Amerikan, İngiliz ve Fransız askerleri Çok geçmeden enkazda onlara katıldı. | Open Subtitles | وسرعان ما انضم إليهم الجنود الأمريكيون والبريطانيون والفرنسيون إلى أطلال المدينة |
Çok geçmeden daha ileri gidip bedenimiz ve sağlığımız ile ilgili büyük resme bakmaya başladım. | TED | وسرعان ما تحركتُ أبعد من ذلك قليلًا وبدأتُ أنظرُ في الصورة الكاملة لأجسامنا وصحتنا. |
Geoffrey'nin tarihi umduğu ilgiye ulaştı ve kısa zamanda, yaklaşık 1155 yılında, şair Wace tarafından Latinceden Fransızcaya çevrildi. | TED | جذب سجلّ جيفري الانتباه الذي كان يرجوه، وسرعان ما تُرجم من اللاتينية إلى الفرنسية بواسطة الشاعر وايس في عام 1155 م. |
Prens Madvendra'yı televizyondan tanıdı ve kısa zamanda benimle tanışmak isteyen diğer kuaförler ortaya çıktı. | TED | وتعرفت على الأمير مانفدرا من التلفاز وسرعان ما أصبح لدي جمهور آخرون من العاملات هناك مهتمات بمقابلتي. |
Adanın plajları hızlı bir şekilde kalabalıklaşıyor ve yakında beş milyon yaz ziyaretçisiyle dolup taşacak. | Open Subtitles | تعمر شواطىء الجزيرة سريعاً وسرعان ما ستكتظُّ بخمسة ملايين فردٍ من زواّر الصيف هؤلاء |
ve kısa sürede neredeyse her şeyimizin ortak olduğunu fark ettik. | TED | وسرعان ما اكتشفنا أننا نتشارك تقريبًا في كلّ شيء. |
Ve yakın zamanda yalnız olmadığımızı farkettik. | Open Subtitles | وسرعان ما أدركت أننا لم نكن وحدنا |
Babam neler olduğunu gördü ve hemen aile durumumuzu açıkladı. | TED | رأى والدي ما يحدث وسرعان ما أوضح وضع عائلتنا. |
Çok geçmeden işleri kendi lehine çeviren devriyeciler türedi. | Open Subtitles | وسرعان ما أصبح لدينا شرطيّون أنذال يعملون وفقاً لطريقتهم |
Sizi ilk tanıdığımda, onu bir şeyden korumaya çalıştığınızı fark ettim ve Çok geçmeden ne olduğunu anladım. | Open Subtitles | لاحظت انك تحاولين حمايتها من شئ وسرعان ما اكتشفت ما هو |
Çok geçmeden, yayıncılar onun eşsiz anlayışını yayımlamak için sıraya girdiler ve 25'inci yaşıyla birlikte, binlerce kopya nakliyeye hazırdı. | Open Subtitles | وسرعان ما تهافت الناشرون على طباعة رؤيتها الفريدة وبحلول عيد مولدها الـ25 آلاف النسخ كانت تنتظر الشحن |
O da birini ısırıp zinciri devam ettirirse Çok geçmeden en büyük pislik biz oluruz. | Open Subtitles | فيعض أحدهم والأخير يعض أحدهم وسرعان ما نصبح أنذل مجتمع على الإطلاق. |
Olay biraz rahatsızlıkla başlar ve kısa bir süre sonra görmezden gelmenin mümkün olmadığı bir baskı hissi oluşur. | TED | يبدأ مع قليل من عدم الراحة وسرعان ما يصبحُ إحساسًا ضاغطًا من المستحيل تجاهله. |
Yapılan ağaç kesme işleminin boyutu korkutucuydu ve kısa süre sonra kendimi bölümümle çatışıyor olarak buldum. | TED | ومدى إزالة الأشجار كان مثيرًا للقلق، وسرعان ما وجدتُ نفسي أصطدمُ من خلال دوري فيه. |
ve yakında, tahmin ettiğinin ötesinde ızdırap. | Open Subtitles | وسرعان ما العذاب أبعد مما يمكنك أن تتخيل. |
Zayıf biri olmuşsun ve yakında tüm galaksi benim gördüklerimi görecek. | Open Subtitles | أنتِ ضعيفة وسرعان مالمجرة بأكملها سترى ما استطيع رويته |
Şu Birkebeine yarışı. Tam kadro orada olmalıyız. Güneş ışıldıyor ve yakında millet parti yapıyor olacak. | Open Subtitles | هذا هو سباق حلبة التزلج يجب ان نغطيه بالكامل الشمس مشرقة، وسرعان ما ستحتفل الجماهير . |
kısa sürede fark ettim ki yaşam alanları içeride olmak zorunda değiller. | TED | وسرعان ما أدركت أن فسحات الرجال لا تقتصر على كونها في الداخل فقط. |
Araştırmayı kısa sürede sonlandırdılar bense asla eskisi gibi olamadım | Open Subtitles | وسرعان ما تخلوا عن بحثهم، ولكن أنا لا يمكن أبداً المتابعة. |
Ve yakın zamanda yalnız olmadığımızı fark ettik. | Open Subtitles | وسرعان ما أدركنا أننا لم نكن وحدنا |
İşçi gider ve hemen işveren kurbanı olur. | Open Subtitles | العامل يذهب وسرعان ما يقع فريسة للمقاولين |