Hemen o şeyi cebine koy ve yerine otur! | Open Subtitles | ما الذي فعلته؟ طلبتِ مني أن أحضر شيئاً ضع ذلك الشيء في جيبك واجلس |
Bart, şunu kapatıp yerine otur bakın, bu harika. geri sardığımda onları geri geri oynatabiliyorum | Open Subtitles | أوافقك الرأي، اغلق هذا واجلس انظروا، إذا أرجعت الصورة، أستطيع إعادتهم إلى الداخل |
Madem çekilip gitmiyorsun, gel biraz otur bari. | Open Subtitles | أدخل واجلس قليلا طالما أنك لن تخرج وتدعني لوحدي |
Devam et ve banktaki adamın yanına otur. | Open Subtitles | أذهب مباشرة واجلس بجانب الرجل على المقعد الخشبى |
Sırılsıklam olmuşsunuz. Gelin, ateşin yanına oturun. | Open Subtitles | أنتَ مبللٌ بالكامل تعالَ واجلس بقرب النار |
otursana. otur da sana sıcak su vereyim. | Open Subtitles | تعال واجلس هنا ، واحصل على بعض الحساء |
Baba, gel ve şuraya otur lütfen. | Open Subtitles | تفضل واجلس هنا يا والدي,رجاءا سوف تلقي خطبة اليس كذلك؟ |
Ukalalık yapacaksan git dışarıda otur. | Open Subtitles | أتريد أن تكون متحذلقاً اذهب واجلس في الخارج |
Gel. otur. Yemek hazir. | Open Subtitles | تعال واجلس العشاء جاهز اجلس , لقد كنت اطبخ طول اليوم |
Sakin ol otur buraya en sevdiğin sandalyeye ...bir martini daha al | Open Subtitles | اوز اهدا واجلس فى مقعدك المفضل واشرب كوب اخر من المارتينى |
Bu saçmalık için vaktimiz yok. Git ve yerine otur. | Open Subtitles | لايوجد لدينا وقتت للكلام الفارغ سكوتى اذهب واجلس مكانك |
Gel otur, Avantika, pizzalar birazdan burada olacak. | Open Subtitles | تعال واجلس افانتيكا .. البيتزا ستكون هنا في اية لحظة |
- Bir sandalye çek ya da kâğıt öğütücüye otur. | Open Subtitles | - بالطبع، اسحب كرسيّ واجلس. أو اجلس على فرامة الورق. |
Noah, lütfen gel, otur ve projemiz üzerinde çalışalım. Tamam. | Open Subtitles | أرجوك تعال هنا واجلس , و لنعمل على المشروع |
Buraya otur. Sana burayı özel olarak tuttum, kimseyi oturtturmadım. | Open Subtitles | أيها الأستاذ، تعال واجلس هنا، لقد حجزت هذا المقعد خصيصًا لك |
Hey, Bridget Jones sızlanmayı kesip bir bira aç ve yanıma otur ki şu oyunda kıçını tekmeleyebileyim. | Open Subtitles | يا بريدجيت جونز لما لا تتوقفي عن التشكي تماسك , تعال واجلس هنا |
Yeme o eskimiş peyniri, gel yanıma otur. | Open Subtitles | لا تأكل الجبنة القديمة. تعال واجلس بجانبي. |
Şimdi yanıma otur da bana her şeyi anlat. | Open Subtitles | الآن تعال هنا واجلس واخبرني عن كل شيء |
Gel ve buraya otur. | Open Subtitles | أنت تعرف ما أعنيه أقبل واجلس هنا |
"Gelin ateşin yanına oturun." | Open Subtitles | تفضلي بالدخول تعال واجلس بالقرب من النار |
- Gelip otursana, Hal. Haydi. - İşte, dedecik sizinle yürüyecek, olur mu? | Open Subtitles | تعال واجلس , هيل , تعال - هنا , جدك سيحملك الى النهاية , موافقة ؟ |
Yükselirsin kartal gibi Oturursun pelikan gibi | Open Subtitles | حلق كالنسر، واجلس كبجعة |
Yandaki restaurant'a gideceğim ve bir masaya oturacağım... eğer bana katılmak istersen, uh... gözünde büyütme, tamam mı? | Open Subtitles | سأذهب للمطعم المقابل واجلس هناك وإذا كنتي ترغبين في ان تنضمي لي ليس بالأمر المهم، جيد؟ |
Duş alacağım, yemek söyleyeceğiz ve oturup bu konuyu konuşacağız. | Open Subtitles | سوف استحم واطلب طعام واجلس وسوف نناقش هذا اتفقنا ؟ |
Gel şurada oturalım. | Open Subtitles | تعال واجلس هنا معي |