ويكيبيديا

    "وجيهاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sağlam
        
    • tek bir
        
    • Bana iyi
        
    • geçerli bir
        
    Elimizde ceset yoksa daha sağlam delillere ihtiyacımız var. Open Subtitles جثة ،بدون ذلك من أكثر وجيهاً شيئاً سنحتاج فإننا
    Elimizde ceset yoksa daha sağlam delillere ihtiyacımız var. Open Subtitles بدون جثة، فإننا سنحتاج شيئاً وجيهاً أكثر من ذلك
    Bak, birisi sana "Seni neden öldüreyim?" diye sorduğunda, sağlam bir cevap vermelisin. Open Subtitles أتعلم، عندما يسألك أحدما لم قد أقتلك"؟" لا ينبغي عليك أن تعطيه سببا وجيهاً كهذا
    Şu an seni öldürmemem için tek bir iyi neden söyle Open Subtitles أعطِني سبباً وجيهاً يمنعني من قتلكما الآن.
    Sana güvenmem için tek bir sebep göstersen dünden razıyım. Open Subtitles إن أعطيتني سبباً واحداً وجيهاً لذلك سأفعل.
    Bu fotoğraflardan birinin gerçek olması için Bana iyi bir neden göster. Open Subtitles أخبرني سبباً وجيهاً واحداً يشير إلى أنّ إحدى هاتَين الصورتَين حقيقيّة
    Seni kovmamam için hemen Bana iyi bir sebep göster. Open Subtitles أعطني سبباً وجيهاً واحداً يمنعني من طردك حالاً
    Umarım bu heriflerin hâlâ hayatta oluşunun geçerli bir nedeni vardır. Open Subtitles من الأفضل أن يكون هناك سبباً وجيهاً في أن هذين الأخوين ما زالوا أحياء
    İnan bana, çok geçerli bir sebebim vardı. O ses benim duşumdan mı geliyor? Open Subtitles حسنً , ثقي بي كان لديّ سبباً وجيهاً هل هذا حمامي ؟
    Bana sağlam bir sebep göster bakalım. Open Subtitles إمنحيني سبباً وجيهاً.
    Jennie Tate ya da Dr. Morgan'ı sağlam bir sebeple incitmek isteyecek kimseyi bulamadım. Open Subtitles لم يتسنَ لي العثور على أحد يمتلك سبب وجيهاً لإيذاء (جيني تايت) أو الطبيب (مورغان)
    Mary'yi aramamak için tek bir neden söyler misin? Tabii. Open Subtitles أيمنك أن تعطيني سبباً واحداً وجيهاً يمنعك من الإرتباط بـ(ماري)؟
    Mary'yi aramamak için tek bir neden söyler misin? Tabi. Open Subtitles أيمنك أن تعطيني سبباً واحداً وجيهاً يمنعك من الإرتباط بـ(ماري)؟
    Seni üzüm gibi koparmamam için Bana iyi bir sebep söyle! Open Subtitles أعطني سبباً وجيهاً واحداً حتّى لا أقشّرك كالعنب
    Onu sokak pantomimcisi yapıyor. Şu an kafana sıkmamam için Bana iyi bir neden söyle. Open Subtitles أعطني سبباً وجيهاً واحداً يجعلني لا أضع رصاصة في رأسك الآن.
    Bize söylememek için eminim geçerli bir nedeni vardır. Open Subtitles أنا واثق من أن لديه سبباً وجيهاً لإخفاء الأمر عنا
    Bu, boşanmak için geçerli bir sebep değil. Open Subtitles و لكن هذا ليس سبباً وجيهاً للطلاق.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد