Bu Akranlar, Inc. konsepti zor ve karmaşık bir alan. | TED | مبدأ "شركة الأقران" هذه يوجد في عالم صعب ومعقد جداً. |
Öncelikle sineğin yeme davranışını yöneten genleri bulmak zorundasın ki bu zaten çok uzun ve karmaşık bir iş. | TED | أولاً، عليك أن تعرف أيّ الجينات تتحكم بما يريد الطائر أكله، وهو بالفعل مشروع طويل المدى ومعقد. |
İnternetin tamamen iyi ve tamamen kötü olmak için fazla engin ve karmaşık olduğunu biliyoruz. | TED | نعلم أن الإنترنت شاسع ومعقد جدًا لأن يكون جيدًا أو سيئًا في كل شيء. |
Uzun ve karışık bir diziden oluşuyor. Ama şifreyi görmüştüm. | Open Subtitles | له تسلسل طويل ومعقد ولقد سنحت لي فرصة بأن انظر إليه |
Bu acayip ilginç ve karışık bir soru. | Open Subtitles | ذلك مثير جدا للإهتمام ومعقد أيضاً |
Politikacılar büyük, karmaşık ve sofistike bir proje içindedirler. | TED | سياسيين في مشروع تكنولوجي كبير ومعقد ومتطور؟ |
Tebrikler baylar, karmaşık ve eğlenceli bir bulmacayı iki dakikada çözdük. | Open Subtitles | تهانينا ايها السادة لغز محير ومعقد تم حله في دقيقتان |
"bilinemeyenlerin" bulandırdığı, gerçekte karanlık ve karışık gruplarına uygular. | Open Subtitles | على ماهو أساسا مظلم ومعقد ويعكر القدرات الغير معروفة |
Yani sanıyorum ki, insan aklı ve çıkardığı anlam, çok basit kurallarla işleyen, büyük ve karmaşık bir sistemden yükseldi. | Open Subtitles | لذا أعتقد بأن العقل البشري والمعنى الذي يخلقه يأتي من نظام ضخم ومعقد يشتغل وفقاً لقواعد بسيطة جداً |
Eğer potansiyel bir erkek tüm bu testleri geçmeyi başarmışsa, hâlâ bir tane daha var: o meşhur ilk öpücük, dokunsal ve kimyevi işaretlerin zengin ve karmaşık alışverişi, mesela birinin ağız kokusu veya dudağının tadı gibi. | TED | إن استطاع شريك محتمل أن يمر من كل هذه الاختبارات، هناك واحد آخر: القبلة الأولى سيئة السمعة، تبادل غني ومعقد للإشارات الكيميائية واللمسية، مثل رائحة نفس الشخص، ومذاق فمه. |
Lois, önümüzdeki 15 dakika için bodruma inip gürültülü ve karmaşık bir şeyler yapar mısın? | Open Subtitles | (لويس)، هل تستطيعين النزول الى القبو والقيام بشيء عالي ومعقد لمدة 15 دقيقة؟ |
Evren engin ve karmaşık bir sistemdir. | Open Subtitles | الكون نظام واسع ومعقد |
Çok büyük ve karmaşık. | Open Subtitles | إنه كبير ومعقد جدا. |
Ki bu zor ve karmaşık olurdu. | Open Subtitles | - ذلك صعب ومعقد |
-Uzun ve karışık bir hikâye. | Open Subtitles | الأمر طويل ومعقد |
Bu kişiye göre değişen ve karışık bir şey. | Open Subtitles | الامر شخصي ومعقد |
Tahmin edeyim. Seni ve güzel bir kadını içeren üzücü ve karışık bir mesele. | Open Subtitles | دعني اخمن انه موقف حزين ومعقد |
Bak, seks çok karmaşık ve kafa karıştırıcı görünebilir fakat aslında çok basittir. | Open Subtitles | اسمع ، يبدو الجنس محير ومعقد جداً ولكنه بسيط جداً |
Durum çok karmaşık ve üzücü, farkındayım ama hala babanı sevebilirsin. | Open Subtitles | أعلم انه أمر مربك ومعقد لكن لابأس ان تحبي والدك |
Bu basit hipotezin, basit yöntemin de, bu çok karmaşık ve büyük boyutlu alan gerçeğiyle ilgisi olan birkaç sayısal hileyle gerçekten işe yaradığı ortaya çıkıyor. | TED | وهذه الفرضية البسيطة، هذه الطريقة البسيطة، ومع بعض الحيل الحسابية والمتعلقة بحقيقة أن هذا الفضاء متعدد الأبعاد ومعقد جدا، تبين أنها فعالة للغاية. |