد .
    Bu yüzden kendim yapmak yerine öğretmen Emma'yı insanları ikna etmesi için kullandım. Open Subtitles كان ذلك هو السبب الرئيسي في استخدام (إيما) الصادقة الصالحة لأجل إقناع الناس بدلا من أفعل ذلك بنفسي
    Iste bu binayi seçmemizin temel nedeni bu.. Open Subtitles الآن ،هذا هو السبب الرئيسي الذي إخترنا هذه البناية من أجله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد