Ne var ki savaşın yanlarından geçtiği bu siviller, kadın ve çocuklar için gettolar ya da gaz odaları sözkonusu değildi. | Open Subtitles | لكن بالنسبة للمدنيين، للنساء والأطفال الذين كانوا يرون الحرب تتجاوزهم لم يكن هناك أحياء يعزلون فيها ولا عنابر غاز |
Biliyorum ama yağmur, böcekler ve çocuklar arasında delirdim bu kadar tatil yeterli dedim. | Open Subtitles | نعم، أَعْرفُ، لكن بين المطر والبقّ والأطفال الذين يَذْهبونَ البندقَ، قرّرتُ بأنّنا كَانَ عِنْدَنا عطلةُ كافيةُ. |
Peki ya evlerinden zorla çıkartılan kadınlar ve çocuklar? | Open Subtitles | ماذا عن النساء والأطفال الذين أُخرجوا بالقوة من بيوتهم؟ |
Kadın ve çocuklar dâhil dört milyonu aşkın mülteci bölgeyi terk etti ve bakıma muhtaç. | Open Subtitles | أكثر من 4 ملايين لاجئ النساء والأطفال الذين غادروا المنطقة بحاجة إلى رعاية |
Havaya uçurduğun kadın ve çocuklar da cabası. Bu benim savaşım değil. | Open Subtitles | عدا النساء والأطفال الذين قتلتهم ربما |
ve çocuklar çeşitli dil davranışlarını ya da okuma davranışlarını yürütürken, büyük ölçüde ve çoğu çocukta nöronal tepkilerin siz başlamadan önce karmaşa içinde anormal olduğunu, alıştırmalarla normale döndüğünü görürsünüz. | TED | والأطفال الذين يعملون في سلوكيات مختلفة للغة، أو في السلوكيات المختلفة للقراءة، تشاهد عند معظمهم ، بالنسبة لمعظم الأطفال ، أنّ ردودهم العصبية ، التي تكون معقّدة بشكل غير طبيعي قبل أن البدء، تصبح مع التدريب طبيعيّة |
James Heller'ın ilerlettiği, Amerika'nın soykırım politikası tarafından kurban edilen, şu ana kadar konuşamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar adına konuşuyoruz. | Open Subtitles | نتحدث باسم الرجال والنساء والأطفال الذين لم يكن لهم صوت حتى الاّن نحن ضحايا السياسات العدائية للولايات المتحدة التي كان يقوم بها (جيمس هيللر) |