ويكيبيديا

    "وبصل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • soğan
        
    • soğanlı
        
    Misket limon, sirke, soğan ve tuzla terbiye edilmiş baharatlı biber. Open Subtitles فلفل أستوائي حار وفلفل أحمر خلطا بعصير الليمون وخل وبصل وملح.
    Bir sürü corn dog*, sosisli biberler, soğan halkaları, churro'lar* pamuk şekeler ve çikolatalı muzlu dondurmalar olacak. Open Subtitles وسجق, وفلافل, وبصل, وشيروز وحلوى القطن, وموز مجمّد مغموس في الشوكولا
    Susamlı ekmekte iki köfte, özel sos, marul, peynir ve soğan. Open Subtitles صلصة خاصة مخللات وجبن وبصل على خبز فيه سمسم
    Yumurtalı soğanlı sandviçin nefis. Mutfağa gelip biraz daha yemek istemez misin? Open Subtitles أنتِ تصنعين بيض وبصل رائع ألا تريد العودة إلى المطبخ لتناول المزيد ؟
    Havuçlu, patatesli ve soğanlı rosto. Open Subtitles لحم بقري مشوي مع جزر وبطاطا وبصل
    Wing Ping yeşil soğanlı az yağlı haşlanmış balıkla çift porsiyon domuz etli pilav ister. Open Subtitles "وينج بينج" سيطلب سمك مُثلج وبصل آخضر مع زيت أقل. وبعض لحم الخنزير وطلبّين من الأرز اللزج.
    Yaban havucu ve soğan confiti karışımı bir Shaffer Farm geyiği filetosu yaptım.* Open Subtitles لحم خاصرة الغزال مع الجزر الأبيض وبصل نصف مطهي.
    Avokado, domates, soğan, peynir ve ketçap Open Subtitles سآخذ أفوكادو, وطماطم، وبصل وجبنة وكاتشب.
    Özel bir kredi grubu ortaklığı yoluyla; sebze, yağ, pirinç, domates, soğan ve fasulye satan bir gıda dükkanı açabilmek için 350 dolar kredi aldı. TED من خلال مجموعة خاصة شركاء الإقراض، حصلت على 350 دولاراً لبدء محل لبيع المواد الغذائية، بيع خضراوات وزيت وأرز وطماطم وبصل وفول.
    Şey.. biraz bisküvi alır sonra yağ ve sirke... katarsın, sonra soğan ve sarımsakla beraber... ekmek kırıntıları katar- Open Subtitles حسناً ،تُحضرى قطع البسكويت ، وزيت ، وخل ...وبصل ، وبعض فصوص الثوم وبعضٍ من كسر الخُبز
    Birkaç havuç, soğan ve biralarından biriyle. Open Subtitles جزرتان, وبصل وبيرة من إحدى علبك
    Dana rosto, marul, soğan, hardal, rulo ekmekte. Open Subtitles ملفوفه بلحم بقري وخس وبصل وخردل
    Bir sosisli. soğan ve hardal da koy. Open Subtitles نقانق مع خردل وبصل
    Domates, salatalık... kara biber, soğan... bir diş sarımsak... yağ, tuz, sirke... bir gün beklemiş ekmek ve su. Open Subtitles طماطم .. وخيار فلفل وبصل
    Bir şişe ketçap, soğan. Hepsi bu, değil mi? Open Subtitles علبة من صلصة الطماطم , وبصل
    Yumurtalı ve soğanlı sandviç. Open Subtitles سندوتش بيض وبصل
    Krema ve soğanlı mı, sade mi? Open Subtitles كريمةحامضة وبصل أو أصلية؟
    Hardallı ve soğanlı. Open Subtitles خردل وبصل..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد