ويكيبيديا

    "وتقرأ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • okumak
        
    • okumuyorsun
        
    • okur
        
    • okuyorsun
        
    • okuyan
        
    • okursunuz
        
    Yer fıstığı yemek, kahve ve gazoz içmek dergi okumak için 150 dolar. Open Subtitles مائة وخمسون دولار سنوياً لتجلس في غرفة وتتناول الفستق والقهوة والصودا وتقرأ مجلة.
    Amazon'a girip inanılmaz uzun bir eleştiriyi okumak zorundasın... aylar önce ölmüş bir akıl hastası tarafından yazılmış... çünkü karısını vurmuş... sonra da kendini... uzaktan kumandanın beklentileri karşılamadığını sana açıkladıktan hemen sonra. Open Subtitles يجب أن تذهب لموقع أمازون وتقرأ مشاركة طويلة جداً كتبها شخص مجنون الذي مات منذ عدة أشهر
    Ama diğer taraftan, müzeye gitmiyorsun ya da kitap okumuyorsun ya da herneyse. Open Subtitles لكن من الناحية الأخرى ، أنت لا تذهب للمكاتب وتقرأ كتباً أو ما شابه
    Neden bir kereliğine de olsa bu şirketin adamı olup bir yazışmayı okumuyorsun? Open Subtitles لمَ لا تنضم لهذه الشركة وتقرأ مذكرة بين الفينة والأخرى؟
    Tv seyreder misiniz Bay Saunders? Gazete okur musunuz... İnterneti kullanır mısınız? Open Subtitles هل تشاهد التلفزيون وتقرأ الجرائد وتستخدم الانترنت لاشياء غير مهمه ؟
    Düşünce gücüyle yol alırsınız ve şu anda beynimi okuyorsun. Open Subtitles وتسافر بسرعة التفكير وتقرأ عقلى فى هذه اللحظة
    Ya da amigo kız kostümünü giyip mimarlık dergisini okuyan? Open Subtitles أو ترتدي زيها للتشجيع القديم وتقرأ مجلة هندسية
    Yemek yersiniz, alış-verişe gidersiniz, okursunuz, yersiniz... Open Subtitles أن تأكل وتتسوق وتقرأ وتأكل...
    İşi burada oturup, güldürü dergileri okumak... Open Subtitles عليها فقط ان تجلس هنا وتقرأ مجلات فكاهية
    Katılıyorum ama kalkıp orada bir dizi istatistik okumak ne dünyayı, ne de Cuma toplantılarını ateşe vermeyecek. Open Subtitles اتفق معك، ولكن أنْ تقف هناك وتقرأ قائمة من الإحصائيات، فإنّ هذا لن يُلهب الحماس المرجو في اجتماعات الجمعة
    Bir insanın, bir yerin hatta bir mesleğin sizin için uygun olmadığını hemen anlarsanız, kararınızı bir kenara atıp, satır aralarını okumak mı iyidir? Open Subtitles بقدر ما هو إنذار أو جهاز كشف إن صرّح بأن ذلك الشخص أو المكان أو المهنة لا تناسبك، فهل من الأفضل أن تتجاهل الحكم وتقرأ بين السطور،
    Neden odana çıkıp, çizgi romanlarını okumuyorsun? Open Subtitles بلى، لمَ لا تذهب إلى غرفتك وتقرأ بعض قصصك المصوّرة؟
    Neden bir camiye gidip o küçük kitabını okumuyorsun? Open Subtitles لمَ لا تذهب إلى المسجد وتقرأ هذا كتابك الصغير؟
    Stanley, dersimi bölecek kadar önemli bir şeyse neden buraya gelip Kyle'a yazdığın notu herkese okumuyorsun? Open Subtitles فلمَ لا تأتي للمقدمة وتقرأ الملاحظة التي كتبتها لـ(كايل) ليسمعها الجميع؟
    Ian, rica etsem Florizel'in bölümünü onunla okur musun? Open Subtitles أيين.. هل تريد أن تكون محبوب وتقرأ النص معها
    Bayan Woodhouse'ın bütün bunları bileceğini biliyordum, o çok zekidir ve insanların kalplerini çok iyi okur. Open Subtitles كنت اعلم ان انسة وودهاوس ستعلم انها حكيمة وتقرأ ما بقلوب الناس ايضا
    Bu her zaman pencerenin önünde durur. Burada oturur ve kitabını okur. Open Subtitles ضع هذه أمام النافذة دائماً إنّها تجلس هنا وتقرأ
    Ateşli ve çok sıkılmış bir bayan istiyorsun ama orada kas yapıp kitap okuyorsun. Open Subtitles عندك سيدة متلهفة وأنت تبني عضلاتك وتقرأ كتبك
    Boş kalınca da "Harry Potter" okuyorsun. Open Subtitles وتقرأ سلسلة كتب " هارى بوتر " فى وقت فراغك
    Boş kalınca da "Harry Potter" okuyorsun. Open Subtitles وتقرأ سلسلة كتب " هارى بوتر " فى وقت فراغك
    Kitap okuyan fakir bir kız. Bundan hoşlanmadım. Open Subtitles لا يعجبني أن أرى فتاة فقيرة وتقرأ الكتب
    Evde oturup, kitap okuyan şişko kız oldum. Open Subtitles كان لديّ مرحلة "طفلة سمينة تجلس وتقرأ كتاب".

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد