MT: Ve onlar, canlı hayal gücünün oyun parkında çalışırken, o onları atölyesinde inşa etti. | TED | م. ت: وحين تشتغل في الملعب الحي لمخيلته، كان يبنيها في ورشته. |
Şu an atölyesinde ama söylüyorum size, uçak orada. | Open Subtitles | أعني , انه في ورشته , ولكن أنا أقول لك , إن الطائرة هناك. |
Adam'ın atölyesinde ilk yardım çantası var mı? | Open Subtitles | هل ادام لديه حقيبة اسعافات اولية في ورشته ؟ |
atölyesine gidip hırsızlık süsü vereceğim. | Open Subtitles | ساذهب الى ورشته و اقتحمها و احدث بها جلبه |
Gosnell üç aydan fazladır, atölyesine girmemize izin vermiyordu. | Open Subtitles | اه , بدأ يرفض لنا Gosnell أي الوصول إلى ورشته أكثر من 3 أشهر. |
Burası kesinlikle onun atölyesi. | Open Subtitles | هذه بالتأكيد ورشته. |
Bana atölyesinden bahsedin. | Open Subtitles | حسناً، أخبريني عن ورشته. |
atölyesinde parmak izin bulundu. | Open Subtitles | تم العثور على مطبوعاتك في ورشته. |
İki gün sonra, 8. kurbanı kendi atölyesinde öldürdü. | Open Subtitles | بعد يومين، الثامنة قتلت في ورشته. |
Kendi atölyesinde yaptığına şahidim. | Open Subtitles | رأيته يفعله في ورشته |
Billy Gabel'in atölyesinde benzer birşey vardı işlenmemiş. | Open Subtitles | بيلي غايل) يملك إمدادات كاملة) لهذه الأنابيب في ورشته غير مقطوعه |
-Baban nerede? -Evin arkasındaki atölyesinde. | Open Subtitles | فى ورشته خلف المنزل ؟ |
atölyesinde. | Open Subtitles | في ورشته |
Birini atölyesine götürdüğünü biliyordum. | Open Subtitles | اعرف انه احضر بناتا الى ورشته |
İşten sonra, Miyazaki özel atölyesine geri döner. | Open Subtitles | بعد انتهاء العمل يعود (ميازاكي) إلى ورشته الخاصه |
Burası onun atölyesi. | Open Subtitles | هذه هي ورشته. |
Bana atölyesinden bahsedin. | Open Subtitles | حسناً، أخبريني عن ورشته. |