| Onun işinde bizim çalışmamıza değer katacak bir şey buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت شيئاً في عمله يُمكن أنْ يضيف قيمة لعملنا، |
| Paletin içinde ihtiyacın olabileceğini düşündüğüm bir şey buldum. | Open Subtitles | وجدت شيئاً في القبو, وأعتقدت بأنه سيفيدك |
| Cenaze evinin eski dosyalarında bir şey buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت شيئاً في ملفات المشرحة من الشهر الخامس |
| Tuzakta bir şey buldun mu? Evet. | Open Subtitles | هل وجدت شيئاً في الفخ ؟ |
| Büyükannemin evinde bir şeyler buldum. | Open Subtitles | أتدري؟ وجدت شيئاً في بيت جدتي قد تتمكن من إخباري بما أفعل به |
| Kulübün güvenlik kamerası kayıtlarında bir şey buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت شيئاً في الكاميرات المعلقة الخاصة بالنادي |
| İçimde bir şey buldum. İnanılmaz derecede kahramanca bir şey. | Open Subtitles | وجدت شيئاً في نفسي شيء بطوليّ لدرجة مدهشة |
| Ama her zamanki gibi benim isteğimi reddettin ve sonuç olarak da ben işimize katma değer olacak bir şey buldum araştırmayı tetikleyecek bir hedefi. | Open Subtitles | ولكنّك تجاهلت طلبي، وهذه ليست المرّة الأولى، ونتيجة لذلك، وجدت شيئاً في عمله |
| Sanırım bu çöp yığınında bir şey buldum. | Open Subtitles | مهلا، أعتقد أنني وجدت شيئاً في كومة النفايات هذه. |
| Ve mağazada Milhouse için de bir şey buldum. Küçük bir çadır. | Open Subtitles | وقد وجدت شيئاً في السوق لملهاوس "خيمة برية" |
| Sanırım sonunda bir şey buldum. | Open Subtitles | أظن انني وجدت شيئاً في النهاية |
| Ben de daha derine indim ve kayıp olduğu yıllardan bir şey buldum. | Open Subtitles | و وجدت شيئاً في سنواته الماضية |
| Ben de daha derine indim ve kayıp olduğu yıllardan bir şey buldum. | Open Subtitles | و وجدت شيئاً في سنواته الماضية |
| Ama eski kitaplarla dolu bir kutuda bir şey buldum. | Open Subtitles | لكنني وجدت شيئاً في صندوق الكتب القديمة |
| Yani, bir şey buldum! Ormanda bir şey buldum! | Open Subtitles | أعني، بأني وجدت شيئاً في الغابة |
| Çölde bir şey buldum, olağanüstü bir şey. | Open Subtitles | وجدت شيئاً في الصحراء ، شيءٌ مُذهل |
| bir şey buldun mu evde? | Open Subtitles | هل وجدت شيئاً في العليّة؟ |
| Ölen adamın telefonunda bir şey buldun. | Open Subtitles | لقد وجدت شيئاً في هاتف الرجل |
| Kütüphanedeki eski belgelerden bir şey buldun mu yavru kurt? | Open Subtitles | بجميع قصص (فرانكي الابن) اللطيفة. هل وجدت شيئاً في غرفة المستند التاريخي في المكتبة يا (سكوت)؟ |
| Ama ben araştırmamda bir şeyler buldum. | Open Subtitles | لكنني وجدت شيئاً في بحثي |
| Pete'in dolabında bir şeyler buldum. Sizin adınız vardı. | Open Subtitles | وجدت شيئاً في خزانة بيتر) عليه اسمكِ) |