ويكيبيديا

    "وفمه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ağzı
        
    • ağzını
        
    • ağzında
        
    Kasları ve Ağzı terapiye cevap versin diye bir şeyler yapıyorlar. Open Subtitles كما تعلم، إنهم يفعلون هذه الأشياء .لأن عضلاته وفمه سيستجيبوا للعلاج
    diye sorduk. Çocuk sustu, Ağzı açık, gözleri yaşlı, yanakları sinirden kızarmış. Gülümsedi. "Yok, siz iyisiniz. Burada olmanızı istiyorum." TED لقد توقف وفمه مفتوح، وعيناه مغرورقتان بالدموع، وإحمر وجهه من الغضب، وابتسم وقال لا، أنتم لا بأس بكم، أريدكم هنا".
    Ve kısa. Ağzı doluyken konuşuyor. Open Subtitles ولكنه أصلع وقصير، يتكلم وفمه مليء بالطعام
    ağzını şapırdatııyor ve kumar oynuyor çulsuzlarla, saçma sapan barlara takılır Open Subtitles يمضغ الطعام وفمه مفتوح، يقامر يمضي الوقت في الحانة مع المنحطين
    O çalıların içinde ağzında balçıklarla yatarken bile farklıydı. Open Subtitles ،بينما كان وسط الأجمّة ..ميتاً وفمه مملوء بالوحل
    Gördüğüm leopara benzeyen yaratık, ayınınki gibi ayakları aslanınki gibi Ağzı ve ejderhadan aldığı gücü. Open Subtitles والوحش، الذي رأيته كان مثل النمر أقدامه كانت مثل الدب وفمه كان مثل الأسد والتنين أعطاه قوته
    Ağzı da iyi çalışıyor çünkü kayıtlara göre geçmişte anlaşma koparmak için yanlış ifade vermişliği var. Open Subtitles نعم, وفمه أيضاً كما يظهر التسجيل ذلك هو لديه سوابق عن عمل بعض التصاريح الكاذبة إلى دعاوي إبتزاز
    Olanlara Ağzı açık bakar. Open Subtitles لتجوله وهو ينظر إلى الأشياء وفمه مفتوح
    Gözlerine bak! Ağzı nasıI? Open Subtitles وماذا عن عيناه وفمه كيف يبدوان؟
    ağzını bebeğin Ağzı ve burnuna koy. Open Subtitles عليك وضع أنفذه في أنف الطفل وفمه
    Ağzı açık uyuduğundan diş eti hastalığını önlemek için daha sık diş ipi kullandığını söyledi. Ben de ona, ne sıklıkla diş ipi kullandığını sordum. O da "İki günde bir'" diye cevapladı. TED ولأنه ينام وفمه مفتوح، فقد قال لي بأنه يستعمل الخيط لمساعدته على منع أمراض اللثة فسألته كم من مرة يستعملها في العادة، فأجابني،" كل يوم"
    Sarı gözleri var. Ağzı da nah bu kadar. Open Subtitles لديه عيون صفراء، وفمه حول هذا طويل...
    Ateşi çıkmış ve Ağzı kurumuş. Open Subtitles جبهته حاره وفمه جاف.
    Ve sakızını Ağzı açıkken çiğniyordu. Open Subtitles كان يمضغ علكته وفمه مفتوح.
    - Jake ve onun kocaman şişman Ağzı. Open Subtitles جاك وفمه الكبير.
    Çikolatadan oluşan bir sıranın sonunda Ağzı açık oturan şişko bir çocuksun. Open Subtitles أنت مجرد فتى سمين ...يجلس وفمه مفتوح حتى أخره ! من الشوكولاتة مجمعة بخط واحد
    Suçluluk duygusu içindeki vicdanı ve sarhoş Ağzı... Open Subtitles ضميره الذي يؤنّبه وفمه النّهم
    Sadece yüzünü, gözlerini, ağzını, sesini sevdiğimi söyleyebilirim. Open Subtitles أخبريني برأيك كنت أنظر إلى وجهه, عينيه , وفمه وصوته
    Kulaklarında, burnunda ve ağzında kan var. ağzında mı? Open Subtitles دم في أنفه وفمه وأذنيه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد