ويكيبيديا

    "وهذا سبب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Bu yüzden
        
    • O yüzden
        
    • nedeni de bu
        
    • bir neden
        
    • Bu nedenle
        
    • sebebi de bu
        
    • nedeni bu
        
    • için bir sebep
        
    • sebebi de buydu
        
    Bu yüzden de tam gün çalışacak bir psikolog tutmak istiyorum. Open Subtitles وهذا سبب رغبتي في استئجار طبيب . نفسي , بدوام كامل
    Bu yüzden onu vurmak için devletten birisi olsun istedim. Open Subtitles وهذا سبب بحثي عن شخص في الحكومة لكي يُنهي الأمر
    Bir tuhaflık olmasını umut ediyorsun, Bu yüzden hâlâ buradasın. Open Subtitles تأملين أنّه أمر غريب. وهذا سبب أنّكِ ما تزالين هنا
    O yüzden, elimizdeki nimetlere her gün şükretmeliyiz diyorum ya. Open Subtitles وهذا سبب ما أقوله، يجب أن تحصي نعمك كل يوم
    İşte Bu yüzden bir ilişkim olduğunu reklam etmeye niyetim yok. Open Subtitles وهذا سبب يجعلني لا أعلن حقيقة بأنني كنت على علاقة غرامية
    ışte Bu yüzden bir ilişkim olduğunu reklam etmeye niyetim yok. Open Subtitles وهذا سبب يجعلني لا أعلن حقيقة بأنني كنت على علاقة غرامية
    Bu yüzden seni aradı, Bu yüzden onu almaya gittin. Open Subtitles هذا سبب أتصالهِ بك هذا سبب وهذا سبب قيامك بأيصاله
    Sonra anladık ki tam da eklemin olduğu yerde dikeni kırmışım ve ucu içeride kalmış, Bu yüzden de iyileşmiyormuş. TED اتضح أنني كسرت سن شوكة القنفذ في المفصل، وهذا سبب عدم تحسنه.
    Bu hisse asla doyamam ve Bu yüzden her iki yılda bir yeni bir dil öğreniyorum. TED لا يمكنني الاكتفاء من ذلك الشعور، وهذا سبب تعلمي لغة جديدة كل سنتين.
    İzolasyonun gerçek tanımı, bunu hiç bilmemek ve Bu yüzden, Kuzey Kore'deyken izole edildiğimi ben hiç bilmedim. TED ولكن جهلك بذلك هو المعنى الحقيقي للعزلة، وهذا سبب أنني لم أدرك أبداً أنني كنت معزولة عندما كنت في كوريا الشمالية.
    Fakat şu an buradayım ve Bu yüzden mucizelere inanıyorum. TED لكـنّي الآن إنسانة حرة هنا، وهذا سبب إيماني بالمعجزات.
    Bu virüsün hızını yavaşlatmamız gerekiyor, Bu yüzden sosyal mesafeyi koruyoruz. TED نحتاج إبطاء سرعة هذا الفيروس، وهذا سبب التباعد الاجتماعي.
    Veterinerin dediğine göre Bu yüzden yorgunmuşum. Open Subtitles الطبيب البيطري ينصح بذلك. وهذا سبب تعبي.
    Bu yüzden geri döndüm. Seni görmek istedim, biliyorsun. Bunları geride bırakıp baştan başlamak istedim. Open Subtitles وهذا سبب عودتي أردت أن أراك وأبدأ من جديد تاركا الماضي ورائي
    Bu yüzden dava kaybetmiyor, iyi bir program sunuyoruz. Open Subtitles وهذا سبب أننا لم نخسر أي قضية ونذيع عرض راقي شيء آخر؟
    İşte Bu yüzden burdayım, gördün mü? Open Subtitles وهذا سبب وجودى هنا؟ ألم تدرك ذلك بسهولة؟
    Hep bilirler! Bu yüzden sehrin her yerinde uyari panolari asili. Open Subtitles كلهم كانوا يعلمون وهذا سبب وجود كل التحذيرات فى المدينة
    Evet, kimin olduğunu biliyorum işte O yüzden buraya geldim. Open Subtitles أعلم، وأعلم من صاحب هذا القميص وهذا سبب وجودي هنا
    Dedektif Taylor bu amacına ulaşmak için yalnız kalmak zorundaydı ki bu disiplin duruşmasının nedeni de bu zaten. Open Subtitles من أجل تحقيق ذلك الهدف المحقق كان يحرص أن يكون وحيداً وهذا سبب الجلسة الإنضباطية
    Bu o makineyi kafanda parçalamam için yeterli bir neden mi? Open Subtitles وهذا سبب كاف لجعل هذا الكاميرا تمثال فوق رأسك
    Ama isim vermedin... ve sırf Bu nedenle hala sağlamsın. Anladın mı? Open Subtitles ولكنك لم تبح بأي أسماء وهذا سبب أنك حي ترزق، أفهمت؟
    Ve buraya gelmemin sebebi de bu, sessizlik dışında başka birşeyler bulabilmek. Open Subtitles وهذا سبب مجيئي هنا أمور تعتقد أنك تعلم بشأنها .. الطمأنينة
    Herkes seni asıl isminle çağırırken hâlâ sana Ems dememin nedeni bu. Open Subtitles وهذا سبب إني لازلت أناديكِ إيمز حتى من الرغم من أن العالم يعرف إسمك الحقيقي
    Birbirinizi güvende tutmak istemeniz için bir sebep daha. Open Subtitles وهذا سبب إضافي لترغبون بإبقاء بعضكم بأمان
    Senden bir hafta boyunca uzak kalmamın sebebi de buydu. Open Subtitles وهذا سبب بقائي بعيداً عنكِ لمدة أسبوع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد