Bu beyin zarındaki bir zedelenme. Ben bu yüzden buradayım. | Open Subtitles | هذا عطبٌ في الدوائر الكهربائيّة للقشرة المُخيّة، ولهذا أنا هنا. |
Ben bu yüzden buradayım. Seni doğru yola sokmak için. | Open Subtitles | ولهذا أنا هنا، لأردك إلى الطريق الصحيح |
Bu yüzden senin hakkında bir şeyler öğrenmek istedim. | Open Subtitles | ولهذا أنا أدركتُ أن هناك شيئاً مميزاً حيالك |
Annemin zarar görmez küçük eserinden haberim var. Ben de bu yüzden buradayım. Kasabayı terk ediyorum. | Open Subtitles | أعلم بشأن إبداع أمي المنيع، ولهذا أنا هنا، فسأغادر البلدة. |
Ben bir biyoloğum, Bu yüzden de iklim değişikliğine öyle bir çözüm sunuyorum ki dümyada bunu yapabilmek üzere evrilmiş en iyi organizmayı seçiyorum -- bitkileri. | TED | أنا عالمة أحياء، ولهذا أنا أقترح حلًّا لمشكلة التغير المناخي التي تشمل أفضل كائن حي على سطح الأرض، النباتات. |
Sizden yararlandım, ve ve bunun için çok üzgünüm. | Open Subtitles | إتخذت هذه الميزة عنكم ,و ولهذا , أنا آسف بعمق |
Biraz da bu yüzden buradayım. | Open Subtitles | ولهذا أنا هنا الآن |
İşte bu yüzden sana bir avukat bulmalıyız. | Open Subtitles | ولهذا أنا أصر على أنك يجب أن تعيني محاميًا |
Ben bu yüzden buradayım. | Open Subtitles | ولهذا أنا هنا، لمساعدتكِ |
Ben bu yüzden varım. | Open Subtitles | ولهذا أنا معك. |
Ben bu yüzden buradayım. | Open Subtitles | ولهذا أنا هنا. |
Bu yüzden senin ve mahkemenin ve herkesin bana söylediklerini tamamen yerine getiriyorum. | Open Subtitles | ولهذا أنا أفعل ما تطلبه مني أنت والمحكمة والجميع |
Bu yüzden senin için önemli bir işim var. | Open Subtitles | ولهذا أنا عِنْدَي شغل مهم جداً لك. |
Bu yüzden senin buna katlanamaman beni çok ama çok heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | ولهذا أنا سعيدة جداً أن الأمر لا يعجبك |
Annemin zarar görmez küçük eserinden haberim var. Ben de bu yüzden buradayım. Kasabayı terk ediyorum. | Open Subtitles | أعلم بشأن إبداع أمي المنيع ولهذا أنا هنا، فسأغادر البلدة |
Hem değişmesem bile, beni ben olduğum için kabul ediyor ve Ben de bu yüzden ona güveniyorum. | Open Subtitles | وحتي لو لم أتغير هي تقبلني علي ما انا عليه ولهذا أنا أثق بها |
Ben de bu yüzden buradayım, kimseye bir şey söylemedim ama parmak izi taraması yapıldığında sadece bir iz bulunmuş. | Open Subtitles | ولهذا أنا هنا، لم أخبر أحداً! لكن الطبّ الشرعيّ لم يجد سوى بصمة واحدة. |
Bu yüzden de daha işin başından bazı kuruluşlarla temasa geçip işi kolaylaştırmayı önerecektim. | Open Subtitles | ولهذا أنا قمت باقتراح بأن نوقف دخول أي وكاله سياسية منذ البداية |
Bu yüzden de daha işin başından bazı kuruluşlarla temasa geçip işi kolaylaştırmayı önerecektim. | Open Subtitles | ولهذا أنا قمت باقتراح بأن نقطع دخول أي وكاله سياسية منذ البداية |
Herşey yolunda, bebeğim. Bir kez onları hakladık, tekrar haklayabiliriz. Ben bunun için buradayım. | Open Subtitles | ،لا بأس يا عزيزتي، لقد هزمناهم مُسبقاً ويمكننا هزيمتهم ثانية، ولهذا أنا هنا، المعركة مستمرة |
Tam da bu yüzden Pascal'ın isteğine karşı çıkarak yapıyorum. | Open Subtitles | ولهذا أنا أقوم بذلك عكس ما يتمنى (باسكال) |
biliyorum, bu yüzden sana büyük bir görev veriyorum. | Open Subtitles | أعلم أنني أستطيع، ولهذا أنا على وشك إعطائك مهمة كبيرة للغاية. |