Biraz eğlenceli ve kolay bir iş olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | وإعتقدت أن الأمر سيكون سهلاً ونوع من المرح |
Merak etme. Bu sabah başka bir kızla konuştum. İşi alacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع فتاة أخرى هذا الصباح وإعتقدت إنها تصلح للعمل وإتضح أنها ليست مناسبة |
Kendini geri çekmeye başladı, bunu yapacak biri değildi. Devletin olaya müdahalesi ile mücadele edeceğini düşünmüştüm, ama bu gerçekleşmedi. | Open Subtitles | حولته الى شيء آخر مختلف تماماً عن شخصيته الحقيقية وإعتقدت إنه لشيئ رائع تدخل الحكومة وقتها |
Bilirsin işte düşünüyordum da baba oğul olarak dertleşmeyeli oldukça uzun zaman oldu. | Open Subtitles | وإعتقدت بأنّنا منذ فترة طويلة لم نتحاور كأب.. |
Bilirsin işte düşünüyordum da baba oğul olarak dertleşmeyeli oldukça uzun zaman oldu. | Open Subtitles | وإعتقدت بأنّنا منذ فترة طويلة |
Gözünüzün içine bakma fırsatını kaçırmıştım ve düşündüm ki, bunu telafi etmeliyim. | Open Subtitles | لقد فوّت فرصة أن أنظر إليك بعيني وإعتقدت أنه الوقت لتعويض ذلك |
Bekardım ve yalnızlaştığımı düşünmüştüm. | Open Subtitles | أنا كنتُ عازب وإعتقدت بإني سأبقى وحدي |
Bana katılman hoşuna gidebilir diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | وإعتقدت أنكِ ربما تريدين مشاركتي |
"Kim korkar Virginia Woolf'dan?" ı yaparken ben de yedeğimin beni zehirlemeye çalıştığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | إنّه مثلما كنتُ أقوم به "من يخاف من (فرجينيا وولف)؟" وإعتقدت أنّ الممثلة الإحتياطية كانت تحاول تسميمي |
- Güzel olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | وإعتقدت أنها جميلة |
Asansör hareket etmeye başladı... ve düşündüm ki... | Open Subtitles | المصعد الكهربائي بدأ بالتحرك من تلقاء نفسه وإعتقدت.. |
Aslında dairemde idi ve düşündüm ki sen... | Open Subtitles | كان لدى فى بيتى وإعتقدت بأنه |