"وفيّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sadık
• sadığım
• tutarım

Herkes görsün, aç bir köpek ne kadar sadık oluyormuş.
و عندها سنرى كم هو الكلب الجائع وفيّ بالفعل

Karısına sadık biri olduğunu anlayınca da "Ben eski kafalıyım." davranışlarına bayılıyormuş gibi yaptım. Benimle oynadığını sanıyordu.
ومن ثمّ أدركتُ أنّه وفيّ لزوجته، لذا تظاهرتُ أنّي من الطراز القديم.

sadık olduğunu senden cesur mücahitin olmadığını.
بأنك وفيّ وأنه لا يوجدُ مجاهِدٌ أشجع منك.

Ben onlara sadığım.
بل أنا وفيّ لهم

Onu devirmene yardım edeceğime söz verdim ve ben sözlerimi tutarım... - ...ancak adam başka bir kıtada.
أعدك بمساعدتك للإطاحة به، وإنّي وفيّ بوعودي، لكنّه الآن في قارّة أخرى.

Ölümün eşiğindeyken bile sadık bir köpeksin.
حتى حينما يطرق الموتُ بابك، تبقى حيوان أليف وفيّ.

İyi, dürüst, sadık bir adamsın.
وانتَ صالح , ونزيه , ورَجٌل وفيّ

Buradaki herkesin sadık olduğundan eminim.
كنت متأكد أن الجميع هنا كان وفيّ.

Ona karşı sadık. Yardım etmeye gelmiş.
إنّه وفيّ لها، ويحاول المساعدة.

İstediğini söyleyebilirsin tabii ama o oldukça sadık biri.
قولي ما تريدين، لكنه وفيّ للغاية.

Çünkü ben bir liderim ve lider bir kaptan takımına sadık olmalı.
لأني قائد، والقائد وفيّ لفريقه.

Ne de olsa çok sadık, güçlü bir evlat oldun.
ففي النهاية، شببتَ كابن قويّ وفيّ

Çünkü sen bizim sadık yardımcımızsın.
لأنكَ مدبّر منزل وفيّ. اذهب الآن!

Gerçek bir inanansın ve sadık bir askersin.
إنّك مؤمن حقّ وجنديّ وفيّ

"sadık bir eş misiniz, Çavuş Brody?"
" هل انت وفيّ لزوجتك, رقيب برودي؟ "

O iyi bir adam. Kalbi sadık.
إنّه رجل صالح وفيّ القلب.

Bu Anton, çok sadık ve çok tehlikeli bir arkadaş.
أعرّفك بـ (أنتون)، صديق وفيّ جدًّا وخطير جدًّا.

Kraliçeme sadığım ben, sana değil.
أنا وفيّ لملكتي، ليس لك

Tabii ki sadığım.
-طبعًا أنا وفيّ .

Ben sözlerimi tutarım evlat.
{\pos(190,220)} "إنّي وفيّ بوعودي يا غلام"