ويكيبيديا

    "ولكن من خلال" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • fakat
        
    • ama
        
    fakat, şansın ve birkaç araştırmacı neslin kararlılığının birleşimi sayesinde bu araştırma devam etti. TED ولكن من خلال مزيج من الحظ واستمرار جهود عدة أجيال من الباحثين، تواصلت هذه الدراسة.
    fakat, Lauran'a sorular sormak, gerçek bir anlayışa ulaşmak için diyaloğa girmemize yardımcı oldu. TED ولكن من خلال طرح أسئلة على لورين، استطعنا استخدام الحوار للوصول إلى تفاهم حقيقي بيننا.
    fakat bir sınıfta oturmak gibi basit bir süreçle bu hukukçular, bizi kilitli tutmanın topluluğumuza veya bize faydası olmadığını görmeye başladılar. TED ولكن من خلال عملية بسيطة كالجلوس في الصف نفسه، رأى هؤلاء المحامون أن بقاءنا محتجزين لم يفد مجتمعنا ولم يفدنا بشيء.
    öğüt vererek değil, söyleyerek değil. okuyarak değil, ama zihnini ele alarak TED ليس عن طريق الوعظ ، وليس بالقول ، ليس عن طريق القراءة ، ولكن من خلال توجيه الذهن.
    Kendi söylediklerine göre İsraillilerden nefret ediyordu ama onları tanıyıp hikâyelerini öğrenerek ve barış için birlikte çalışarak bu nefretin üstesinden geldi. TED في حساباته الشخصية بسام كان يكره الإسرائيليين ولكن من خلال تعرف على الإسرائيليين وقصصهم والعمل معاً من أجل السلام تغلب على كراهيته.
    Eğer iki katı fiyat ödeyip köprüden geçseydiniz ama bu şerit tamamen hızlı bir şerit olsaydı ne olurdu? TED ماذا سيحدث لو اردت حقيقةً ان تدفع ضعف المال لعبور الجسر ولكن من خلال ممر يعتبر ممر سريع؟
    fakat bu görüntülerin polaroid, vesikalık ya da suçluların yanyana dizilmiş durumları olmasına göre görgü şahidinin ifadesi değişebiliyor. TED ولكن من خلال التعرض لتركيب الرسومات ، مادة مستقطبه للضوء‏ ، صورة الوجه والاصطفاف ، شهادات شهود العيان يمكن ان تتغير.
    fakat bunları farkında bile olmadan uyku esnasında yeniden harekete geçirerek daha sabit hale getirip unutma eğilimini azaltabildik gibi görünüyor. TED ولكن من خلال إعادة نشاطهم أثناء النوم، وحتى عندما لا نكون بوعينا، يبدو أننا نستطيع أن نجعلهم أكثر استقرارًا وأقل عرضة للنسيان.
    Çocukların değişkenleri kavramakta ne kadar zorlandığını bilirsiniz, fakat bu eğitim yöntemi ile tek seferde öğreniyorlar. TED تعرفون مدى الصعوبة التي يواجهها الأطفال مع المتغيرات، ولكن من خلال تعلمها بهذه الطريقة، بوضعها في قالب قائم، لن ينسوا أبداً من هذه التجربة الواحدة ماهو المتغير وكيف يمكن استخدامه.
    Sezgisel gelebilir fakat bu makinaları iş arkadaşımız gibi görme fikrine alışırsak, insanlar daha iyi perfrmans gösterir, daha mutlu olur. TED لذلك قد يبدو هذا غير بديهي، ولكن من خلال تبني فكرة أن هذه الآلات هي في الواقع زملاء مهمين، نحن كبشر سنقدم أداء أفضل، وسنكون أسعد.
    "fakat bu gizli güçlerin lanetli kolye ile dirildim." Open Subtitles "ولكن من خلال مسبحة الصلاة الملعونة لقوى السحر تلك عدتُ للحياة مرة أخرى".
    "fakat büyülü güçlerin lanetli tespihi sayesinde dirildim." Open Subtitles "ولكن من خلال مسبحة الصلاة الملعونة لقوى السحر تلك عدتُ للحياة مرة أخرى".
    Belki mimari, bilim gibi o kadar büyük değil, fakat odak noktasından dünyanın gerçekten ne olduğu düşüncemizi bir Arşimet tarzında geliştirebilir. TED الهندسة المعمارية قد لا تكون كبيرة مثل العلم ، ولكن من خلال نقطة الإتصال فإنه يمكن الاستفادة بطريقة أرشميدية ما نفكر به في العالم .
    Bu uzman ama öznel değerlendirmeye karşı, aynı şeyi yapmaya çalışıyoruz ama parmak izi üzerindeki moleküler bileşenleri kullanarak ve bu ikisi birlikte çalışabilir. TED بدلًا من الاعتماد على هذا الخبير نستخدم التقييم الموضوعي، نحاول أن نفعل الأمر ذاته، ولكن من خلال التركيب الجزئي للبصمة، يمكننا استخدام الأمرين معًا.
    Enerji yükünün çok ağır bir yük olduğunu biliyorum, ama topluluklar arası ilişkiler ve teknoloji sayesinde bunları aşacak yollara sahibiz. TED وأنا أعلم أن أعباء الطاقة تمثل حاجزًا هائلاً للتغلب عليه، ولكن من خلال العلاقات مع المجتمع والتكنولوجيا، لدينا طرق للتغلب عليها.
    ama bu anlam değiş tokuşundan, başka sorunlar ortaya çıkar. TED ولكن من خلال هذا التبادل، تنشأ المزيد من التعقيدات.
    Şimdi biz bu kalıpları büyük, çarpıcı veya açık yollarla yinelemiyoruz. ama hayatın gündelik banallığında yineliyoruz. TED ‫الآن نحن نعيد إنتاج هذه الأنماط،‬ ‫ليس بطرق كبيرة وجريئة وصريحة،‬ ‫ولكن من خلال تفاهات الحياة اليومية.‬
    Bir çoğu başkan olabilmek için çok genç yaşta. ama orada sorunları ortaya koyarak, başkanlık yarışını etkiliyorlar. TED كثير منهم من أصغر من أن يخوضوا انتخاباتٍ رئاسية. ولكن من خلال عرض القضايا هناك ، هم يؤثرون على السباق الرئاسي.
    ama dinleyin... öykünüze göre, güçlü biri o. Open Subtitles ولكن من خلال ما حكيتموه يبدو رجلاً عظيماً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد