Etraflıca düşündüm ve sonunda sana anlatmam gerektiğine karar verdim. | Open Subtitles | فكّرت مليّاً، وخطرت لى فكرة أنى لابد وأن أخبرك بالحقيقة |
Olanların tekrar tekrar üstünden geçtim ve aniden aklıma bir fikir geldi. | Open Subtitles | لقد كنتُ أسترجع ما حدث مراراً وخطرت لي فكرةٌ فجأة |
Hayır diyeceğini biliyorum ama yakınlardaydım ve birden düşündüm ki, ..."Neden eskiden olduğu gibi araba gezintisine çıkmıyoruz?" | Open Subtitles | أعلم أنك سوف ترفض ولكني كنت مارةً من هنا وخطرت لي فكرة لِمَ لا نذهب في نزهة بالسيارة كما اعتدنا في السابق؟ |
Babamınsa "yüzme en iyi denize atılınca öğrenilir" diye aptalca bir fikir vardı. | Open Subtitles | وخطرت ببال أبي فكرة غبية وهي أن افضل طريقة للتعلم أن يرميني بالبحر |
bir diğer sahtekar ruhçunun foyasını ortaya çıkarmak için buradayım, ve düşündüm ki bir çikolatalı puding için uğrayacağımı şimdiden bildireyim. | Open Subtitles | أنا هنا لأفضحُ محتالاً مناجية للأرواح، وخطرت ببالي أن آتي إليك وأتناول الحلوى |
ve Karayipler ekibini bir araya getirme gibi çılgınca bir fikrim var. | Open Subtitles | وخطرت لي هذه الفكرة و هي تجميع فريقنا القديم |
Odada telefonunu gördüm ve fikir birden zihnimde bilirdi. İlahi bir müdahale oldu. | Open Subtitles | لقد رأيت هاتفك هناك فحسب وخطرت لي الفكرة كالتدخل الإلهي |
ve ben de aynısını yaparsam o zaman eşit oluruz gibi saçma bir fikir edindim. | Open Subtitles | وخطرت لي هذه الفكرة الغبية أنه إذا فعلت ذلك، أيضا، ثم بطريقة ما نحن أحرزنا د حتى تكون. |
O yüzden hesap yaptım ve adil olduğunu düşündüğüm bir sistem buldum. | Open Subtitles | ذلك، ركضت الأرقام وخطرت لي مع نظام وأعتقد أن المعرض. |
Aradığında yatak odamda tembellik ediyordum ve aklıma bir fikir geldi, düşümdüm de belki merak ediyorsundur. | Open Subtitles | كنت أسترخي في غرفة نومي عندما اتصلت... وخطرت ببالي فكرة ظننت أنك قد... تتساءل عنها |
Aradığında yatak odamda tembellik ediyordum ve aklıma bir fikir geldi, düşümdüm de belki merak ediyorsundur. | Open Subtitles | كنت أسترخي في غرفة نومي عندما اتصلت... وخطرت ببالي فكرة ظننت أنك قد... تتساءل عنها |
Kardeşimi düşünüyordum ve aklıma geldi. | Open Subtitles | كنت أفكر في أختي، وخطرت لي الفكرة |
D blokta o telefona erişimi olanlar için bir arama yaptım ve bu adam çıktı. | Open Subtitles | لقد فعلت ذلك لبحث ل الجميع من الوصول إلى أن خط أرضي في "D" بلوك وخطرت لي مع هذا الرجل. |
ve bir fikir ileri sürdüm. | TED | وخطرت لي فكرة. |
Demin Louis'in bütün davalarını ezberlemeyi bitidim ve sana danışmak istediğim bir fikrim-- | Open Subtitles | لقد انتهيت من تذكرّ جميع قضايا (لويس) وخطرت لي تلك الفكرة.. |
Demin Louis'in bütün davalarını ezberlemeyi bitidim ve sana danışmak istediğim bir fikrim-- | Open Subtitles | لقد انتهيت من تذكرّ جميع قضايا (لويس) وخطرت لي تلك الفكرة.. |
- Çok gülünç. Linus, hamakta yatarken aklıma harika bir fikir geldi. | Open Subtitles | اسمع يالاينس، كنت استلقي على الارجوحة وخطرت لي فكرة رائعة |
Bu kadıncağıza yardım etmek için bir kiracı almaktan daha iyisi olur mu diye düşündüm. | Open Subtitles | وكنتُ أقول لنفسي كيف لي أن أساعد هذهِ المرأة المسكينة وخطرت لي فكرة وهي بأن تؤجر شخصاً في منزلها |