Canlanır ve bana yardım edersen sana minnettar olurum. | Open Subtitles | لذا إن كان بإمكانك العودة للحياة ومساعدتي سوف أُقدّر لك ذلك كثيراً |
Eğer sende buraya gelir de bana yardım edersen işi daha çabuk halledebiliriz! | Open Subtitles | إذا أردت الغطس هنا ومساعدتي قد أسرع أكثر |
Pazartesi günü Vogue için ilk kapak çekimim var ama asistanım bu sabah bana işi bıraktığını söylüyor. | Open Subtitles | لديّ أول صورة لغلاف مجلة فوج يوم الإثنين هذا ومساعدتي تخبرني هذا الصباح أنها ستتركني |
Aranızdan biri benimle Quenns'e gelip babamın cam kapısını onarmama yardım eder mi? | Open Subtitles | هل تريدان القدوم ومساعدتي في تصليح باب أبي السلكي في كوينز؟ |
Kamerayı koy da tuzağı hazırlarken bana yardım et. | Open Subtitles | وضع الكاميرا فوكين 'أسفل ومساعدتي للحصول على هذه المجموعة حتى. |
Belki sende gelip külot seçmeme yardım edersin. | Open Subtitles | ربما يمكنك القدوم ومساعدتي في اختيار بعض الملابس الداخلية |
Burada oturup düşüncelere dalabilirsin, veya benimle gelip Jenny'nin odasını bebek odasına çevirmeme yardım edebilirsin. | Open Subtitles | لذلك، يمكنك الجلوس هنا وعجن الموضوع لوحدك أو تستطيع أن تأتي معي ومساعدتي لنقل غرفة جيني إلى غرفة أطفال |
Baba bak gelip bana yardım ettiğin için minnettarım, bu yapmam gereken bir şey tamam mı? | Open Subtitles | اسمع،ابي،أقدر مجيئكَ هُنا ومساعدتي. هذا شيء يَجِبُ أَنْ افعله |
Bu yüzden senden gelmeni ve senaryoyu... bu mekanda anlatabilmem için bana yardım etmeni istedim. | Open Subtitles | لهذا السبب طلبت منك المجئ ومساعدتي لنتمكن من حكاية السيناريو في هذا الموقع |
Bak ne diyeceğim, zamanı burayı temizlemeye ve çocuklar konusunda bana yardım etmeye ayır sonra bakalım senin judoya döndürebiliyor muyuz. | Open Subtitles | انا اقول لكم ما، قمت بتقسيم وقتك بين الحفاظ على هذا المكان الناصعة ومساعدتي مع الاطفال، |
Bugün seçtiğim baş asistanım hasta olmuş. | Open Subtitles | ومساعدتي في قسم الأزياء أصيبت اليوم بنزلة برد. |
Ve benim sevgili asistanım, Clea. | Open Subtitles | ومساعدتي المحبوبة كليا |
Julian iş aradığından bahsetti. Ve benim asistanım da terfi etmek üzere. | Open Subtitles | ذكر (جوليان) إنك تنتقلين, ومساعدتي تريد الرحيل. |
Aşağıya inip bunun ne olduğunu anlamamda yardım eder misin lütfen? | Open Subtitles | هل يإمكانك القدوم هنا ومساعدتي في فهم هذا لو سمحتِ |
Aşağı gelip bunu çözmeme yardım eder misin? | Open Subtitles | هل يإمكانك القدوم هنا ومساعدتي في فهم هذا لو سمحتِ ؟ عفواً ؟ |
Ricky, burada kalıp şeye yardım eder miydin acaba? | Open Subtitles | أوه، ريكي، وأنا أتساءل عما إذا كنت تستطيع البقاء ومساعدتي مع شيء في شيء. |
Dolaptan koşu malzemelerini al da toplanmama yardım et. | Open Subtitles | الاستيلاء على بعض العتاد ينفد من خزانة ومساعدتي في حزمة. |
Doktor bir hamlaç alıp buraya gel ve bana yardım et. | Open Subtitles | مهلا، وثيقة، والاستيلاء على الشعلة وتنزل هنا ومساعدتي. |
Biraz daha buralarda takılsana, bu şeyleri boşaltmam yardım edersin. | Open Subtitles | يجدر بك البقاء أطول قليلاً ومساعدتي في بيع الأشياء |
Sen de teknik uzmanlığını kullanıp, kimin yaptığını kanıtlamama yardım edersin. | Open Subtitles | ويمكنك تطبيق خبراتك التقنية ومساعدتي لإثبات من فعلها. |
Kayda alınacak bir görüşmeyle, bilgilerimi gözden geçirmeme yardım edebilirsin. | Open Subtitles | يمكنكَ قول الصراحة ومساعدتي في استيعاب الحقائق |
Sen de bunlar evdeyken gelip bana yardım edebilirsin. | Open Subtitles | الآن حرّي بك العودة للمنزل ومساعدتي في ذلك |