Ve bana anlatma, vampirlerin yaptığı bu. | Open Subtitles | ولا تقل لي بأن هذا ما يفعله مصاصو الدماء |
Ve bana yardım etmek istediğini söyleme çünkü şu anda beni boğmaktan daha fazla istediğin bir şey olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | ولا تقل لي إنك تريد المساعدة لأني أعلم جيداً أنك تريد خنقي |
- Ve bana "hanımefendi" diyip durma. - Demem, hanımefendi. | Open Subtitles | ولا تقل لي سيدتي - كلا سيدتي - |
Ve sakın bana, ama sakın aynı şeyi hissettiğini söyleme! | Open Subtitles | ولا تقل لي إنّ هذا ليس شعوركَ أيضاً |
Tırnak cilam çizik çünkü Ralph yapıyor. Boyamayı seviyor Ve sakın bana yardıma ihtiyacı olduğunu da söyleme. | Open Subtitles | وطلاء أظافري مُبقع لأنّ (رالف) يقوم به، فهو يُحبّ الرسم، ولا تقل لي أنّه يحتاج مُساعدة أيضاً، |
Sen de bana, bu tanrının unuttuğu yerde gömülmek istediğini söyleme sakın. | Open Subtitles | ولا تقل لي أنك كنت تحلم أن تدفن نفسك في هذا المكان الملعون؟ |
Ciddi olmadığını söyleme sakın. | Open Subtitles | ولا تقل لي بأنه لم يعنيها، حسنٌ؟ |
Sevimli olduğu için olduğunu söyleme çünkü bunu yiyeceğimi hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | ولا تقل لي لأنها جميلة لأني غير متأكدة أني سأصدق هذا |
Sakın bunun bir tesadüf olduğunu söyleme. | Open Subtitles | ولا تقل لي انه من الصدفة |
Ve bana şebekenin olmadığını söyleme. | Open Subtitles | ولا تقل لي لم يكن لديك إشارة. |
Ve sakın yemekleri yüzünden deme. | Open Subtitles | ولا تقل لي أنه بسبب الطعام |
Ve sakın "İsa" deme! | Open Subtitles | ولا تقل لي التضرع |
B613 diye bir şey olmadığını söyleme sakın. | Open Subtitles | العملاء الأعضاء B-613 في برنامج، ولا تقل لي أن لا وجود لبرنامج كهذا. |
Sakın ola bana araba kazası olduğunu söyleme.. | Open Subtitles | ولا تقل لي أنه حادث سيارة |