Ve beni pis bir çukurun içine at. Hiçbir erkeğin vücudumu göremeyeceği bir çukura. | Open Subtitles | وألقي بي في حفرة كريهة حيث لا تنظر إلى جسدي عين رجل |
Al bir gazeteyi, top şekline getir, ve yere at, darma duman et amına koyayım, anlıyor musun beni? | Open Subtitles | ألقيبأوراقٍعلىالأرض، أقرأالصحيفة، كوّرالصحيفة، وألقي بها على الأرض ضاجعهبشدّة، أتفهم قصدي ؟ |
Onu derse götürüp etrafa bir göz atacağım. | Open Subtitles | سآخذها إلي المدرسة , وألقي نظرة في الجوار |
Burada güvende olduğumuzdan emin olmak için dışarı gidip bir göz atacağım. Kimsenin karışmasını istemeyiz. | Open Subtitles | سأذهب وألقي نظرة على المكان لأتأكد بأننا بأمان هنا, لا أريد لأي شخص أن يأتي |
Öyleyse şuradaki polis kulübesine girip kendini tutuklatayım. | Open Subtitles | نعم، سأدخل إلى كابينة الشرطة هذه وألقي القبض على نفسي |
Çekimi bitirdikten sonra bilgisayarıma aktarıyorum sonra tarıyorum ve bir göz atıyorum. | TED | بمجرد أن أنهي التسجيل أحمل الفيديو على حاسوبي، لأقوم بعدها بتفحصه وألقي نظرة عليه. |
Yarın şöyle bir gelip göz atarsam sorun olur mu? | Open Subtitles | هل تمانعين أذا عدت غداً إلى هنا وألقي نظرة بالجوار؟ |
Dışarıda arabanı gördüm, bir merhaba demek istedim. | Open Subtitles | حسناً، فقط رأيت سيارتك بالخارج ففكرت أن أدخل وألقي التحية |
Onu beş numaralı rıhtıma götür, oraya at. | Open Subtitles | خذه للزنزانه الخامسه , وألقي بجسده هناك. |
-Yo Bunu çöpe at | Open Subtitles | حسنا، إذهب وألقي بهذه في القمامة إلقي بها في القمامة |
Oraya git ve imbiğin ateşine bir odun at. | Open Subtitles | اصعدي هنا وألقي قطعة خشب حريق على موقد مضجعها |
Şu sıraya otur ve dosyaya göz at. | Open Subtitles | إجلسي على ذلك المقعد، وألقي نظرة على الملف |
Poşetleyip ormana at. | Open Subtitles | ضعهم بحقائب وألقي بهم في الغابة |
Poşetleyip ormana at. | Open Subtitles | ضعهم بحقائب وألقي بهم في الغابة |
-Aşağıya gidip bir göz atacağım. -Hayır. | Open Subtitles | أنا سأنزل هناك وألقي نظرة لا تفعل |
Bütün bağırsaklarını söküp ormana atacağım. | Open Subtitles | سأمزق كل أحشائك . وألقي بها في الغابة |
Gidip kontrol paneline bir göz daha atacağım. | Open Subtitles | سأذهب وألقي نظرة أخرى على لوحة التحكم... |
Ben seni yakalayıp, yere atacağım ve sen onun gözüne kum atacaksın. | Open Subtitles | سألقي بك عند ركبتيه... وألقي بالغبار في عينيه كيف؟ |
İçeri girip şu Rus'u bulana kadar gezinirim. | Open Subtitles | أدخل وألقي نظرة بالمكان حتى أتعرّف على الروسي. |
İçeri girip bir göz atabilir miyim diye soracaktım, ...yani bilirsin, bakalım satın almak istiyor muyum yoksa istemiyor muyum diye, ama bu külliyen yalan olurdu. | Open Subtitles | كنت أريد أن أسألك إن كنتُ أستطيع أن آتي وألقي نظرة على شقتك لأرى إن كنت سأشتري أم لا لكن, هذا سيكون كذب |
- Onların da gözlerinin tam içine bakarım - Şimdi size baktığım gibi ve bir izlenim edinirim. | Open Subtitles | بالخيول, أنظر إليهم بالعين مباشرة كما أنظر إليك الأن , وألقي نظرة |
İşkence gördü, vuruldu ve bir çöp gibi nehre atıldı. Hey, hey. Bırak. | Open Subtitles | تعرض للتعذيب والقتل، وألقي به في النهر وكأنه قطعة قمامة "مرحبًا، يا "ريفرديل |
Erken gelip biraz gezineyim diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنه من الأفضل أن آتي مبكراً وألقي نظرة |
Anne babasıyla tanışıp merhaba demek istiyorum ve seni kaçta alıcağımı öğrenmek. | Open Subtitles | أريد أن ألتقي بوالديها وألقي التحية وأعلم متى أقلك للعودة |