Okuduklarını anladıklarından emin olmak için Onlara birçok zor sorular veriyoruz. | TED | ونعطيهم الكثير من الأسئلة الشاملة للتأكد من أنهم يفهمون ما يقرؤون. |
Neden sınırları biraz zorlayıp Onlara istediğimiz gibi bir gece yaşatmayalım? | Open Subtitles | لماذا لا نفسح الحدود قليلاً ونعطيهم ليلة نغض فيها أبصارنا عنهم؟ |
Burayı çocuklarımıza bırakıp Onlara sonsuz imkânlar sağlamış oluruz. | Open Subtitles | ونورث الأرض لأولادنا ونعطيهم فرص ليست لها مثيل |
Ve şunu düşündük; bu, gençlerin ve yetişkinlerin sosyal karar vermek üzere farklı zihinsel yaklaşımlar, bilişsel stretejiler kullanmasından kaynaklanabilir ve bunu anlamanın bir yolu davranışsal çalışmalardır. Bu yüzden insanları laboratuvara topladık ve Onlara bazı davranışsal görevler verdik ve şimdi laboratuvarımda verdiğimiz görevlerle ilgili bir başka örnek vereceğim. | TED | ونعتقد بأن السبب يعود إلى أن المراهقين والراشدين يستخدمون طرق عقلية مختلفة، إستراتيجية إدراك مختلفة، لإتخاذ القرارات الإجتماعية وإحدى الطرق للبحث في ذلك، هي بإعداد دراسات للسلوك حيث نحضر أشخاصاً للمختبر، ونعطيهم بعض المهمات السلوكية، وسأعطيكم مثالاً آخر لهذا النوع من المهام التي نستخدمها في المختبر |
Biz onları Ivy Ligi hukuk okullarından seçeriz ve Onlara hisse ve spor arabalar veririz. | Open Subtitles | نصوغهم خارج كليات حقوق إتحاد آيفي ونعطيهم ملكيات مؤقتة وسيارات رياضية |
Bilirsin, böyle şeyleri sızdırırız, Onlara bir kaç fotoğraf falan veririz, ...çünkü sende bilirsin etrafımızda bize yakın basın mensubu olması iyidir. | Open Subtitles | سنترك هذا الأمر، ونعطيهم صورة لأننا نريد موضوع صحفي جيد هُنا. |
Birkaç Marrakech erkek fahişeyi ileri sürüp Onlara, üstüne işemeleri için yalvardığını söyletmek karşılığında bedava Disneyland biletleri veririz. | Open Subtitles | سنأخذ بعض فتيان مراكش ونعطيهم تذاكر مجانية في ديزني لاند بمقابل أن يقولون أنك قمت بالتوسّل لهم بأن يتبولوا عليك |
Onlara konuşma şansını verin. Fikirler bulacaklar. | Open Subtitles | ونعطيهم فرصة ليتكلموا ستكون لديهم افكار مثمرة |
Aruk'u yeniden ele geçirmeli ve Onlara hakettikleri ölümü vermemiz gerek. | Open Subtitles | سنستولى على (أروك) ونعطيهم الموت الذى يستحقونه |
Onlara diğer hikâyeyi verin. | Open Subtitles | ونعطيهم قصة اخرى |
Onlara düşünmek zorunda bırakacağız. | Open Subtitles | ونعطيهم شيئا ليفكروا فيه |