Nasıl geldiğinin bir önemi yok; o ölmedi ve burası da bitmiş değil. | Open Subtitles | لا يهمّ ما يشعرك به الوضع، إنّه ليس ميّتًا، وهذا المكان لم ينتهِ. |
Yani, ben yetişkin bir adamım ve burası sinirlerimi bozuyor. | Open Subtitles | أنا أعنى أننى رجل ناضج وهذا المكان أصبح صعبا |
Yeni bir dünyaya giriyoruz ve burası ve burayla ilişkili tüm yerler yakında unutulacak, hiç var olmamışçasına. | Open Subtitles | نحنمقبلونعلىعالمجديد ، وهذا المكان وكل مايرتبط به سيصبح قريبا |
O zamandan beri, orada burada, o yer senin, bu yer benim. | Open Subtitles | ومنذ ذلك الحين... .. هنا وهناك ، وهذا المكان ، ذلك المكان. |
Rosemary'nin Bebeği filmini andırıyor bu yer. | Open Subtitles | هو مثل روزماري وتضمينه في الطفل، وهذا المكان. |
Ben bir tek çobanlıktan anlarım ve burası da iyi bir yer. | Open Subtitles | أعلم فقط كيف أرعى الأغنام وهذا المكان جيّد |
Oğlun hasta ve burası lağım gibi kokuyor. | Open Subtitles | أبنك مريض, وهذا المكان رائحته كمجاري مفتوحة |
Çünkü Dünya'yı kurtarmak için yelkenleri indiriyorsun ve burası için çaba harcamazsan eleştiri alırsın bak. | Open Subtitles | لأنك ستمضي في رحلة بحرية لإنقاذ العالم وهذا المكان لا يحتمل أي نقد صحفي سلبي. |
ve burası daha da güzel yani | Open Subtitles | أجل وهذا المكان يصبح أفضل أكثر ليس أنني قابلت متسكعاً |
Ama onlar intiharmış, cinayet değil ve burası perili falan değil, değil mi? | Open Subtitles | لكنها حالات انتحار وليست قتل وهذا المكان ليس مسكوناً، أليس كذلك؟ |
Bak bir süredir seninle çalışıyorum, ve burası benim için bir ev gibi, | Open Subtitles | أترى، لقد عملتُ لديك لفترة، وهذا المكان كمنزلي، |
Pekala. bu yer ve ben birbirimiz için yapılmışız. - Sizin mi burası? | Open Subtitles | أنا وهذا المكان خلقنا من أجل أحدنا الآخر، أهو ملكك؟ |
Destek sütunlarına ateş ederseniz tüm bu yer çökecektir. | Open Subtitles | أطلق على الدعامات الرئيسية وهذا المكان بأكمله سينهار |
Bu durum, bu yer, tam olarak bu takımın olmak istediği yerdi. | Open Subtitles | هذا الموضع وهذا المكان حيث يجب أن يكون الفريق تماماً |
Hiçbir şey. Babam bir kaç yıl önce öldükten sonra, bu yer tümüyle terk edildi. | Open Subtitles | منذ أن توفي أبي قبل عدة سنوات، وهذا المكان كان... |
Burası da onun canını yaktığınız yer, ...günler boyunca sırf ilerleyebilmek için işkence ettiğiniz yer. | Open Subtitles | وهذا المكان في الأسفل حيث تعذبونه يوما بعد يوم ليستمر في الحركة |
İkimiz de 25 bin dolar daha zengin olacağız, Burası da korkunç bir zincir restorana dönüşecek. | Open Subtitles | كلانا سيكون أثري ب 25 الف دولار وهذا المكان سيتحول لسلسلة مطاعم رهيبة |
İnandığı ve inanmadığı şeyler vardı ve burası da onlardan biriydi. | Open Subtitles | كانت هنالك أمورُ آمن بها وأخرى لم يؤمن بها. وهذا المكان منها. |
Yalnızca Betty. ve burası da bizim mekânımız. | Open Subtitles | بيتي فقط وهذا المكان ملكاً لنا |
bu ev daha bugün satışa çıkarıldı. | Open Subtitles | وهذا المكان قد عُرِض للبيع في السوق اليوم |
Ve bu gösteri, bu mekan, sana sadece bir şey ifade ediyor sadece ona duyduğun hisler yüzünden.. | Open Subtitles | هذه المسابقة وهذا المكان لهما قيمة إليك بسبب المشاعر التي تقترن بهما إليك. |