Ablukada Sandoval'ı rehin aldı ve ordu içeri girdiğinde... kaçtı. | Open Subtitles | احتجز ساندوفال كرهينة لديه اثناء الحصار وهرب عندما تدخل الجيش |
Mesajı iletir iletmez salya sümük ağlamaya başladı ve kaçtı. | Open Subtitles | انفجر هذا واحده في البكاء وهرب والثاني قام بتسليم رسالته |
Bu cesedi taşıyorduk ama levazımatçı korkup kaçtı. | Open Subtitles | كنا نحمل هذه الجثة لكن الخشّاب شعر بالخوف وهرب |
İçeride 11 mahkûmu öldürmüş, üç isyan başlatmış ve iki kez kaçmış. | Open Subtitles | قتل 11 من زملاءه النزلاء حرّض لثلاثة إضطرابات, وهرب مرتين |
Bir gün o ve tüm kardeşleri, şeytan kraldan kaçmış, onları orada tutsak eden kral kaderlerini de elinde tutmak istiyormuş. | Open Subtitles | هي وإخوانها وأخواتها حاربوا الملك وهرب. بعد سجنهم هناك حاولوا أن يشقوا طريقهم للعالم. |
Bu cesedi taşıyorduk ama cenazeci korkup kaçtı. | Open Subtitles | كنا نحمل هذه الجثة لكن الخشّاب شعر بالخوف وهرب |
Beş yıl boyunca kaçtı ve en ufak bir hata bile yapmadan sınırları geçti. | Open Subtitles | لقد نجح في الهروب خمس سنوات وهرب عبر الحدود بدون ارتكاب أي أخطاء |
Foscatini'yi öldürdü. Evraklarla ve parayla kaçtı. | Open Subtitles | لقد قتل فوسكاتينى ,وهرب بالخطابات والنقود. |
Bir tanesine bir iş önerdim, parayı aldı ve kaçtı. | Open Subtitles | لقد عرضت على واحداً فرصة "عمل"، ولكنه أخذ المال وهرب |
Hapishanede 11 kişi öldürdü, 3 isyan başlattı ve 2 kez kaçtı. | Open Subtitles | قتل 11 من زملاءه النزلاء حرّض لثلاثة إضطرابات, وهرب مرتين |
Ama Arun bir şekilde kaçtı. | Open Subtitles | ولكن بطريقة ما وصل آرون وهرب بدون أن يصاب |
O halde sanırım parayı Anjo aldı ve kızla birlikte kaçtı. | Open Subtitles | لذا اعتقد ان انجو حصل على المال وهرب مع الفتاة |
Sürücü düşüp, kaçmış. | Open Subtitles | أصيبت بحادث سير سائق الدراجة اصطدم بها وهرب |
Annesini öldürmeye çalışmış, ölümden dirilmiş ve morgdan kaçmış. | Open Subtitles | حاول قتل أمه عاد من الموت وهرب من المشرحة |
Bulduğunuz altı ölü komando var ya, yedincisi kaçmış olabilirmiş. | Open Subtitles | الست عساكر القتلى الذى وجدتهم قتلوا من قبل السابع لهم وهرب |
Bu vur kaçta öldürdüğü kızdı değil mi? | Open Subtitles | الفتاة اللتي قتلها حين صدمها وهرب, صحيح؟ |
Paranı alıp kaçan kişi bugün bu salonda mı? | Open Subtitles | واخذ المال وهرب هل هو في قاعة المحكمة اليوم؟ |
Yangın çıkışından kaçtığını söylediler. | Open Subtitles | وهرب من النافذة حينما نزلنا من على سطح المبنى |
O önemli günde Haram, onlara karşı savaşmış ve aşkıyla birlikte kaçmıştı | Open Subtitles | ذلك الهرام قد تحدى احكام وقوانين السماء وهرب بحبه |
Aslında bir vurup kaçma olayı. Gümüş rengi bir SUV arıyorlar. - Evet. | Open Subtitles | نعم ، كانت في الحقيقة حادث اصدام وهرب إنهم يبحثون عن شاحنة فضية |
Bir gece ihanete uğradı ve bazıları tereddüt edip onu terk ettiklerinde, sadece Peter yanında oldu ve ona sadık kaldı. | Open Subtitles | في تلك الليله الفظيعة عندما تعرض للخيانه عندما شك البعض فيه وهرب من جانبه بقي بطرس فقط الصامد المخلص حتى النهاية |
Üç mağara adamı mızrakla kendilerine doğru koşan bir yabancı görür biri dövüşür, biri kaçar, biri de gülümser ve adamı fondü yemeğe davet eder. | Open Subtitles | مرّ بثلاثة رجال كهفٍ رجل غريب يركض نحوهم مشرعاً رمحه ...فهاجمه الأول، وهرب الثاني |
Bir çok sayıda Hazarlı, köle olarak satıldı ve birçoğu da ülkeden kaçıp komşumuz İran ve Pakistan'a sığındı. | TED | وتم بيع العديد من الهزارة كعبيد، وهرب العديد منهم إلى دول مجاورة كإيران وباكستان. |
Ama polise göre bunlar basit vur-kaç vakalarıydı, ve olaylar 1000 mil civarı aralıklarla gerçekleşiyordu. | Open Subtitles | لكنه ضرب وهرب إلى الشرطة وعادة الألف ميل على حدة |
Biz orayı bastığımızda bu çantayı alıp kaçmaya başladı. | Open Subtitles | عندما هاجمنا زاويته ، حمل هذا الكيس وهرب |