Her şeyin önceden belirlendiğini söylüyor ama ben bunun kader olduğunu düşünmek istiyorum. | Open Subtitles | ..هو يقول أن كلّ شيء محدّد مسبقاً, لكن أفضّل أن أظن بأنه المصير |
Ne olduğunu anlamadığını söylüyor. Daha önce ikinci jeneratör monitörlerin de devreye girmesini sağlardı. | Open Subtitles | هو يقول أن المولد يظل دائما على شاشات المراقبه |
Kör adamın tanrılar hakkında çok şey bildiğini söylüyor. | Open Subtitles | هو يقول أن ذلك الأعمى يعرف الكثير عن الألهة |
Daphne'nin takım değiştirdiği için oynayamayacağını söylüyor. | Open Subtitles | هو يقول أن دافني لا تستطيع أن تلعب لأنها غيرت فريقها. |
Satışı durduracak delilleri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هو يقول أن لديه دليل بإمكانه إيقاف البيع. |
Ve bana şu anda asker toplamanın çok zor olduğunu söylüyor bazen bir ya da iki evrakın kaybolması sıkıntı olmaz diyor. | Open Subtitles | وهو يُخبرنى أن التجنيد أصبح صعب للغاية الآن هو يقول أن الأمور على ما يُرام إذا تم فقدان ورقة أو إثنتين |
Hayır, kurbanın üzerinde görmek isteyebileceğimiz bir şey olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لا ، هو يقول أن لديه شيء ضد الضحية.. شيء جميعنا نريد رؤيته. |
Sınıfındakilerin onu başkan yapmak istediğini söylüyor? | Open Subtitles | هو يقول أن فصله يريد منه أن يكون الرئيس ؟ |
Amcam burada 128 tane hayalet olduğunu ve burada durmamamızı söylüyor. | Open Subtitles | يقول العمّ 128 شبح تستقرّ هنا! هو يقول أن لا يتوقّف هنا. 85 00: |
Yani, adam bunun, yaptıklarının karşılığı olduğunu Sherrod için yazdığını söylüyor. | Open Subtitles | هو يقول أن ما تفعله حاليا (يُعتبَرُ تكفيرًا عمّا حصل لـ(شيرود |
Evet, vücudumdan atılması gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | نعم, هو يقول أن عليَّ إخراجه من جسدي. |
O Yaşlı saldırı altında olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هو يقول أن هناك شيخاً يُهاجم |
Kirunganın yeniden geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | هو يقول أن (كيرونجا) عاد من جديد |