Karadaki yaşamlarına başlamak için suyu sonsuza kadar terk etmeye hazırlar. | Open Subtitles | وجاهزين لترك الماء إلى الأبد والبدء فى حياتهم الجديده على اليابسه |
Kafaya yerleştirmek ve sinyallari alabilmeye başlamak sadece birkaç dakikamızı alıyor. | TED | ويحتاج بضع دقائق للبدأ لاستخدامه والبدء بقراءة الاشارات |
Üretim bandını toptan değiştirmek yani sıfırdan başlamak zorunda. | Open Subtitles | الحاجة إلى إعادة تنظيم وإعادة تشكيل الشركة. تحتاج إلى استبدال خط التجميع بالكامل والبدء من نقطة الصفر. |
Biliyorum daha önce her şeyi berbat ettik... ama geçmişi unutalım ve tekrar yeni bir başlangıç yapalım... olgunlaşmış ve akıllanmış olarak. | Open Subtitles | أعلم أننا أخطأنا في السابق لكنني أريد نسيان الماضي والبدء بداية جديدة كما أننا أصبحا أكبر سناً وأكثر حكمة |
Buraya yeni arkadaşlar edinip yeni bir başlangıç yapmaya geldiniz, değil mi? | Open Subtitles | أنتم هنا لتكوين صداقات جديدة والبدء من جديد؟ صح؟ |
Diğer insanları düşünmeyi bırak, kendini düşünmeye başla önce. | Open Subtitles | الكف عن التفكير بالغير والبدء بالتفكير في نفسي |
Bu yüzden iş birliği yapsan ve bir şeyler bulmada bana yardım etmeye başlasan iyi edersin. | Open Subtitles | إذاً من الأفضل أن تستجمعي نفسكِ والبدء في مساعدتي لإيجاد شيئاً |
Ben en son konuşacağım. General Müller'le başlayalım. | Open Subtitles | سوف حفظ نفسي لآخر والبدء مع الجنرال مولر. |
Evet, o konuyu ben de düşündüm ve sanırım yapacağımız en akıllı şey dünyanın nüfusunu arttırmaya başlamak. | Open Subtitles | نعم,لقد فكرت في ذلك, وأعتقد أن أفضل مسار للعمل بالنسبة لنا, مجرد الذهاب قدما والبدء في إعادة إسكان الأرض. |
Ama ikimiz de kabul edeceğiz ki er ya da geç gidip başka bir yerde yeniden başlamak zorundayım. | Open Subtitles | أن علي الذهاب والبدء من جديد في مكان آخر |
Onun tek istediği buradan gidip hayatına tekrar başlamak. | Open Subtitles | إنّها تريد المغادرة من هنا والبدء من جديد. |
Dar kafalı, iki taraflı çekişme dönemini sona erdirme ve yeniden başlamak için bir şans. | Open Subtitles | ستكون فرصة لوضع كل الخلافات جانباً، والبدء من جديد. |
Boşanma karmaşıktır. Yeniden başlamak karmaşıktır. | Open Subtitles | الطلاق أمر مُعقد والبدء من جديد أمر مُعقد |
Benim içgüdüm kaçmak, başka bir yere gidip tekrardan başlamak, başka biri olmak olurdu. | Open Subtitles | غريزتي قد تكون الرحيل، الانصراف والذهاب لمكان أخر والبدء من جديد، أن أصبح شخصاً جديداً. |
Her yıl Cadılar Bayramı'nı kutlarken geçen yılın sıkıntılarını yok edip yeni bir başlangıç yapmak için gerçekleştirdiğimiz eşsiz bir törenimiz vardır. | Open Subtitles | وفي الحقيقة لدينا طقس فريد نستخدمه خلال الاحتفال يتعلق بالتخلي عن حمولة العام الماضي والبدء من جديد |
Bu senin kurtuluşun. Bence sen yok olup yeni bir başlangıç yapmak istiyorsun. | Open Subtitles | في الواقع، أنا أعتقد أن هذا بالنسبة لكِ ليس مجرد أداة، بل طريق هروب، تريدين الاختفاء، والبدء من جديد |
- Aileniz yeni bir yere gidebilir ve yeni bir başlangıç yapabilir. Bankada da biraz para olur. | Open Subtitles | فيتسنى لك ولعائلتك الإنتقال إلى مكان آخر والبدء من جديد مع قليل من المال في البنك. |
O yüzden üst kata çık, biraz kestir ve hayal kurmaya başla. | Open Subtitles | لذا اصعد، أن تأخذ قيلولة والبدء في الحلم. |
şimdi ... Gambino ... Bu arada, bu ifadeleri acıklamaya başla. | Open Subtitles | جامبينو، والبدء في قراءة هذه الجملة. |
Eline bir kalem alıp yazmaya başlasan iyi olur. | Open Subtitles | لذلك كنت قد ترغب في الحصول على ركلة جزاء - والبدء في كتابة هذه أسفل. - رقم دعني أرى ذلك. |
O Kaliforniyalı yavşakla uğraşmayı bırakıp davayla ilgilenmeye başlasan iyi edersin! | Open Subtitles | كنت أفضل التوقف عن العمل أن كاليفورنيا كس والبدء في العمل القضية! |
Ben diyorum ki görevi iptal edelim ve Mike'ı çıkarmak için pazarlığa başlayalım. | Open Subtitles | أرى بأننا ننهي الأمر والبدء في محاولة للتفاوض لاطلاق سراح مايك |