ويكيبيديا

    "ونظر إلى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • baktı
        
    Ve sonunda biri, bir mikroskop aldı ve çekirdeğin hemen yanında bulunan suyun içine baktı. TED وأخيراً شخصاً ما حمل مجهر ونظر إلى الماء الذي كان موجوداً بجوار قلب المفاعل.
    Ve etrafı saran sisin arasından, acıklı hayatını izler gibi körfeze doğru baktı. Open Subtitles ونظر إلى الخليج .. وتكاثر الضباب في الأفق ذاك الضباب الذي يشبه حياته المثيرة للشفقة
    Ve etrafı saran sisin arasından, acıklı hayatını izler gibi körfeze doğru baktı. Open Subtitles ونظر إلى الخليج .. وتكاثر الضباب في الأفق ذاك الضباب الذي يشبه حياته المثيرة للشفقة
    "Elleri titriyordu uyuyan kız arkadaşına baktı ve onu öldürmeyi düşündü. Open Subtitles يده ترتجف ونظر إلى صديقته النائمة وفكر في قتلها
    Nihayet durduğunda sırt üstü uzandı ve gökyüzüne baktı. Open Subtitles عندما توقف أخيراً، نام على ظهره ونظر إلى السماء في الليل
    Ve bu, mutlu ve minnettar adam parayı benden aldı, Louis'e baktı ve dedi ki: "Teşekkürler bayım." TED وارتسمت على محيا ذلك الرجل قسمات الامتنان والسعادة، أخذ المال من يدي. ونظر إلى لويس وقال: "شكرًا لك، سيدي!"
    Caddenin adına baktı doğru adres olup olmadığını tekarar sordu. Open Subtitles .... ونظر إلى أسم الشارع وسأل ثانيةً إن كان العنون الصحيح
    Saatine baktı, ve şişman bir kadına hakaret etti. Open Subtitles ونظر إلى ساعته، وأنه أهان امرأة الدهون.
    Daha sonra bir ayna aldı ve yüzüne baktı. Open Subtitles عندها إلتقط مرآة, ونظر إلى وجهه, ومن ثمّ نظر إلى "جيني".
    Penceresini araladı gözlerimin içine baktı ve "İki çizburger, patates kızartması ve milkshake" dedi. Open Subtitles إذًا فقد أنزل نافذة سيارته ونظر إلى عيني وقال "أريد إثنين برغر بالجبن وبطاطس مقلية ومخفوق"
    Sonra durdu ve gözlerimin içine baktı. Open Subtitles وبعدها توقف ونظر إلى عيناي
    Sonra durdu ve gözlerimin içine baktı. Open Subtitles وبعدها توقف ونظر إلى عيناي
    Scrooge'a baktı. Open Subtitles ونظر إلى سكرودج
    Önce bana, sonra televizyona baktı ve ekranda Rupert Graves'in aletini gördüğü anda her şeyi anladı. Open Subtitles ثم نظر إليّ ونظر إلى شاشة التلفاز فرأى قضيب (روبرت جريفز) المرتعش وعلم بالأمر
    Hatırlayın, bu gelen ilk hastam -- (Alkışlar) Teşekkür ederim. (Alkışlar) İlk hastam geldi ve aynaya baktı dedim ki: "Hayalet kolunun yansımasına bak." TED وتذكرون، المريض الأول الذي أتاني -- (تصفيق) شكرا. (تصفيق) المريض الأول الذي أتاني، ونظر إلى المرآة، وقلت، "انظر إلى انعكاس ذراعك الوهمية."
    (Gülüşmeler) Peder McGerick tamamen sakindi. Sakince çayından bir yudum aldı ve anneme baktı, "Sakin ol Daphne, Ben bir İskoç'um." TED (ضحك) والكاهن (مكجيترك) كان غير منزعجاً البتة، فقام بتحريك الشاي، ونظر إلى أمي، وقال، "لا بأس يا دافني، إنني اسكتلندي."

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد