Ama bulduklarım ise kendilerine ait olan insanlardı ve bana ilham verdiler. Birkaç olağanüstü insan ve size kahramanlarımdan birkaçını tanıtmak isterim. | TED | ولكن ما وجدته كان أناساً ينتمون لأنفسهم، وقد ألهموني، كانوا أشخاصاً مميزين حقاً، وأرغب أن أقدم لكم بعض أبطالي. |
Hayır, yapacak bir şeyim yok ve ben de yürüyüşe çıkmak isterim. | Open Subtitles | لا، ليس لديّ ما أقوم به, وأرغب بأن أقوم بنزهة. |
Ona şunu söylemek istedim ki size de bunu söylemek istiyorum, hastalıkların bizi hayallerimizden uzaklaştırmasına izin vermekten vaz geçmeliyiz. | TED | وارغب بأن اقول لها .. وأرغب بأن اقول لكم علينا أن لا نسمح للأمراض .. بأن تقوضنا عن تحقيق أحلامنا |
Nerede saklandıklarını öğrenmek istiyorum! Kampınızın nerede olduğunu hemen öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | الآن، أريد معرفة مكان اختبائكم، ومكان مخيمكم، وأرغب بمعرفة هذا الآن |
Onlar bana çok şey öğretti ve ben sizinle bu gözlemlerin bazılarını paylaşabilmek istiyorum. | TED | لقد علموني الكثير، وأرغب في أن أشارك بعض الملاحظات التي تعلمتها معكم |
Bunu küresel olarak yapmalıyız. ve ben bunun birçok dilde çalışmasını istiyorum. | TED | وها نحن نفعل ذلك عالمياً. وأرغب في أن يعمل كل هذا بكل اللغات. |
Bu fırsatı onu kösteklemek için kullanmak istedim. | Open Subtitles | وأرغب بإغتنام الفرصة، للإيقاع به. |
ve sizden bir sonraki klipte bunu yapmak için yardım etmenizi istiyorum. | TED | وأرغب منكم مساعدتي بهذا الفحص في مقطع الفيديو هذا |
Şey Lucas, bana verdiğin kitabın henüz 10. bölümündeyim, ama bu konuda seninle konuşmayı isterim. | Open Subtitles | لوكاس بالنسبة للكتاب الذي أعرتني أياه, لقد وصلت الى الفصل العاشر, وأرغب بالتحدث عنه معك. |
Çabalarımın karşılığını fazlasıyla aldım ve paylaşmak isterim. | Open Subtitles | لقد انتجت أكثر مما أحتاج وأرغب في مشاركتكما بها |
Çabalarımın karşılığını fazlasıyla aldım ve paylaşmak isterim. | Open Subtitles | لقد انتجت أكثر مما أحتاج وأرغب في مشاركتكما بها |
En son buraya geldiğimde harikulade bir şey gördüm ve sana da göstermek isterim. | Open Subtitles | رأيتُ شيئاً مذهلا في آخر مرّة كنتُ هنا وأرغب بأن أريك إيّاه. |
ve şu anda, Bu şekilde saklamak isterim. | Open Subtitles | وأرغب في بقاء الوضع على ماهو عليه حالياً. |
Bu deneyimden biraz paylaşmak isterim sizinle biriyle oturduğunuzda ve filme çektiğinizde, onları dinlediğinizde, ve beş saniyeden fazla konuşma süresi verdiğinizde, | TED | وأرغب في تقاسم القليل معكم حول هذه التجربة عندما تجلس مع شخص ما وتقوم بتصويره، وتستمع إليه، وتتيح له أكثر من الخمسة ثواني لإسماع صوته، |
İyi bir günde bu müzik oluyor. Hayatımdaki en şaşırtıcı müzik yapımı tecrübesinden bahsetmek istiyorum | TED | وفي أفضل أيامي قد تعتبر تلك موسيقى، وأرغب في الحديث قليلا عن أكثر تجربة عشتها إدهاشا في صتاعة الموسيقى على الإطلاق. |
ve sizden şu soru ile ayrılmak istiyorum: Eğer her gün tüm gezegenin görüntülerine erişiminiz olsaydı, bu veri ile ne yapardınız? | TED | الأرض وأرغب في ترككم مع هذه الأسئلة: إن كان بإمكانكم الوصول لصور الأرض كل يوم ما الذي ستفعلونه بهذه البيانات؟ |
Ben bu üç dersi kendi yaptığım esprilerle özetlemek istiyorum, poker oyuncusu tarzı ekleyerek. | TED | وأرغب أن ألخص تلك الدروس الثلاثة اليوم بواسطة مجموعة الميمات الخاصّة بي، بلفّة من لاعبة بوكر. |
Sesin sizi her zaman etkilediği dört ana yönü vardır, ve ben bugün bunları sizin bilincinizde çıkarmak istiyorum. | TED | إن هنالك أربع طُرق يؤثر بنا فيها الصوت طيلة الوقت وأرغب في أن أعرضها على عقولكم اليوم |
Bu hazineyi onların kibirli suratlarına çarpabilirsin ve ben de bunu yapmak için şanslı olmanı istiyorum. | Open Subtitles | ينبغي أن تفرك هذا الكنز في وجوههم المغرورة، وأرغب أن تنال الفرصة لفعل ذلك. |
hepsini alıp kullanmak istedim. | Open Subtitles | وأرغب في الإستفادة منها |