Ülke daha zenginleşirken, işsizlik yükseldi ve insanların konaklama ve eğitim gibi meseleler hakkındaki tatminleri düştü. | TED | بينما تصبح الدولة أفضل ماديا، ارتفعت في الحقيقة البطالة وتراجع بسرعة رضاء الناس عن أشياء مثل الإسكان والتعليم. |
Size hepimizin önemsediğini düşündüğüm iki alandan örnekler göstereyim: Sağlık ve eğitim. | TED | واسمحوا لي أن أقدم لكم بعض الأمثلة من نوعين من المجالات التي أعتقد أننا جميعا نهتم لها: الصحة والتعليم. |
Bu toplamda hemen hemen ülkenin... ...yıllık sağlık ve eğitim bütçesinin iki katı. | TED | وهذا ما يقرب من ضعف ميزانية الصحة والتعليم السنوي في البلاد جنبا إلى جنب. |
Elektrik iskan sağlıklı yemek ve öğrenim. | Open Subtitles | الكهرباء والسكن والأكل الصحى والتعليم |
Umarım hükümetin yenilenebilir enerjiye ve eğitime yatırım yapmaya istekli olduğunu bilmenin sizin için önemli olduğu fikrine katılıyorsunuzdur. | TED | وآمل أن تتفقوا معي أنه من المهم أن تعرفوا إذا كانت حكومتكم على استعداد للاستثمار في مجال الطاقة المتجددة والتعليم. |
İnsanlar bunun tek gecede elde edilmiş bir başarı olduğunu düşünebilir ama kabul edilmemin sebebi bundan önce 17 yıldır, hayatı ve eğitimi çok ciddiye almam. | TED | قد يظن الناس أن هذا نجاح بين عشية وضحاها، ولكن هذا حدث لأنني لمدة 17 عاما قبل ذلك، أخذت الحياة والتعليم على محمل الجد. |
Turizm bunlardan sadece bir tanesi, bunun yanı sıra medya ve eğitim de var. Merak ediyor olabilirsiniz, turizm gerçekten bir şeyleri değiştirebilir mi? | TED | السياحة كانت واحدة منها، كما كان الإعلام والتعليم أيضًا، قد تتساءلون، أحقًا ذلك، أيمكن للسياحة أن تحدث فرقًا؟ |
Örnek olarak, ruh sağlığı ve eğitim. | TED | على سبيل المثال: الصحة العقلية والتعليم. |
Dünya geneline nasıl anlayış ve eğitim getiririm ve yine de farklılıklarımıza saygı gösteririm? | TED | كيف يمكنني أن أجلب الوعي والتعليم لكافة أنحاء الأرض مع احترام كافة أشكال اختلافاتنا؟ |
Bu yüzden, bunun araştırma ve eğitim ile çözebileceğimiz bir problem olduğuna inanıyorum. | TED | ولذا فإنه من خلال البحث والتعليم أؤمن أننا سنقوم بحلها |
Siyamatiği şifa ve eğitim amaçlı da kullanabiliriz. | TED | ويمكننا أيضاً إستخدام سيماتكس للعلاج والتعليم. |
ve eğitim teknoloji ile birleşince, çözüm için büyük bir umut kaynağı oluşturur. | TED | والتعليم والتكنولوجيا معاً يشكلون مصدرا عظيما للأمل |
Bilirsiniz onyıllarca onyıllarca ve onyıllarca süren bir propaganda ve eğitim alırız bize belli bir şekilde düşünmemizi öğreten. | Open Subtitles | وبعد ذلك يسمى الاستقلال. تعلمون بذلك منذ عقود وعقود وعقود بالدعاية والتعليم |
seçmenlerin, suç ve eğitim gibi konularda... görüş ayrılıkları yaşadıklarını gösteriyor. | Open Subtitles | أظهرت إنقسامًا بين الناخبين حول التحدّيات التي تواجه المدينة مثل الجريمة والتعليم |
Yoksulların sağlık ve eğitim giderlerini görmezden gelebilirdiniz. | Open Subtitles | تستطيعون اهمال حاجة الفقراء والعناية الطبية والتعليم. |
Eğer eğitim ve sağlık giderlerini dikkatle incelerseniz - özellikle uzun vadeli eğilimleri - adalet ve öğrenim açısından daha önemli olan sayıda bu türden bir gereksiniminiz yok. | TED | اذا ذهبت إلى إنفاق كل من التعليم والرعاية الصحية -- تحديداً هذه الإتجاهات طويلة الأجل -- ليس لديك ذلك النوع من المشاركة في أرقام أكثر أهمية من ناحية المساواة، والتعليم طويل الأجل. |
Daha uzun yaşam sürelerine, toplu hastalıkları ortadan kalkmasına, toplu konutlara, evrensel eğitime yol açtı. | TED | حيث أدّت إلى حياة أطول، والقضاء الشامل على المرض، السكن للجميع والتعليم يكاد يكون في جميع دول العالم. |
Yani, Çin ve Hindistan'ın gerçekten ihtiyacı olan şey sağlığa, eğitime alt yapıya ve elektriğe yapılacak yeni sosyal yatırımlar. | TED | لذلك ، الاستثمارات الاجتماعية في مجالات الصحة والتعليم والبنية التحتية ، و الكهرباء هو ما تحتاجه الهند و الصين. |
Kendimizi iyileştirmek için bilgi ve eğitimi neden reddedelim? | Open Subtitles | لما1ا سنرفض المعرفة والتعليم لتطوير أنفسنا؟ |