Bu yüzden hayalimdeki işten istifa ettim ve New Orleans'a taşındım ve petrol sızıntısı nasıl oluşur üzerine çalışmaya devam ettim | TED | وبالتالي تركت مهنة أحلامي، وانتقلت إلى نيو أورلينز، واستمريت في دراسة كيفية حدوث بقع النفط. |
Günlük yaşamımda bu güne kadar da geliştirmeye devam ettim. | TED | واستمريت في تحسينه في حياتي اليومية حتى هذا اليوم. |
Ben de mağrama geri çekildim ve komediyi desteklemeye ve üretmeye devam ettim ve arkadaşlarımın koltuğumu bölgesel operasyon merkezi olarak kullanmalarına izin verdim. | TED | فتراجعت واستمريت في دعم وإنتاج الكوميديا و تمكين أصدقائي استخدام بيتي كمرتكز لأعمالهم الاقليمية. |
Ölmüş numarası yaptım, örgütün olamadığı bir kırsala geldim, ve Yokimin yayılmasını engelleyerek yaşamaya devam ettim. | Open Subtitles | لذالك زيفت موتي ذهبت الى ارض المنظمة حيث لامكان لايجادي واستمريت في قمع اليوكي خاصتي وعشت حتى الان |
Çok dirençliyim ama bırakıyorum, ve denemeye devam ediyorum, ve bırakıyorum, ama asla durmuyorum, ve bırakıyorum. | Open Subtitles | أنا صامدة جدًا لكني هبطت واستمريت في المحاولة ثم هبطت لكنني لن أتوقف |
25'li ve önümüzdeki 2 dönem boyunca deneylerle devam eden bir dizi varyasyon tasarladım. | Open Subtitles | لقد صممت مجموعة من المتغيرات خمس وعشرون واحدة ، واستمريت في التجارب خلال الفصلين التاليين |
Konudan saptım ve tartışmaya devam ettim. | TED | لذا وضعتها جانبا واستمريت في النقاش. |
Bu yüzden kimliği her sezon değiştirmeye başladım ve bu posterleri yapmaya devam ettim ama hiç bir zaman tiyatronun ilk kimliği kadar ciddi olmadılar çünkü ilk posterler çok bireyseldi ve aynı olan şeylerin ağırlığı onlarda yoktu. | TED | فقمت بتغييرها بحيث كل موسم كان له هوية مختلفة واستمريت في تصميم الملصقات لكنها لم تكن تتحلى بالجدية التي اتسمت بها الهوية الأولى لأنها كانت فردية ولم تكن تتحلى بالقيمة بأن كل شيء يتسم بنفس المعيار |
Koşu takımına giriyorsun, konuşma uzmanı oluyorsun çok çalışmaya devam ediyorsun ve birincilikle okuldan mezun oluyorsun. | Open Subtitles | اشتركت بفريق... ووجدت خبير خطابة واستمريت في العمل بجهد تخرجت وانت الاول علي صفك |
Şaşkındım, öyle olmadı, ben de fotoğraf çekmeye devam ettim. | Open Subtitles | ولدهشتي لم يغضبوا واستمريت في أخذ الصور |
Gitmesine izin verdim. Bu yüzden bende yoluma devam ettim. | Open Subtitles | تركتها تذهب، واستمريت في حياتي |
Böylelikle devam edebildik. | Open Subtitles | واستمريت في اخفائه واخفائه.. |
Yürümeye devam ettim. | Open Subtitles | واستمريت في الأمر |
Yumruklamaya devam ettim. | Open Subtitles | واستمريت في ضربه |