ويكيبيديا

    "وكان علينا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorunda kaldık
        
    Babam on yıldır hasta ama üç yıl önce hastalığı ciddileşti ve onu evinden çıkarmak zorunda kaldık -- içinde büyüdüğüm ev, kendi elleriyle yaptığı ev. TED كان أبي مريضًا لمدة عشر سنوات، ولكن قبل ثلاث سنوات اشتد عليه المرض، وكان علينا نقله من منزله، المنزل الذي ترعرعت فيه، المنزل الذي بناه بيديه.
    Sonra, geç oldu ve ikimiz de gitmek zorunda kaldık. Open Subtitles بعد ذلك أصبح الوقت متأخرا وكان علينا نحن الاثنين أن نغادر
    Muhafızlardan biri kalp krizi numarası yaptı bizde onu çözmek zorunda kaldık. Open Subtitles أحد الحراس تظاهر بنوبة قلبية وكان علينا أن نفك قيوده
    Sonra Mueller peşine düştü ave onu çekip sakin olmasını söylemek zorunda kaldık ve Pike'ı ihbar edeceğimizi söyledik. Open Subtitles وكان علينا ان نعيده ونهدأه وقلنا انه علينا ان نعيد بيك ووافق الكل
    Hayalarını o kadar sert çekiştirdi ki onu acil servise götürmek zorunda kaldık. Open Subtitles لقد سحب خصياته بقوة وكان علينا أخذه إلى غرفة الطوارئ.
    Reaktörü dışarı atmak zorunda kaldık. Open Subtitles وكان علينا إخراج المفاعل قبل ان ينفجر ومعه السفينة
    Ve sonra kötüye döndü ve onu yok etmek zorunda kaldık. Open Subtitles ثم تحول كول بعدها إلى الشر وكان علينا القضاء عليه
    Teknelerin girmesine izin vermedikleri için çocuklarımızın açlıktan kıvranmasını izlemek zorunda kaldık. Open Subtitles وكان علينا ان نشاهد ابنائنا يعانون لأنهم لم يسمحوا بدخول السفن
    Kapıyı kırmaya çalıştık fakat avludan korumalar geldi, onlarla savaşmak zorunda kaldık. Open Subtitles حاولنا إسقاط الباب لكن الحراس جائوا من البلاط وكان علينا مقاتلتهم
    Ve yatırım hesabımızı bozdurmak zorunda kaldık. Open Subtitles تماما مثل كل أحمق مثله على العقارات في أمريكا. وكان علينا أن النقد في صندوقنا 529
    Bu grup çok yeşil bir adada yaşıyordu ve onu bir kafesin içine almak zorunda kaldık ama kafesin bir yanını açık bıraktık ki diğer şempanzeler ona ulaşabilsin. TED كانت مجموعة الشمبانزي تعيش في جزيرة عشبية، وكان علينا عزله داخل قفص، لكننا فتحنا القفص قليلاً بحيث يتسنى لبقية القرود أن يبقوا على تواصل معه.
    İşte bu sebeple her şeye baştan başlamak zorunda kaldık. TED وكان علينا أن نبدأ كل مرة أخرى.
    Ve bir çeşit sos yaratmak zorunda kaldık. TED وكان علينا خلق نوع من الصلصة.
    Batman geldi ve kaçmak zorunda kaldık. Open Subtitles بات مان ظهر وكان علينا ان نتركه
    Ardından Dorothy iş teklifi aldı ve yaşamak için bir yer bulmak zorunda kaldık ve o zamandan bu yana buradayız. Open Subtitles ثم فقد حصلت (دوروثي) على عمل وكان علينا أن نجد مسكناً لنقطُنَه ونحن نقيم هنا منذ ذلك الوقت
    Sokaklarımızı onlarla paylaşmak zorunda kaldık. Open Subtitles وكان علينا ان نشاركهم شوارعنا
    Biz de birbirimizi iterek kaldırmak zorunda kaldık. Open Subtitles وكان علينا أن نرفع احدانا
    Biz de ipotekten kurtarma hakkını kaldırmak zorunda kaldık. Open Subtitles وكان علينا حجزها
    Tekrar suya girip onu çıkarmak zorunda kaldık. Open Subtitles وكان علينا العودة لرفعه
    Batman geldi ve kaçmak zorunda kaldık. Open Subtitles (باتمان) قد ظهر وكان علينا الهرب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد