Bu bir yorumlama olduğu için tabii ki bazı zamanlar hatalar yapıyoruz. | TED | وبما أنه تفسير، إذن بالطبع قد نخطئ في بعض الأحيان. |
Ve ayrıca 15 yaşında bir çocuğum olduğu için tek yaptığım şey yemek pişirmek, yemek pişirmek ve yemek pişirmek. | TED | وبما أنه لدي ابنٌ في الـ ١٥ من العمر ، فكل ما أفعله هو الطبخ ، والطبخ ، والطبخ. |
Aileleri olmadığı için de bu mesajı yollamak üzere... yani beni seçiyorlar. | Open Subtitles | وبما أنه ليس لديهم عائلات، فيختاروني كمشرفٌ لم يلتقوا به من قبل. |
Kullanılmış straforlar için hâlihazırda etkili çözümler olmadığı için neredeyse hepsinin sonu, 500 yılı aşkın sürede çözünme geçirecekleri çöp sahaları veya okyanus ve sahillerde bitiyor. | TED | وبما أنه لا توجد أي حلول جيدة لاستخدام الستايروفوم المستعمل، وينتهي بها المطاف كلها في مكب النفايات أو المحيطات والشواطئ، مع أكثر من 500 سنة لتتحلل. |
Artık serbest olduğuna göre ele geçireceği yeni bir çocuk arayacaktır. | Open Subtitles | وبما أنه طليق الآن، سيبحث عن طفل آخر ليستحوذ على جسده |
Müesseseden olduğuna göre ben de bir tane alayım. | Open Subtitles | وبما أنه على حساب المحل، فسأشرب أنا أيضاً |
İkinci Kaptan'ınız olarak, görevim gereği görev alanımıza şiddetle itiraz ediyorum. | Open Subtitles | وبما أنه قد تم إعادة تعييني واجبي يقتضي الإعتراض على أهداف مهمتنا |
Zaten sonsuz sayıda oda olduğu için oteldeki her konuk için yeni bir oda vardır. | TED | وبما أنه يوجد عدد لانهائي من الغرف فهناك غرفة جديدة لكل زبون موجود. |
Ayrıca bu bir endeks olduğu için tüm bu göstergeleri toplayarak Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine yönelik performansımızı değerlendirecek toplam bir skora ulaşabiliyoruz. | TED | وبما أنه مؤشر فنحن نستطيع إذًا، جمع كل المؤشرات معًا لتعطينا نتيجة جامعة عن كيفية أدائنا على مستوى تحقيق أهداف التنمية المستدامة. |
Bir Tanrı adamı olduğu için emekleri onu bazen insan ruhunun garip ve gizemli yerlerine götürürdü. | Open Subtitles | وبما أنه رجل دين فإن جهوده احيانا ما تصل به الى اسرار وخبايا نفوس البشر |
Misafirimiz olduğu için belki hepimizin adına ısmarlamak ister. | Open Subtitles | ,وبما أنه ضيفنا قد يودّ ان يطلب الطعام نيابة عنا |
Benim yapacak daha iyi bir şeyim olmadığı için durumu kabullenmiştim. | Open Subtitles | وبما أنه لم يكن لدي ما أفعله كنت سعيدا بمجاراتها |
Evde pek fazla yemek olmadığı için mahalledeki dükkânların birinden bolca yiyecek alıp geldim. | Open Subtitles | وبما أنه لم يكن هناك طعام في بيتها ذهبت إلى البقالة واشتريت لها حزمة أطعمة |
Benim de çok arkadaşım olmadığı için çıkarcı ve arkadan bıçaklayan kişiler işime yarayabilir. | Open Subtitles | وبما أنه ليس لدي أصدقاء كثر أعتقد بأني استطيع التراجع عن كل كذبة وتلاعب كان |
Federal mahkemelerde eşcinsel evliliğin tanımı olmadığı için Bay Lamborne için de eş koruması olamaz. | Open Subtitles | وبما أنه لا يوجد اعتراف بشرعية زواج المثليين في المحاكم الفيدرالية فلا يمكن تطبيق مبدأ السرية بين الزوجين |
Artık dul olduğuna göre onu da davetli listesine ekleyeceğim. | Open Subtitles | وبما أنه أرمل الآن فسأدرجه في قائمة المدعوين |
Hem kenarda köşede yüklü bir miktar paramız da olduğuna göre değişiklik olsun diye, ailecek tatile çıkıp başkaları için endişelenmeyi bırakmamız iyi olur diye düşündüm. | Open Subtitles | أريد تعلم فن عدم القيام بشيئ وبما أنه لدينا بعض المال المحفوظ جانبا اكتشفت أنه من الرائع |
Amerikalılar ve İngilizlerin kaderinde, dünya'yı yönetmek olduğuna göre, birbirimizi daha iyi tanırsak daha kolay yaparız. | Open Subtitles | وبما أنه قدر البريطانيين والأمريكان ... أن يحكموا العالم .... فكلما نتعرف على بعضنا ... |
Amerikalılar ve İngilizlerin kaderinde, dünyayı yönetmek olduğuna göre birbirimizi daha iyi tanırsak daha kolay yaparız. | Open Subtitles | وبما أنه قدر البريطانيين والأمريكان ... أن يحكموا العالم .... فكلما نتعرف على بعضنا ... |
İkinci Kaptan'ınız olarak, görevim gereği görev alanımıza şiddetle itiraz ediyorum. | Open Subtitles | وبما أنه قد تم إعادة تعييني واجبي يقتضي الإعتراض على أهداف مهمتنا |